Kasame Nedir

Kasame Nedir ? Kasame Ne demek ?

1-)KASÂME



Katili meçhul cinayetlerde maktulün bulunduğu köy veya mahalle halkından elli kişinin Allah'a yemin ederek "Öldürmedik ve öldüreni de görmedik" diye yemin etmeleri anlamında bir İslam ceza hukuku terimi. Bunu talep etmek ve yemin edecek elli erkeği sevmek maktulün velisinin hakkıdır. Hanefiler dışında çoğunluk İslam hukukçularına göre, öldürülenin velileri cinayeti başka bir delille ispat edemezlerse, suçlunun aleyhine yemin ederler. Onlardan herbiri Allah'a yeminle "ona filanca vurdu ve öldü veya onu falanca öldürdü" diye yemin eder.

Kasamenin delili sünnettir. Ensardan bir erkek şöyle rivayet etmiştir:

"Hz. Peygamber kasameyi cahiliyye devrinde olduğu üzere bıraktı" (Buhari, Diyat, 22, Menakibu'l-Ensar, 27; Ebu Davud, Diyat, 8,9; eş-Şevkani, Neyhi'l-Evtar, VII, 34). Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur: "Delil getirmek iddia edene, yemin ise inkar edene aittir. Ancak kasame bundan müstesnadır" (eş-Şevkani, Neylü'l Evtar, VII, 39).

Kasamenin amacı, müslümanın canını korumak, kanın yere dökülmesini önlemek ve suçlunun cezasız kalmasını engellemektir. Hz. Ali, Ömer (r.a)'a cuma namazı veya Kabe'yi tavaf sırasında izdihamdan ölen kimseler hakkında şöyle demiştir: "Ey mü'minlerin emiri, eğer öldüreni bilirsen hiçbir müslümanın kanı boşa gitmez. Aksi halde onun diyetini beytülmal'den ver" (el-Kasani, Bedayiu's Sanayi', VII, 290; Meydani, el-Lübab, III, 172; ez-Zühayli, el-Fıkhu'l-İslami ve Edilletuh, VI, 395).

Yemin sırasında cinayeti üstlenen çıkmazsa, o mahalle veya köy halkının mükellef erkeklerine diyetle hükmolunur. İnsanların oturduğu yerden, ses işitilmeyecek kadar uzakta, kırlarda bulunan ölünün, cinayet sonucu öldürüldüğü belli ise, diyeti devlete aittir. İslam, suç işlemeleri önlemek için kollektif sorumluluk esasını getirmiştir. Yine katilin asabe veya akilesinin kasame ve diyetle yükümlü tutulmasının sebebi, maktulün bulunduğu yerde, öldürülmezden önce, hayatını korumadaki eksiklikleri ve caninin saldırısına karşı ona yardım ve himaye etmemeleridir. Nitekim, yanlışlıkla (hataen) öldürmede akilenin diyetle yükümlü tutulmasının sebebi de budur.

1) Öldürenin meçhul olması, Eğer katil biliniyorsa kasame usulü uygulanamaz. Şartları varsa, kasten öldürmede kısas, şibhü'l-amd ve hataen öldürmede ise diyet gerekir.

2) Öldürülende yara, vurma vb. öldürme eserinin bulunması gerekir. Bunlar olmazsa kasame ve diyet gerekmez. Kendi kendine ölmüş sayılır. Ağız, burun, dübür ve cinsiyet uzvundan kan gelmiş olsa yine bir şey, gerekmez. Çünkü bu yerlerden kan, bir harbe olmaksızın normal olarak gelir. Bununla onun öldürüldüğü anlaşılmaz. Ancak kan, göz veya kulaktan gelmiş olursa kasame ve diyet söz konusu olur.

3) Öldürülenin insan olması. Hayvan için kasame yoluna gidilmez.

4) Öldürülenin velileri tarafından mahkemeye dava açması. Çünkü kasame bir yemindir. Yemin ise davasız hukuki bir anlam taşımaz.

