Edebiyat Nedir

Edebiyat Nedir ? Edebiyat Ne demek ?

1-)Alm. Literatur (f), Fr.Littérature (f), İng. Literature. Düşünce, duygu ve hayallerin sözlü veya yazılı olarak güzel ve tesirli biçimde anlatılması sanatı.

Arapça olan “edebiyat” kelimesi “edeb” sülasi mastarının ismi mensubunun çoğuludur.Yani kelime “edebi”nin “-at” eki ile yapılmış cem-i müennes salim şeklidir. Arapçada “edb” kelimesi “davet, hususi olarak yemeğe davet” manasını taşımaktadır. “Edeb”e çeşitli yazarlar farklı veya birbirine yakın manalar vermişlerdir. Ebu Zeydü’l-Ensari kelimenin “güzel bir nefis riyazatı ve herhangi bir fazilet” manasına geldiğini kaydederken, Seyyid Şerif Cürcani de “herhangi bir yanlışı düzeltmeye yarayan bilgi” olarak tarif etmiştir.

Meşhur İtalyan müsteşriki C. Nallino kelimenin Cahiliye Devrinden hicri ikinci asra kadar güzel ahlak ve adeti ifade ettiğini, üçüncü yüzyılda din ilimleri ile alet ilimlerinin ayrılması ile “edeb”in alete ait ilimler arasında yer aldığını ifade etmektedir.

Emevilerin son devirlerinde halifeler çocuklarının yetiştirilmesi için müeddibler (terbiyeci) tayin etmişlerdir. Zamanla Abbasi halifeleri ile onların vezirlerine geçen ve tayin edilen müeddibler çocuklara şiir, tarih ve din bilgisi öğretmekteydiler. Kelime “littérature” manasını çok sonraları kazanmıştır.

Kelime Türkçede de sıra ile; ahlaki bir mana, dile ait ilimler, güzel yazma sanatı ve onun öğretimi, edebi yazılar, herhangi bir mevzu ile ilgili yayınlar ve lüzumsuz yere sözü uzatmak, edada sanata yer vermek manalarında kullanılmıştır.

Katib Çelebi, sözde ve yazıda hataya düşmekten kurtaran ilme edeb ilmi (ilmü’l-edeb) derken, ŞemseddinSami edebiyatı, bir lisanın doğru ve yanlışsız söylenmesiyle okunup yazılması olarak ele alır. Muallim Naci ise, edeb sözünün içinde bulundurduğu yüksek ve lafızla ilgili manaları, insanın vicdanına işleyecek derecede tesirli olan beliğ sözlere edebiyat demektedir.

Bütün bu görüşler edebiyatı ahlaka bağlayan terbiye vasıtası sayan görüşlerdir. Bunlardan farklı görüşler de vardır.Kimisine göre edebiyat, hakikatın dilidir.Kimisi şiir ve hayal sanatı olarak tarif ederken, bazısı manevi hayatın yükselmesi için vasıta bilmişler ve güzel sanatların bir kolu saymışlardır.

Gerçekte edebiyat; malzemesi dil olan bir güzel sanattır. Fakat her edebiyat kendi devrinin düşünce, hayal, duygu ve zevklerine yer vermektedir. Bu durumda edebiyatın doğduğu milletin değerlerine bağlılığı olduğu gibi kaynak olarak kullandığı değerleri de vardır. Böylece ortaya konan eserleri edebi yönden; alelade eserler, sanat değeri taşıyan eserler ve şaheserler olarak üç grupta toplamaktayız.

Edebiyat, insanoğlu ile birlikte vardır ve ilk şiir mersiye şeklinde Habil’in ölümü üzerine hazret-i Âdem tarafından söylenmiştir. Fakat bu eserlerin bir kısmı dilden dile söylene söylene gelirken, bir kısmı da yazıya geçirilmiştir. Böylece şifahi (sözlü) ve yazılı edebiyatlar ortaya çıkmıştır.

Sözlü (şifahi) edebiyat: Eski ve büyük milletler destanlara sahiptirler. Başından büyük maceralar geçmemiş, tarihte önemli roller oynamamış, büyük işler yapmamış milletlerin destanları yoktur.İşte tarihin başlangıcı sırasında veya tarihten önce milletlerin karşılaştıkları hadiseler, onlara karşı aldıkları tavır ve vaziyetler destanların, dini ve kahramanlık efsanelerinin ve hikayelerin doğmasına sebeb olmuş ve sözlü edebiyat ortaya çıkmıştır. Bunların bir kısmı yazıya geçirilmiş, bir kısmı ise tarih içinde unutulmuştur. Bugün de sözlü edebiyatımız yazılı edebiyatın yanında varlığını sürdürmektedir.

Yazılı edebiyat: Metinlerin yazıya geçirilmesi ile başlamıştır. Yazılı edebiyata sahiplik yönünden eskilik gösteren pek az millet vardır. Bunlar; doğuda, Türk,Arap, Çin, Hind, Fars; batıda Latin ve Grek (Yunan)tir. Batı edebiyatlarından Fransız edebiyatı 11., İspanyol edebiyatı 12., İtalyan ve Alman edebiyatları 13., İngiliz edebiyatı ise 14. yüzyılda yazılı olarak ortaya çıkmışlardır. Türk edebiyatında ise BüyükHun İmparatorluğundan kalma bazı metinler bir tarafa bırakılırsa asıl yazılı metinler 8. yüzyılda görülmektedir. Bu durumda yazılı edebiyatımızın bugünkü Avrupa milletlerinden en azından üç beş asırlık bir zaman öncesinde varlığı görülmektedir.

