Kıble Nedir

Kıble Nedir ? Kıble Ne demek ?

1-)Mekke’de Kabe’nin bulunduğu taraf. Müslümanlar namaz kılarken buraya yönelirler. Namazda kıbleye dönmek farz olup, Allahü tealanın kesin emridir. Namazı kıbleye karşı kılmak, kıble için kılmak değildir. Allahü tealanın emrine uymaktır. Müslümanların kıblesi önce Kudüs’tü. Hicretten on yedi ay sonra Şaban ayının ortasında Salı günü öğle veya ikindi namazının üçüncü rekatindeyken Kabe’ye dönülmesi emrolundu. Böylece Beytül-Makdis (Mescid-i Aksa) e karşı kılma bırakılıp İbrahim aleyhisselamın kıblesi olan Kabe’ye dönüldü.

Herhangi bir yerde kıble ciheti, hesapla bulunabilir. Bu hesapların formülleri İhlas A.Ş. yayınlarından Tam İlmihal Seadet-i Ebediyye kitabında geniş olarak bildirilmiştir. Türkiye’de bütün şehirlerin kıblesi, güney tarafında bulunmakta ve güney yönünden yaklaşık olarak en fazla 30° kadar doğuya doğru farklı olabilmektedir. Bir şehrin kıblesi enlem ve boylam (arz ve tul) derecelerine tabidir. Güneyi bulmak için, zevali saat, yüzü semaya (göğe) doğru ve akrebi güneşe doğru tutulunca, akrep ile on iki rakamı arasındaki açının orta hattı (açı ortayı) yaklaşık olarak güneyi gösterir. Kıble; pusulaya, yıldıza bakarak da bulunabilir. Kıble ve namaz vakitleri, fazla zan hasıl olunca doğru kabul edilir.

Kıble tayininde yapılan hataları gidermek için, 28 Mayıs ve 16 Temmuz tarihleri, Dünya Kıble Günü olarak kullanılmaktadır.

Yılda iki defa: 28 Mayıs Türkiye saati ile 11.18 (ileri saatle 12.18) de ve 16 Temmuz saat 11.27 (ileri saatle 12.27) de güneş, tam Kabe üzerinde bulunur. Bu iki vakitte dünyanın herhangi bir yerinden, güneşe doğru yönelen kimse, aynı zamanda Ka’be-i Şerif’e (kıbleye) dönmüş olur. Böylece bir yerin kıble yönü kolayca tayin edilebilir.

Mihrabı bulunmayan, hesap, yıldız gibi şeylerle de anlaşılmayan yerlerde, kıbleyi bilen, salih Müslümanlara sormak suretiyle bulmak mümkündür. Dine inanmayanlara, fasıka (açıkça günah işlemekten sakınmayana) ve çocuklara sorularak bulunan kıble namaz kılmak için muteber değildir. Yanında kıbleyi bilen kimse yoksa, bileni aramaya lüzum yoktur. Kendisi kıbleyi araştırır. Karar verdiği cihete (yöne) doğru kılar. Sonradan yanlış olduğunu anlarsa, araştırdığı için namazı iade etmez.

Kıble, Kabenin binası değildir, arsasıdır. Yani yerden Arş’a kadar, o boşluk kıbledir. Bunun için kıyı deniz dibinde, yüksek dağların tepesinde, tayyarede (uçakta) bu cihete doğru kılınabilir.

Namazın kıbleye dönerek kılınması hakkında fıkıh (veya ilmihal) kitaplarında şu bilgiler vardır.

Göz sinirlerinin çapraz istikameti arasındaki açıklık, Kabeye rastlarsa, namaz kabul olur. Hastalık ve düşman, hırsız korkusu veya yanlış bulmak ile kıbleden ayrılarak namaz kılınabilir. At, merkeb, deve gibi hayvan üzerinde yolculuk yapan da hayvandan inip kılmak imkanı olmadığı zamanlarda bineğinin gittiği tarafa dönerek, kıbleden başka tarafa doğru namaz kılabilir. Fakat vapurda, trende, otobüste kıbleye dönmek şarttır. Misafir (yolcu) vapurda ve trende farz namaza, kıbleye karşı durup, secde yeri yanına pusula koyarak vapur ve tren döndükçe, kendisi de kıbleye karşı döner. Yahut başka birisi, sağa sola çevirerek onu kıbleye döndürür. Namazda göğsü kıbleden ayrılırsa, namazı bozulur. Çünkü vapur, tren, otobüs ev gibidir. Hayvan gibi değildir. Otobüste, trende ve dalgalı denizde kıbleye dönemeyenlerin, namazlarını Şafii mezhebini taklid ederek kılabileceklerini İslam alimleri bildirmektedirler. Öğle ile ikindiyi, akşam ile yatsıyı biraraya getirerek (takdim ve tehir ederek) kılabilirler.