5) İthaf edilenin suçu inkar etmesi. Çünkü yemin inkar edenin görevidir. Sanık suçu itiraf ederse, kasame söz konusu olmaz.

6) Davacının kasame talebinde bulunması, Çünkü yemin teklif etmek davacının hakkıdır.

7) Maktülün bulunduğu yerin bir kimsenin mülkü veya yararlandığı bir yer olması. Çünkü insanlar mülk edindiği veya kira akdi gibi bir yolla yararlandığı yerin güvenliğinden sorumlu tutulabilir.

Büyük camilerde, umuma ait cadde, köprü ve çarşılarda veya ceza evinde bulunan mektul için kasame yapılmaz. Çünkü bu yerler, bir kimsenin mülkü veya tasarrufunda olan yerler değildir. Burada diyet beytülmal tarafından ödenir. Mahalle mescidinde bulunursa, o mahalle halkı kasameye davet edilebilir. Gemi, uçak, otobüs ve tren gibi araçlarda katili bilinmeyen bir ceset bulunsa, kasame bu araçlarda bulunan kimselere yöneltilir. Çünkü bu araçlar onların elinde sayılır.

Sonuç olarak, tasarrufu bir kimseye veya cemaate değil de, müslüman toplumuna ait olan her yerde kasame ve diyet fertlere gerekmez. Diyeti Devlet öder (el-Kasani, a.g.e, VII, 286 vd; İbnü'l-Hümam, Fethu'l-Kadir, VIII, 392, 396; Meydani, a.g.e, III, 174, 176; İbn Kudame, el-Muğni, VIII, 71 vd.; İbn.-Abidin, Reddü'l Muhtar, V, 445 vd. ez-Zühayli, a.g.e, VI. 400.)

Hamdi DÖNDÜREN


2-)

Katili meçhul cinayetlerde maktulün bulunduğu köy veya mahalle halkından elli kişinin Allah'a yemin ederek "Öldürmedik ve öldüreni de görmedik" diye yemin etmeleri anlamında bir İslam ceza hukuku terimi. Bunu talep etmek ve yemin edecek elli erkeği sevmek maktulün velisinin hakkıdır. Hanefiler dışında çoğunluk İslam hukukçularına göre, öldürülenin velileri cinayeti başka bir delille ispat edemezlerse, suçlunun aleyhine yemin ederler. Onlardan herbiri Allah'a yeminle "ona filanca vurdu ve öldü veya onu falanca öldürdü" diye yemin eder.

Kasamenin delili sünnettir. Ensardan bir erkek şöyle rivayet etmiştir:

"Hz. Peygamber kasameyi cahiliyye devrinde olduğu üzere bıraktı" (Buhari, Diyat, 22, Menakibu'l-Ensar, 27; Ebu Davud, Diyat, 8,9; eş-Şevkani, Neyhi'l-Evtar, VII, 34). Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur: "Delil getirmek iddia edene, yemin ise inkar edene aittir. Ancak kasame bundan müstesnadır" (eş-Şevkani, Neylü'l Evtar, VII, 39).

Kasamenin amacı, müslümanın canını korumak, kanın yere dökülmesini önlemek ve suçlunun cezasız kalmasını engellemektir. Hz. Ali, Ömer (r.a)'a cuma namazı veya Kabe'yi tavaf sırasında izdihamdan ölen kimseler hakkında şöyle demiştir: "Ey mü'minlerin emiri, eğer öldüreni bilirsen hiçbir müslümanın kanı boşa gitmez. Aksi halde onun diyetini beytülmal'den ver" (el-Kasani, Bedayiu's Sanayi', VII, 290; Meydani, el-Lübab, III, 172; ez-Zühayli, el-Fıkhu'l-İslami ve Edilletuh, VI, 395).

