Dövme Nedir

Dövme Nedir ? Dövme Ne demek ?

1-)Alm. Tatwierung, Fr. Tatouage, İng. Tattoo. İnsan vücudunun yüz, el, kol, göğüs ve derinin çeşitli yerleri iğne ve sivri aletlerle çizilerek üzerine boya veya mürekkep dökülmek suretiyle yapılan işaret, desen, yazı, resim.

Dövme yapımı çok eski çağlara kadar uzanır. On ikinci asırda, bazı Ortadoğu kavimleri, timsah ve yılandan korunmak için bedenlerine canavar dövmesi yaptırıyorlardı. On dokuzuncu asırda Avrupa’da aynı meslek grupları birbirlerini tanımak maksadıyla dövme yaptırmıştır. Trakyalılar, Eski Yunanlılar, Galyalılar ve Germenler arasında da dövme yaygındı. Eski Roma’da suçlulara ve kölelere dövme yaptırılırdı. Dövmecilik, Japonya’da oldukça rağbet görür ve güzel sanatların bir dalı olarak kabul edilirdi. Eskiden bu işi, tahta bir sapın ucundaki iğnelerle yaparlardı. Cahiliye Arapları arasında da bir süs olarak yapılırdı. Vücutlarının bir çok yerlerini nakışlarla doldururlardı. İlk elektrikli dövme işine 1891’de ABD’de başlandı. On dokuzuncu asrın sonunda İngiltere’de dövme yapmak, kadın ve erkekler arasında moda oldu. Bugün artık dünyanın birçok yerinde bu adet tamamiyle kalkmak üzeredir.

Dövme; balık ödü, is karası ve susam yağı gibi ilaçlarla yapılır. Dövme yaptıran kimse büyük bir ızdırap duyar. Dikiş iğneleri yanyana dizilerek sıkıca bağlanır. İstenilen şekil çizilir, sonra bu iğneler bastırılarak zımbalanır. Daha sonra renk verici madde sürülüp bezle bağlanır. Boya olarak barut ve çini mürekkep kullanılır.

Yakın zamana kadar dövmelerin silinmesi çok zordu. Günümüzde bu, laser ışınlarıyla mümkün olmaktadır. New York şehri yönetimi, mikroplu dövme aletlerinin hepatit bulaştırması sebebiyle 1961’de dövme işine ağır sınırlama getirmiştir.

Dövme, insanoğlu için hem bir eziyet hem de Allahü tealanın yarattığı güzel vücudu bozmak olduğu için çok çirkin bir iştir. İslam dinine göre dövme yaptırmak günahtır. Hadis-i şerifte; “Allahü teala dövme yapan ve yaptıran, kaşlarını incelten ve güzellik için dişlerini törpüleyip Allah’ın yarattığı şekli değiştiren kadınlara lanet etsin, rahmetinden uzaklaştırsın.” buyruldu. Hadis alimleri, hadis-i şerifte yalnız kadınların zikredilmesinin bu adetin bilhassa kadınlar arasında yaygın olmasından kaynaklandığını söylemişler, kadınlar için yasak olunca, erkekler arasında da yasak olacağını bildirmişlerdir. Âyet-i kerimede mealen; “Biz, insanı en güzel surette yarattık.” buyruldu (Tin suresi:4).

İslamiyet, insan tabiatına en uygun, en makul dindir. İnsanların her zaman tabii olmalarını; yapmacık, sahte hareket ve işlerden sakınmalarını istemektedir. Allahü tealanın insanoğluna verdiği, ihsan ettiği güzelliğin üstünde bir güzellik olamaz, yoktur. Dileseydi başka şekilde, renkte ve surette yaratabilirdi.


2-)DÖVME



İnsan vücudunun muhtelif yerlerine yüze, kola, ele, göğse, derinin iğne vb. sivri aletlerle şekle uygun olarak delinip, üzerine mürekkep, çivit vs. dökülmek suretiyle yapılan nişan ve resim hakkında kullanılan bir tabir.