Kıbleye dönmek hakkında Kur’an-ı kerimde mealen buyruluyor ki:

Doğu ve batı, her yer Allahü tealaya aittir. (Namaz kılmak için kıbleyi araştırdıktan sonra) hangi tarafa yönelirseniz, orası Allah’a ibadet yönüdür. Şüphesiz ki Allah’ın mağfireti geniştir. O, her şeyi bilicidir.” (Bakara suresi: 115)

(Medine’deki Yahudi ve münafık) insanlar akılsızlar, yakında şöyle diyecekler: Müslümanları (eskiden beri Kudüs’e doğru namaz kıldıkları) kıbleden (Kabe’ye) çeviren nedir? Onlara de ki: Doğu da batı da Allah’ındır. Dilediğini doğru yola iletir. (Bakara suresi: 142)

(Ey Resulüm! Vahyin gelmesi için) yüzünün semaya (göğe doğru) çevrilip durduğunu görüyoruz. Bunun için, seni razı olacağın bir kıbleye çevireceğiz. Şimdi yüzünü Mescid-i Haram (Ka’be) tarafına çevir. Ey mü’minler, siz de, her nerede olursanız, yüzünüzü namazlarda o mescid tarafına çevirin! Şüphe yok ki, kendilerine kitap verilenler, bu kıble çevrilişinin Rableri tarafından hak olduğunu bilirler. Allah ise onların inkarlarından ve yaptıklarından gafil değildir. (Bakara suresi: 144)

Celalim hakkı için, eğer sen o Yahudi ve Hıristiyanlara her türlü mucize ve hüceti getirsen, yine kıblene tabi olmazlar ve sen de onların kıblesine tabi olmazsın. Onların bazısı, diğer bazısının kıblesine tabi olmaz. Celalim hakkı için, sana gelen bunca ilimden sonra, (bil-farz) onların arzularına uyarsan, bu takdirde muhakkak zalimlerden olursun. (Bakara suresi: 145)

Her ümmetin yöneldiği (namazda döndüğü) bir kıblesi vardır. Öyle ise, ey mü’minler, hayırlı işlerde diğer (ümmetleri) geçin! Her nerede olursanız kıyamet gününde, Allah sizi hesap için bir araya toplar. Şüphesiz Allah, her şeye kadirdir. (Bakara suresi: 148)

Nereden yola çıkarsan, namazda yüzünü Mescid-i Harama doğru çevir! Bu yöneliş emri, Rabbinden gelen bir gerçektir, haktır. Allah yaptıklarınızdan gafil değildir. (Bakara suresi: 149)

“Hadis-i şerifte buyruldu ki:

Namazda, her uzvunu gücün yettiği kadar kıbleye karşı bulundur.”

Kıbleaçısı (K) Kabe’yi bulmaya yarayan açıdır. K, aşağıdaki formülle hesaplanır:

Şehir Kuzey yarım kürede ise







Burada:

K= coğrafi güney yönü ile Kabe (kıble) yönü arasındaki açı. (Pusulanın gösterdiği manyetik güney ile coğrafi güney birbirinden farklıdır.)

Kuzeydeki sapma açısı: Sapma açısı coğrafi (hakiki) kuzey ile manyetik (pusulanın gösterdiği) kuzey arasındaki açıdır. Sapma açısı:

1596 yılında 11° kuzey-doğu

1652 yılında 0°

1815 yılında 24,5° kuzey-batı

1891 yılında 18° kuzey-batı

1932 yılında 12°3’ kuzey-batı

1956 yılında 8°37’ kuzey-batı

1963 yılında İstanbul’da 3° kuzey-doğu olmuştur ve değişmektedir.