Yemin sırasında cinayeti üstlenen çıkmazsa, o mahalle veya köy halkının mükellef erkeklerine diyetle hükmolunur. İnsanların oturduğu yerden, ses işitilmeyecek kadar uzakta, kırlarda bulunan ölünün, cinayet sonucu öldürüldüğü belli ise, diyeti devlete aittir. İslam, suç işlemeleri önlemek için kollektif sorumluluk esasını getirmiştir. Yine katilin asabe veya akileşinin kasame ve diyetle yükümlü tutulmasının sebebi, maktulün bulunduğu yerde, öldürülmezden önce, hayatını korumadaki eksiklikleri ve caninin saldırısına karşı ona yardım ve himaye etmemeleridir. Nitekim, yanlışlıkla (hataen) öldürmede akilenin diyetle yükümlü tutulmasının sebebi de budur.

1) Öldürenin meçhul olması, Eğer katil biliniyorsa kasame usulü uygulanamaz. Şartları varsa, kasten öldürmede kısas, şibhü'l-amd ve hataen öldürmede ise diyet gerekir.

2) Öldürülende yara, vurma vb. öldürme eserinin bulunması gerekir. Bunlar olmazsa kasame ve diyet gerekmez. Kendi kendine ölmüş sayılır. Ağız, burun, dübür ve cinsiyet uzvundan kan gelmiş olsa yine bir şey, gerekmez. Çünkü bu yerlerden kan, bir harbe olmaksızın normal olarak gelir. Bununla onun öldürüldüğü anlaşılmaz. Ancak kan, göz veya kulaktan gelmiş olursa kasame ve diyet söz konusu olur.

3) Öldürülenin insan olması. Hayvan için kasame yoluna gidilmez.

4) Öldürülenin velileri tarafından mahkemeye dava açması. Çünkü kasame bir yemindir. Yemin ise davasız hukuki bir anlam taşımaz.

5) İthaf edilenin suçu inkar etmesi. Çünkü yemin inkar edenin görevidir. Sanık suçu itiraf ederse, kasame söz konusu olmaz.

6) Davacının kasame talebinde bulunması, Çünkü yemin teklif etmek davacının hakkıdır.

7) Maktülün bulunduğu yerin bir kimsenin mülkü veya yararlandığı bir yer olması. Çünkü insanlar mülk edindiği veya kira akdi gibi bir yolla yararlandığı yerin güvenliğinden sorumlu tutulabilir.

Büyük camilerde, umuma ait cadde, köprü ve çarşılarda veya ceza evinde bulunan mektul için kasame yapılmaz. Çünkü bu yerler, bir kimsenin mülkü veya tasarrufunda olan yerler değildir. Burada diyet beytülmal tarafından ödenir. Mahalle mescidinde bulunursa, o mahalle halkı kasameye davet edilebilir. Gemi, uçak, otobüs ve tren gibi araçlarda katili bilinmeyen bir ceset bulunsa, kasame bu araçlarda bulunan kimselere yöneltilir. Çünkü bu araçlar onların elinde sayılır.

Sonuç olarak, tasarrufu bir kimseye veya cemaate değil de, müslüman toplumuna ait olan her yerde kasame ve diyet fertlere gerekmez. Diyeti Devlet öder (el-Kasani, a.g.e, VII, 286 vd; İbnü'l-Hümam, Fethu'l-Kadir, VIII, 392, 396; Meydani, a.g.e, III, 174, 176; İbn Kudame, el-Muğni, VIII, 71 vd.; İbn.-Abidin, Reddü'l Muhtar, V, 445 vd. ez-Zühayli, a.g.e, VI. 400.)

 


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 

Kelime Türü Nedir ?

Bu kelime Dini bir Terimidir.

Sizde içinde Kasame kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Kasame kelimesi anlamı 138 defa okunmuştur. [243190] Kasame kelime anlamı, Kasame nedir, Kasame ne demek, Kasame sözlük anlamı

Paylaş