Dövme süs olarak yapılırdı. Cahiliye Arapları arasında yaygın bir adetti. Bilhassa Arap kadınları dövme hususunda çok ileri gitmişler, vücutlarının birçok kısımlarını nakışlarla doldurmuşlardı. Hatta bazıları vücutlarına, tapındıkları put şekillerini kazımışlardı.

Eski Trakyalılarda dövme asalet nişanesi, eski Yunanlılarda da ahlaksızlık damgası sayılırdı. Hristiyanlar'da da vücutlarına dövme usulüyle haç resmi kazıtanlar vardı. Kudüs'e hacca giden hristiyanlar, kol ve ellerine dövme yaptırırlardı. Osmanlılar'da yeniçeriler arasında dövme çok yaygındı. (Tecrid-i Sarih Terr., 351, 381).

Eski çağlardan türlü şekillere bürünerek zamanımıza kadar gelen dövme geleneği bugün bile garip şekillerde sürmektedir. Cahiliye devirlerine ait ilkel bir süs halinde kalması yirminci yüzyıl mantığına daha çok yakışacak dövme; Mısırlılar'ın mumyası, Asurlular'ın örgü sakalı gibi, tarih yapraklarında birer hatıra gibi kalmamış, garip bir ilgi ile günümüze kadar gelmiştir. Dövmecilikte Japonlar oldukça ileridirler. Onlar bu işi güzel sanatların bir dalı olarak kabul etmişlerdir.

Dövme, domuz yahut balık ödü, is karası, susam yağı gibi ilaçlarla yapılır. İşlem sırasında kişi büyük bir ızdırap duyar. Büyük boyda dikiş iğneleri yanyana dizilerek bir deste halinde bağlanır. Beğenilen resim ve şekil çizilir, sonra bu iğne destesi o şekil üzerine bastırılarak zımbalanır. Bu cılk yaranın üstüne renk verici madde sürülüp bezle sarılır. Renk maddesi yukarıda saydıklarımızın dışında normal boya veya kara barut olabilir. Genellikle barut ve çin mürekkebi kullanılır. Dövme iğnelerinin acısı bittikten sonra yaranın acısı başlar. İğnelenen yer şişer, iltihap yapar, tıpkı normal bir yara gibi işler ve kabuklanır. Bir de cilt altına yabancı bir cisim gömerek yapılan dövme vardır ki, buna en fazla Eskimolar'da, Çukçiler'de Gurdenlandlılar'da ve İtalya'nın bazı bölgelerinde rastlanır.

Veşm; hem eziyet, hem de Allah'ın yarattığı güzel sureti değiştirip bozmak olduğu için çirkin bir harekettir. İnsanları bu kötü işe teşvik eden şeytandır. Cenab-ı Hak bu durumu şöyle özetliyor: "Şeytan dedi ki: Elbette senin kullarından belli birtakımı alıp onları saptıracağım. Onlara kuruntu kurduracağım, develerin kulaklarını yarmalarını emredeceğim, Allah'ın yarattığını değiştirmelerini emredeceğim. " (en-Nisa, 4/119) Hz. Muhammed (s.a.s.) "Allah'u Teala dövme yapan ve yaptırana kaşlarını incelten ve güzellik için dişlerini törpüleyip Allah'ın yarattığı şekli değiştiren kadınlara lanet etmiştir. " (İbn Hacer el-Heytemi, ez-Zevacir, Mısır 1970, I, 141) demiştir.

Bazı alimler dövme yaptırmayı büyük günahlardan saymışlardır. Lanet edilen bir hareketin ne derece kötü olduğu ortadadır. Hadis-i şerifte sadece kadınların zikredilmesi, bu hareketin bilhassa kadınlar arasında yaygın olmasından dolayıdır. Kadınlar için yasak olunca erkekler için de yasak olacağı tabiidir. Yasağın bu derece şiddetli olması özellikle Allah'ın yarattığı tabii güzelliği beğenmeyip bozmaya kalkışmaktan dolayıdır. İslamiyet insan tabiatına en uygun din olduğu için insanların her hal ve hareketlerinden daima tabii olmalarını, sun'i ve sahte hareket ve fiillerden sakınmalarını istemektedir. İnsanın şekli fıtridir. Allah'ın bahşettiği bu tabii şekil ve güzelliğin üstünde bir güzellik var mıdır? Şayet daha güzel bir şekil olsaydı mesela Allah dudaklarımızı, kırmızı yaratırdı (Tecrid-i Sarih Trc. V, 351-352).