Yazılı eserler sözlü edebiyattan daha iyi muhafaza olunmuştur. Fakat yazılı edebiyat sözlü edebiyat gibi doğrudan doğruya dinleyiciye hitab etmediği için, halktan uzaklaşmış, yapmacık bir hal almıştır.

Edebiyat güzel sanatların bir şubesidir. Her güzel sanat şubesinin bir gayesi vardır.İnsanda güzellik duygularını uyandırmak için her sanat şubesinin faydalandığı malzeme farklıdır.

Resmin malzemesi çizgi ve renktir.Mimaride taş, toprak gibi hacim malzemesine ihtiyaç vardır. Edebiyatın malzemesini de dil (lisan) teşkil eder.

Edebiyatın konusu: Edebiyatın konusu çok geniştir. Dünyada görülen ve yaşanan her şey edebiyatın konusu içine girer. Fakat edebiyatı sanat haline getiren konu değil, konuyu ele alış, işleyiş, söyleyiş tarzıdır. İnsanlara utanç veren iğrenç ve pis şeyler, küfür ve hakaret eden ifadeler, güzellik duygusunu incittikleri için edebiyat sahasına girmezler. Edebiyat terbiye dışına çıktı mı, güzel olma özelliğini kaybeder. Kışkırtma maksadını güden eserler de edebiyat sahasına sokulmaz

Edebiyatın faydası: Edebiyat, insanları iyiye, doğruya, güzele yöneltmek için ahlaki bir gaye taşıdığı zaman büyük faydalar temin eder.

Edebiyat; insanların hayatını, duygu, düşünce ve hayallerini anlatır. Bu suretle ufku genişletir. Edebi eserler insanlarda uyuyan duyguları uyandırır ve besler.Onlar aracılığı ile geçmişte veya uzaklarda yaşayan İnsanları tanır ve dost olurlar. Edebiyat, insanlara hayatı, dünyayı ve insanları sevdirir. İnsanların çoğu duygu ve düşüncelerini anlatamazlar. Büyük yazarların eserleri, onlara hem nasıl yaşanılacağını, hem de nasıl konuşulacağını öğretir.Güzel eserler, bizim duygu, düşünce ve hayallerimize çeki düzen verirler, kendi kendimize yapamadığımız meseleleri çözerler.

Edebi eserler: Malzemesi dil olan ve sanat maksadı ile meydana getirilerek insanın hayal gücüne seslenen ve duygularını harekete getirerek heyecan ve zevk veren eserlerdir.

Bir ticaret kitabı, tıp kitabı, matematik kitabı, hayal gücüne tesir etmez. Ruhi reaksiyonlar ve güzellik duyguları vermez. Fakat edebi eserlerde, çekici, nükteli, ahenkli, duygu ve hayal uyandırıcı bir taraf vardır.İyi yazılmış şiir, roman ve tiyatro eserleri tıpkı resim, mimari gibi güzellik duygusu uyandırırlar, bu güzellik duygusu konudan değil, onun ele alış ve anlatış biçimden ileri gelir.

Edebiyat tarihi: Bir milletin tarihi içinde vücut bulan edebi eserlerde, onları meydana getiren yazar ve şairleri, tarih sırasına göre inceleyen, değerlendiren bilim koluna denir.

Edebiyat tarihinin asıl konusu eserler ve kişilerdir.Ancak yazarları yetiştiren şartlar; zaman, çevre, iktisadi, siyasi, tarihi ve kültürel olaylardır. Bunlar dolaylı olarak edebiyat tarihini ilgilendirirler. Edebiyat tarihçileri, yazar ve şairlerin sosyolojik, estetik, psikolojik yapıları üzerinde dururlar.Ortaya konulan eserlerle yazarların ve devrin diğer şartlarının bağlantılarını araştırırlar.


2-)Olay, düşünce, duygu ve hayallerin dil aracılığıyla sözlü veya yazılı olarak biçimlendirilmesi sanatı, yazın
Örnek:Edebiyat hocasıyken talebeme bu nesir sanatından bir defa bahsetmiştim. F. R. Atay


3-)Bir bilim kolunun türlü konuları üzerine yazılmış yazı ve eserlerin hepsi, literatür.


4-)İçten olmayan, gereksiz, boş sözler.


5-)Bk. yazınlar


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 


Dil
Anlamı
İngilizcesi İngilizce
Literature.
İngilizcesi İngilizce
Belles lettres.
İngilizcesi İngilizce
Polite letters.
İngilizcesi İngilizce
Letters.
İngilizcesi İngilizce
Letters yazın.

  • Edebiyatçok güzel bir ders
  • boş bulamadım ama yorum için sağolun Edebiyat ile ilgili bir şey paylaştığınız için
  •          Azerbaycanlı Edebiyat ve sanatçıların anıtlarının da tahrip edildiğini söyleyen Cumhurbaşkanı,"Bülbül'ün, Hurşitbanu Natavan'ın, Üzeyir Hacıbeyli'nin büstleri kurşun yağmuruna tutularak delik deşik edildi.
  • Çin'de öğrenim gören Türk öğrencilerin sayısı artmaktadır, Türkiye’de öğrenim gören öğrencilerin sayıları artırılmalı, karşılıklı dil kursları açılmalı, Edebiyat romanları karşılıklı tercüme edilmelidir.

Sizde içinde Edebiyat kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Edebiyat kelimesi anlamı 1992 defa okunmuştur. [237072] Edebiyat kelime anlamı, Edebiyat nedir, Edebiyat ne demek, Edebiyat sözlük anlamı

Paylaş