Hacamat (Hıcamat) Nedir

Hacamat (Hıcamat) Nedir ? Hacamat (Hıcamat) Ne demek ?

1-)HACAMAT (HİCAMAT)



İki omuz arasından, sırttan, başın arka tarafından yahut vücudun herhangi bir yerinden tedavi maksadıyla bardak, şişe veya boynuzla kan aldırma. Peygamberimiz (s.a.s)'in sağlıkla ilgili tavsiyelerinden ve bizzat tatbik ettiği sünnetlerindendir.

Hacamat, sebebi belli bir hastalığın tedavisi olmaktan ziyade kan fazlalığının vücutta meydana getirdiği rahatsızlıkları gidermek için kullanılan genel bir tedavi usulüdür.

Eskiden yaygın olarak "hacamat bıçağı" veya "hacamat zembereği" denilen bir aletle tatbik edilen bu usul, bugün yerini enjektörle kan almaya bırakmıştır. Hacamat bıçağı, tarak biçiminde, vücutta bir sıra çizik meydana getiren bir alettir. Bir yüzünde birçok yarık bulunan bakır bir kutu içinde tetikli bir zembereğe bağlı olan bıçaklar, düğmesi basılınca zembereğin boşalmasıyla yarıklardan dışarı fırlar ve vücutta çizikler meydana getirir. Bardak vb. bir şeyle çizikler üzerinden kan çekilir. Bir cins sülük de bu iş için kullanılmaktadır. Sülük vücudun ağrıyan bölgelerine konularak kanı emmesi sağlanır.

Hangi araç ve metodla olursa olsun önemli olan kan aldırmaktır. Uzman bir hekimin muayenesi ve tavsiyesiyle yaptırılan hacamat faydalı ve İslam'da caiz olan bir tedavi usulüdür.

Ameller niyetlere göre değer kazanır. Sünnete uymak niyetiyle ve bize emanet olan vücudumuzun sağlığına kavuşması için yaptırdığımız hacamat bir ibadet değeri taşır. Çünkü ibadetlerimizi ve diğer görevlerimizi ancak sağlıklı bir bedenle tam olarak yerine getirebiliriz.

Peygamberimiz (s.a.s)'in yaptığı ve yapılmasını tavsiye ettiği işlerin şüphesiz bir anlamı ve hikmeti vardır. Onun hayatı bizim için örnektir: "Andolsun Allah'ın Resulu'nde sizin için Allah'ı ve ahireti arzu eden ve Allah'ı çok anan kimseler için (uyulacak) en güzel bir örnek vardır" (el-Ahzab, 33/21).

Mirac gecesinde yanından geçtiği bir melek grubunun Peygamberimize: "ümmetine hacamatı emret!" diye söylediğini Abdullah b. Abbas (r.a) rivayet etmektedir (Ali Nasıf, et-Tac, III, 203).

Hz. Peygamber (s.a.s) bizzat kendisi Ebu Taybe adında bir Haccam'a hacamat yaptırmış ve başından kan aldırıp haccama ücretini ödemiş ve şöyle buyurmuştur: "Kan aldırma yollarının en güzeli hacamattır. (yahut hacamat sizin en iyi tedavi yollarınızdır)"(Buhari, Tıb 13; Müslim, Musakat 62, 63; Ebu Davud Nikah 26, Tıb 3).

Hz. Peygamber (s.a.s) ihramlı iken hacamat yaptırmıştır (Buhari, Savm, 22; Müslim, Hac 87, 88; Ebu Davud Menasik 35). İhramlı iken saç kestirmemek şartıyla hacamatın caiz olduğu hususunda alimler arasında görüş birliği vardır. Aynı şekilde Hz. Peygamber (s.a.s) oruçlu iken de hacamat yaptırmıştır. Yani kan aldırmıştır (Buhari, Tıb II; Ebu Davud, Siyam 29).

Nafi (r.a)'den rivayet edildiğine göre İbn Ömer (r.a) (Kendisine): Nafi, kan (fazlalaşmak suretiyle) beni yedi. Bunun için sen bana bir hacamatçı getir ve genç bir hacamatçı seç. Ne yaşlı ne de çocuk hacamatçı seçme demiştir.