Dövme günümüzde birçok ülkelerde bilhassa Afrika'da yaygın haldedir. İnsanın tabii halini bozup zaman zaman çok gülünç ve iğrenç hallere girmesi günümüzde çokça görülmektedir. Ruh ve ahlak güzelliğinin değerini kavrayamayanlar, kendilerini iman, ilim ve edeple süsleyecekleri yerde, çürüyüp toprak olacak fani vücutlarını süslemekle meşguldürler.

Ali Rıza TEMEL


3-)

İnsan vücudunun muhtelif yerlerine yüze, kola, ele, göğse, derinin iğne vb. sivri aletlerle şekle uygun olarak delinip, üzerine mürekkep, çivit vs. dökülmek suretiyle yapılan nişan ve resim hakkında kullanılan bir tabir.

Dövme süs olarak yapılırdı. Cahiliye Arapları arasında yaygın bir adetti. Bilhassa Arap kadınları dövme hususunda çok ileri gitmişler, vücutlarının birçok kısımlarını nakışlarla doldurmuşlardı. Hatta bazıları vücutlarına, tapındıkları put şekillerini kazımışlardı.

Eski Trakyalılarda dövme asalet nişanesi, eski Yunanlılarda da ahlaksızlık damgası sayılırdı. Hristiyanlar'da da vücutlarına dövme usulüyle haç resmi kazıtanlar vardı. Kudüs'e hacca giden hristiyanlar, kol ve ellerine dövme yaptırırlardı. Osmanlılar'da yeniçeriler arasında dövme çok yaygındı. (Tecrid-i Sarih Terr., 351, 381).

Eski çağlardan türlü şekillere bürünerek zamanımıza kadar gelen dövme geleneği bugün bile garip şekillerde sürmektedir. Cahiliye devirlerine ait ilkel bir süs halinde kalması yirminci yüzyıl mantığına daha çok yakışacak dövme; Mısırlılar'ın mumyası, Asurlular'ın örgü sakalı gibi, tarih yapraklarında birer hatıra gibi kalmamış, garip bir ilgi ile günümüze kadar gelmiştir. Dövmecilikte Japonlar oldukça ileridirler. Onlar bu işi güzel sanatların bir dalı olarak kabul etmişlerdir.

Dövme, domuz yahut balık ödü, is karası, susam yağı gibi ilaçlarla yapılır. İşlem sırasında kişi büyük bir ızdırap duyar. Büyük boyda dikiş iğneleri yanyana dizilerek bir deste halinde bağlanır. Beğenilen resim ve şekil çizilir, sonra bu iğne destesi o şekil üzerine bastırılarak zımbalanır. Bu cılk yaranın üstüne renk verici madde sürülüp bezle sarılır. Renk maddesi yukarıda saydıklarımızın dışında normal boya veya kara barut olabilir. Genellikle barut ve çin mürekkebi kullanılır. Dövme iğnelerinin acısı bittikten sonra yaranın acısı başlar. İğnelenen yer şişer, iltihap yapar, tıpkı normal bir yara gibi işler ve kabuklanır. Bir de cilt altına yabancı bir cisim gömerek yapılan dövme vardır ki, buna en fazla Eskimolar'da, Çukçiler'de Gurdenlandlılar'da ve İtalya'nın bazı bölgelerinde rastlanır.

Veşm; hem eziyet, hem de Allah'ın yarattığı güzel sureti değiştirip bozmak olduğu için çirkin bir harekettir. İnsanları bu kötü işe teşvik eden şeytandır. Cenab-ı Hak bu durumu şöyle özetliyor: "Şeytan dedi ki: Elbette senin kullarından belli birtakımı alıp onları saptıracağım. Onlara kuruntu kurduracağım, develerin kulaklarını yarmalarını emredeceğim, Allah'ın yarattığını değiştirmelerini emredeceğim. " (en-Nisa, 4/119) Hz. Muhammed (s.a.s.) "Allah'u Teala dövme yapan ve yaptırana kaşlarını incelten ve güzellik için dişlerini törpüleyip Allah'ın yarattığı şekli değiştiren kadınlara lanet etmiştir. " (İbn Hacer el-Heytemi, ez-Zevacir, Mısır 1970, I, 141) demiştir.