2-)KIBLE



Arapça'da yön ve yönelme demektir. İslam'da müslümanların namaz kılarken yöneldikleri Kabe yönünü dile getirir.

Hz. Muhammed (s.a.s) Mekke'de Kabe'ye doğru, Kabe'yi araya alarak ya da doğrudan Beytü'l-Makdis'e yönelerek namaz kılıyordu. Hicretten sonra Medine'de yaklaşık onyedi ay yine Beytü'l-Makdis'e doğru durarak namaz kıldı. Ancak;

"Biz senin yüzünün göğe doğru çevrilip durduğunu görüyoruz. Elbette seni hoşlanacağın bir kıbleye döndüreceğiz. (Bundan böyle) yüzünü Mescidü'l-Haram tarafına çevir. Nerede olursanız yüzlerinizi o yöne çevirin..." (el-Bakara, 2/144) ayetinin gelişinden sonra kıble Kabe'ye çevrildi.

Görülmesi durumunda kıbleyi doğrudan Kabe belirler. İslam bilginleri bu konuda sözbirliği içindedirler. Kabe'nin görülmemesi durumunda kıblenin nasıl belirleneceği konusunda ise başlıca üç görüş ortaya çıkmıştır. İmam Ebu Hanife'ye göre esas olan Kabe'nin bulunduğu yöndür. Namaz kılan müslümanın Kabe yönünde durması yeterlidir. Çünkü özellikle uzak mesafelerde Kabe'yi tam karşıya alabilmek mümkün değildir.

İmam Şafii ve Ahmed b. Hanbel kıblenin yönü değil, Kabe'nin bizzat kendisi olduğunu, bu nedenle nerede olunursa olunsun bizzat Kabe'ye yönelinmesi gerektiğini savunurlar. Bu bilginlere göre Kabe'nin tam karşıya alınmaması durumunda namaz geçerli olmaz. İmam Malik'in savunduğu üçüncü görüş temelde imam Ebu Hanife'nin görüşüyle aynıdır. Buna göre Mescidü'l-Haram içinde bulunanların kıblesi Kabe, Harem bölgesi içinde bulunanların kıblesi Mescidü'l Haram, diğer yerlerdeki müslümanların kıblesi de Harem bölgesidir.

Kıbleye yönelmek namazın farzlarındandır. Herhangi bir yöne doğru kılınan namaz geçerli değildir. Kıbleye yönelerek namaza duran kişi daha sonra yönünü değiştirirse namazı bozulur. Yalnız yüzün kıbleden çevrilmesi ise mekruh olmakla birlikte namazı bozmaz. Kıblenin kesin biçimde bilinmemesi durumunda namaz kılacak kişinin kıbleyi tesbit etmek için araştırma yapması gerekir. Gerekli araştırmadan sonra kıble olarak belirlediği yönde namazını kılar. Bu durumda yön yanlış bile olsa namaz geçerlidir.

Ancak namaz sırasında yönünün yanlış olduğunu öğrenirse kıbleye yönelmesi gerekir. Araştırma yapılmadan kılınan namazda yanlış yöne durulduğu anlaşılırsa namaz yeniden kılınır. Araba, vapur, tren, uçak gibi ulaşım araçlarında namaza başlanırken kıbleye dönülür, aracın hareketi nedeniyle kıbleden sapılması namazı bozmaz. Savaş gibi hayati tehlikenin sözkonusu olduğu durumlarda kıbleye yönelme farz olmaktan çıkar. Bu tür durumlarda herhangi bir yöne doğru kılınan namaz geçerlidir.

Namazdaki gibi farz olmamakla birlikte diğer bazı durumlarda da Kabe'ye, eş deyişle kıbleye yönelmek Hz. Peygamber (s a.s)'in sünneti gereği gelenekleşmiştir. Namaz dışındaki dua ve ibadetlerde, Hac görevinin gereklerinden olan ihrama girilmesi sırasında, cemrelere taş atarken kıbleye dönülmesi gerekir. Cenazeler gömülürken sağ yanlarına yatırılarak yüzleri kıblene çevrilir. Hayvanlar da kesilirken kıbleye doğru yatırın. Tüm bunlar mü'minin ibadet ve fiillerinde Allah'a yönelişini, O'nun hoşnutluğunu arayışını simgeler. Buna karşılık bazı yakışıksız durumlarda kıbleye yönelmekten kaçınılmalıdır. Sözgelimi abdest bozulurken kıbleye yönelinmemesi, sırt dönülmemesi gerekir. Hz. Peygamber (s.a.s)'in, "Biriniz kaza-yı hacet istediği zaman, kıbleyi ne karşısına alsın, ne de arkasına. (Medine'ni) doğusuna ya da batısına doğru dönün" (Nesai), anlamındaki söz ve davranışlarından kaynaklanan bu tutum, Allah'ı çirkinliklerden tenzihe yönelik bir tutumdur.