Nafi der ki; İbn Ömer (r.a) şöyle dedi: Ben, Resulullah (s.a.s)'den şu buyruğu işittim: "Hacamat olmak aç karnına daha faydalıdır. Hacamat olmak aklı ve hıfzetme (ezberleme) gücünü arttırır. Hafız olanın da hıfzetmek kabiliyetini kuvvetlendirir. Artık kim hacamat olmak isterse Allah'ın ismini anarak perşembe günü hacamat olsun " (İbn Mace, Kitabu't-Tıb, 22).

İbn Hacer Buhari şerhindeki Hacamat bölümünde özetle şu bilgiyi verir: Buharı, Sahihinde "Hangi saat hacamat olur" başlığı altında bir bab açmış ve burada Ebu Musa'nın geceleyin hacamat olduğuna dair bir eseri ile Hz. Peygamber (s.a.s)'in oruçlu iken hacamat olduğuna dair İbn Abbas (r.a)'ın bir hadisini rivayet etmiştir.

İbn Hacer bununla ilgili olarak şöyle der: Hacamat olmak için uygun vakitler hakkında birkaç hadis varid olmuş ise de hiçbiri Buhari'nin sözkonusu ettiği şarta uygun değildi. Bana öyle geliyor ki: Buhari hacamat işinin ihtiyaç olduğu zaman yapılabileceğine ve bunun belirli bir vakte bağlı olmadığına işaret etmek istemiştir. Çünkü hacamat işinin geceleyin yapıldığını ve Hz. Peygamber (s.a.s)'in oruçlu iken hacamat olduğuna dair hadisi rivayet etmiştir.

Hacamatın yani kan aldırmanın insan sağlığına birçok katkıda bulunduğu tıbbi bir gerçeğe dayanır. Özellikle bazı deri hastalıklarının tedavisinde hacamatın faydası görülmüştür.

Halid ÜNAL


2-)

Iki omuz arasından, sırttan, başın arka tarafından yahut vücudun herhangi bir yerinden tedavi maksadıyla bardak, şişe veya boynuzla kan aldırma. Peygamberimiz (s.a.s)'in sağlıkla ilgili tavsiyelerinden ve bizzat tatbik ettiği sünnetlerindendir.

Hacamat, sebebi belli bir hastalığın tedavisi olmaktan ziyade kan fazlalığının vücutta meydana getirdiği rahatsızlıkları gidermek için kullanılan genel bir tedavi usulüdür.

Eskiden yaygın olarak "hacamat bıçağı" veya "hacamat zembereği" denilen bir aletle tatbik edilen bu usul, bugün yerini enjektörle kan almaya bırakmıştır. Hacamat bıçağı, tarak biçiminde, vücutta bir sıra çizik meydana getiren bir alettir. Bir yüzünde birçok yarık bulunan bakır bir kutu içinde tetikli bir zembereğe bağlı olan bıçaklar, düğmesi basılınca zembereğin boşalmasıyla yarıklardan dışarı fırlar ve vücutta çizikler meydana getirir. Bardak vb. bir şeyle çizikler üzerinden kan çekilir. Bir cins sülük de bu iş için kullanılmaktadır. Sülük vücudun ağrıyan bölgelerine konularak kanı emmesi sağlanır.

Hangi araç ve metodla olursa olsun önemli olan kan aldırmaktır. Uzman bir hekimin muayenesi ve tavsiyeşiyle yaptırılan hacamat faydalı ve Islam'da caiz olan bir tedavi usulüdür.

Ameller niyetlere göre değer kazanır. Sünnete uymak niyetiyle ve bize emanet olan vücudumuzun sağlığına kavuşması için yaptırdığımız hacamat bir ibadet değeri taşır. Çünkü ibadetlerimizi ve diğer görevlerimizi ancak sağlıklı bir bedenle tam olarak yerine getirebiliriz.

Peygamberimiz (s.a.s)'in yaptığı ve yapılmasını tavsiye ettiği işlerin şüphesiz bir anlamı ve hikmeti vardır. Onun hayatı bizim için örnektir: "Andolsun Allah'ın Resulu'nde sizin için Allah'ı ve ahireti arzu eden ve Allah'ı çok anan kimseler için (uyulacak) en güzel bir örnek vardır" (el-Ahzab, 33/21).