Bazı alimler dövme yaptırmayı büyük günahlardan saymışlardır. Lanet edilen bir hareketin ne derece kötü olduğu ortadadır. Hadis-i şerifte sadece kadınların zikredilmesi, bu hareketin bilhassa kadınlar arasında yaygın olmasından dolayıdır. Kadınlar için yasak olunca erkekler için de yasak olacağı tabiidir. Yasağın bu derece şiddetli olması özellikle Allah'ın yarattığı tabii güzelliği beğenmeyip bozmaya kalkışmaktan dolayıdır. İslamiyet insan tabiatına en uygun din olduğu için insanların her hal ve hareketlerinden daima tabii olmalarını, sun'i ve sahte hareket ve fiillerden sakınmalarını istemektedir. İnsanın şekli fıtridir. Allah'ın bahşettiği bu tabii şekil ve güzelliğin üstünde bir güzellik var mıdır? Şayet daha güzel bir şekil olsaydı mesela Allah dudaklarımızı, kırmızı yaratırdı (Tecrid-i Sarih Trc. V, 351-352).

Dövme günümüzde birçok ülkelerde bilhassa Afrika'da yaygın haldedir. İnsanın tabii halini bozup zaman zaman çok gülünç ve iğrenç hallere girmesi günümüzde çokça görülmektedir. Ruh ve ahlak güzelliğinin değerini kavrayamayanlar, kendilerini iman, ilim ve edeple süsleyecekleri yerde, çürüyüp toprak olacak fani vücutlarını süslemekle meşguldürler.


4-)Vücut derisi üzerine iğne vb. sivri bir araçla çizilmek ve içine renk veren maddeler konulmak yoluyla yapılan yazı veya resim.


5-)Dövülerek yapılan (yemek).


6-)Kızgın durumdayken dövülerek biçim verilmiş (metal eşya).


7-)Dövülerek yapılan.


8-)Dövülerek kabuğu çıkarılmış buğday, yarma.


9-)Dövmek işi.


10-)Metalleri,Dövmeç kullanarak, sıcak bozunuma uğratma, biçimleme işlemi.


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 


Dil
Anlamı
İngilizcesi İngilizce
Swaging.
İngilizcesi İngilizce
Beaten.
İngilizcesi İngilizce
Wrought.
İngilizcesi İngilizce
Hammered.
İngilizcesi İngilizce
Forged.
İngilizcesi İngilizce
Beating.
İngilizcesi İngilizce
Battering.
İngilizcesi İngilizce
Basting.
İngilizcesi İngilizce
Pounding.
İngilizcesi İngilizce
Pound.
İngilizcesi İngilizce
Tanning.
İngilizcesi İngilizce
Hammering.
İngilizcesi İngilizce
Tattoo.
İngilizcesi İngilizce
Dressing-Down.
İngilizcesi İngilizce
Hiding.
İngilizcesi İngilizce
Battery.
İngilizcesi İngilizce
Forging.
İngilizcesi İngilizce
Doing over.
Fransızcası Fransızca
Forgeage

  • Kedigillerden geldiğine inandığı için düzenilerce estetik ameliyat geçiren, vücudunu Dövme ve piercinglerle kaplayan, dişlerini törpületerek kendini kediye benzeten Dennis Avner'ın Nevada'daki evinde 5 Kasım'da ölü bulunduğı öğrenildi.
  • Dövmedeki büyük tehlike ABD’li araştırmacılar, Dövme ile Hepatit C'nin yayılması arasında bağlantı olduğunu ortaya koydu.

Sizde içinde Dövme kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Dövme kelimesi anlamı 89 defa okunmuştur. [237036] Dövme kelime anlamı, Dövme nedir, Dövme ne demek, Dövme sözlük anlamı

Paylaş