Müfessirler, Allah'ın fiillerinin belli bir nedene bağlanamayacağını kabul etseler de hem belli bir kıblenin varlığı, hem de kıblenin değiştirilmesi konusuna ilişkin birtakım hikmetler üzerinde durmuşlardır. Belli bir kıblenin belirlenmesi konusunda üzerinde durulan çok sayıdaki hikmetten en önemlileri müslümanlar arasındaki birlik ve uyumun sağlanması üzerinde yoğunlaşır. Buna göre Allah aralarında bir ihtilaf olduğu vehmini ortadan kaldırmak, birlik ve beraberlik içinde kulluk etmelerini sağlamak için belli bir yön tayin etmiş ve hepsinin o tarafa yönelmelerini buyurmuştur. Mekke'de kıble olarak Beytü'l Makdis'in seçilmesi mü'minlerin müşriklerden ayrılması; daha sonra kıblenin Kabe yönünde değiştirilmesi de "Senin üzerinde olduğun (Kabe'ny) kıble yapmamız ancak peygambere uyanları, ökçesi üzere dönenlerden ayırdetmek içindir" (el-Bakara, 2/143) ayetinin de işaret ettiği gibi mü'minlerin yahudilerden ayrılmaları hikmetine bağlıdır

Ahmet ÖZALP


3-)Şimdi seni herhalde hoşnud olacağın bir kıbleye döndürüyoruz. (Namazda) yüzünü artık Mescid-i haram tarafına (Kabe semtine) çevir. (Ey mü'minler) siz de nerede bulunursanız (namazda) yüzlerinizi o yana döndürün. (Bekara suresi: 144)

Namazda, her uzvunu, gücün yettiği kadar, kıbleye karşı bulundur! (Hadis-i şerif-Mektubat-ı Rabbani)

Sizden biriniz abdest bozarken kıbleyi karşısına veya arkasına almasın. (Hadis-i şerif-Müslim)

Namazın şartlarından biri de kıble cihetine dönmektir. Kıble, Mekke şehrinde bulunan Kabe'dir. Namazda Kabe'ye karşı secde edilir. Kabe için secde edilmez. Allahü teala için secde edilir. (Muhammed İzniki)

Kıble, Kabe'nin binası değildir, arsasıdır. Yani yerden Arş'a kadar, o boşluk kıbledir. Bunun için kuyu ve deniz dibinde, yüksek dağların tepesinde, (uçakta) bu cihete doğru kılınabilir. Hacı olmak için de, Kabe'nin binasına değil, o arsaya gidilir. Başka yerlere giden hacı olmaz. (İbn-i Âbidin)


4-)Bazı ibadetler yerine getirilirken dönülen Kabe'nin bulunduğu yön.


5-)Bulunulan yerden Kabe'nin bulunduğu yön
Örnek:Pencereden güneşe bakarak kıbleyi tayin ettikten sonra ellerimi kulaklarıma kaldırdım. R. N. Güntekin


6-)Güneyden esen yel.


7-)Sıkıntılı bir durumda yardım umarak başvurulan yer.


8-)Güneyden esen rüzg


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 


Dil
Anlamı
İngilizcesi İngilizce
The direction of Mecca.
İngilizcesi İngilizce
South wind.

  • Diyanet İşleri Başkanlığı Bilgi Yönetim ve İletişim Daire Başkanlığı'nca hazırlanan “namaz vakitleri uygulaması” ile mobil cihazlarla dünyanın her yerinden ezan vakitleri ve Kıble öğrenilebilecek.

Sizde içinde Kıble kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Kıble kelimesi anlamı 1224 defa okunmuştur. [238379] Kıble kelime anlamı, Kıble nedir, Kıble ne demek, Kıble sözlük anlamı

Paylaş