Mirac gecesinde yanından geçtiği bir melek grubunun Peygamberimize: "ümmetine hacamatı emret!" diye söylediğini Abdullah b. Abbas (r.a) rivayet etmektedir (Ali Nasıf, et-Tac, III, 203).

Hz. Peygamber (s.a.s) bizzat kendisi Ebu Taybe adında bir Haccam'a hacamat yaptırmış ve başından kan aldırıp haccama ücretini ödemiş ve şöyle buyurmuştur: "Kan aldırma yollarının en güzeli hacamattır. (yahut hacamat sizin en iyi tedavi yollarınızdır)"(Buhari, Tıb 13; Müslim, Musakat 62, 63; Ebu Davud Nikah 26, Tıb 3).

Hz. Peygamber (s.a.s) ihramlı iken hacamat yaptırmıştır (Buhari, Savm, 22; Müslim, Hac 87, 88; Ebu Davud Menasik 35). Ihramlı iken saç kestirmemek şartıyla hacamatın caiz olduğu hususunda alimler arasında görüş birliği vardır. Aynı şekilde Hz. Peygamber (s.a.s) oruçlu iken de hacamat yaptırmıştır. Yani kan aldırmıştır (Buhari, Tıb II; Ebu Davud, Siyam 29).

Nafi (r.a)'den rivayet edildiğine göre Ibn Ömer (r.a) (Kendisine): Nafi, kan (fazlalaşmak suretiyle) beni yedi. Bunun için sen bana bir hacamatçı getir ve genç bir hacamatçı seç. Ne yaşlı ne de çocuk hacamatçı seçme demiştir.

Nafi der ki; Ibn Ömer (r.a) şöyle dedi: Ben, Resulullah (s.a.s)'den şu buyruğu işittim: "Hacamat olmak aç karnına daha faydalıdır. Hacamat olmak aklı ve hıfzetme (ezberleme) gücünü arttırır. Hafız olanın da hıfzetmek kabıliyetini kuvvetlendirir. Artık kim hacamat olmak isterse Allah'ın ismini anarak perşembe günü hacamat olsun " (Ibn Mace, Kitabu't-Tıb, 22).

Ibn Hacer Buhari şerhindeki Hacamat bölümünde özetle şu bilgiyi verir: Buharı, Sahihinde "Hangi saat hacamat olur" başlığı altında bir bab açmış ve burada Ebu Musa'nın geceleyin hacamat olduğuna dair bir eseri ile Hz. Peygamber (s.a.s)'in oruçlu iken hacamat olduğuna dair Ibn Abbas (r.a)'ın bir hadisini rivayet etmiştir.

Ibn Hacer bununla ilgili olarak şöyle der: Hacamat olmak için uygun vakitler hakkında birkaç hadis varid olmuş ise de hiçbiri Buhari'nin sözkonusu ettiği şarta uygun değildi. Bana öyle geliyor ki: Buhari hacamat işinin ihtiyaç olduğu zaman yapılabileceğine ve bunun belirli bir vakte bağlı olmadığına işaret etmek istemiştir. Çünkü hacamat işinin geceleyin yapıldığını ve Hz. Peygamber (s.a.s)'in oruçlu iken hacamat olduğuna dair hadisi rivayet etmiştir.

Hacamatın yani kan aldırmanın insan sağlığına birçok katkıda bulunduğu tıbbi bir gerçeğe dayanır. Özellikle bazı deri hastalıklarının tedavisinde hacamatın faydası görülmüştür.


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 

Kelime Türü Nedir ?

Bu kelime Dini bir Terimidir.

Sizde içinde Hacamat (Hıcamat) kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Hacamat (Hıcamat) kelimesi anlamı 54 defa okunmuştur. [241896] Hacamat (Hıcamat) kelime anlamı, Hacamat (Hıcamat) nedir, Hacamat (Hıcamat) ne demek, Hacamat (Hıcamat) sözlük anlamı

Paylaş