Sürgün Nedir

Sürgün Nedir ? Sürgün Ne demek ?

1-)SÜRGÜN



Bir şeyi uzaklaştırma, yerinden ayırma; suçluya uygulanan bir ceza türü; bir kimsenin yerleştiği beldeden başka bir yerde oturmaya zorlanması. Arapçası "nefy"'dir. Sürgün etmek anlamında "tağrib" sözcüğü de kullanılır. Kişi, dünyanın diğer yerlerinden uzaklaştırılıp, ikamete zorlandığı yerde hapsedildiği için bu eyleme "nefy" adı verilmiştir.

Malikilere göre, nefy; kişinin içinde bulunduğu beldeden başka bir beldeye çıkarılması ve orada pişmanlık duyduğu anlaşılıncaya kadar hapsedilmesidir. İki belde arasındaki uzaklık, sefer mesafesinden daha az olmalıdır (İbn Rüşd, Bidayetül-Müctehid, Matbaatül-İstikame, Mısır t.y., II, 446; el-Baci, el-Münteka alel-Muvatta',I. baskı, Mısır 1331/1912, VII,173; ez-Zühayli, el-Fıkhul İslami ve Edilletüh, Dimaşk 1405/1985, VI, 139, 140).

Şafiilere göre sürgün İslam devlet başkanının, suçluyu, pişmanlık duyduğu anlaşılıncaya kadar hapsetmesi veya uygun bulacağı bir ceza ile cezalandırmasıdır (eş-Şirbini, Muğnil-Muhtac, Mısır t.y., IV,181; es-Şirazi, el-Mühezzeb, Matbaatül-Babi el-Halebi, Mısır t.y., II, 284).

İslam hukukunda sürgün cezası yol kesme ve zina suçlarında söz konusu olur.

1. Yol kesme cezası: Bir kişinin veya topluluğun yoldan geçenlerin silah veya benzeri aletle yollarını kesip mallarını zorla ellerinden almak üzere geçişi engellemesine "yol kesme" denir. Yol kesene verilecek ceza had türünden olup, şu ayette belirlenmiştir:

"Allah'a ve Rasulüne karşı savaş açanların, yer yüzünde (yol keserek) bozgunculuk yapanların cezası, ancak ya öldürülmeleri veya asılmaları yahut el ve ayaklarının çaprazlama kesilmesi, yahut da sürülmeleridir. Bu, onların dünyadaki rezil oluşudur. Âhirette onlar için ayrıca büyük bir azap vardır" (el Maide, 5/33). İslam hukukçuları yol kesip adam öldüren ve malını alana had cezasının uygulanacağı konusunda görüş birliği içindedirler. Normal cinayetlerin aksine, burada öldürülenin velisinin affetmesi ve suçludan malın alınması ile ceza düşmez (bk. "Had, Hudud" maddesi).

Hanefi, Şafii ve Hanbelilere göre, yol kesenlerin cezası, işlenen suçun ağırlık durumu dikkate alınarak yukarıdaki ayette belirlenen sıraya göre uygulanır. Ancak hangi suça, hangi ceza uygulanacağı konusunda görüş ayrılığı vardır.

Hanefilere göre, yol kesen, yalnız soygun yaparsa, çaprazlama sağ el ve sol ayağı kesilir. Yol kesmede öldürme varsa, suçlu yalnız öldürülür.

Öldürme ve soygun suçu birlikte işlenmişse, Ebu Hanife ve İmam Züfer'e göre, İslam devlet başkanı seçimlik hakka sahiptir; dilerse çaprazlama el ve ayak kesme cezasını uygular, sonra öldürür veya asarak öldürür; dilerse, el ve ayak kesmez, sadece öldürür veya asar. Ebu Yusuf ve İmam Muhammed'e göre ise, İslam devleti suçluyu öldürür veya asar, fakat el ve ayak kesmez. Çünkü burada suç tek olup, yol kesmeden ibarettir. Bunda da iki tür had uygulanmaz. Çünkü had cezalarında öldürmenin altında kalan cezalar, öldürme halinde bu kapsama girer. Mesela, evlinin zinası ve hırsızlığı birlikte sabit olsa, yalnız recm cezası ile yetinilir. Çünkü, cezanın kapsamına el kesme de girmiş bulunur (bk. "Hırsızlık", "Recm" maddeleri). Ebu Hanife ve Züfer'e göre ise, burada suç bir olduğu gibi, el ve ayak kesme ile öldürme de ağırlaştırılmış tek ceza niteliğindedir. Çünkü yol kesme mal ve can güvenliğini birlikte ihlal eder (bk. es-Serahsi, el-Mebsut, 3. baskı, Beyrut 1398/1978, IX,195; el-Kasani, Bedayiu's-Sanayi; VII, 93; İbnül-Hümam, Fethul-Kadir, IV, 270; Zeylai, Tebyinül-Hakaik, Emiriyye tab'ı, III, 235; İbn Âbidin, Reddül-Muhtar, Mısır t.y., III, 233 vd.; ez-Zühayli, el-Fıkhul-İslami ve Edilletüh, 2. baskı, Dimaşk 1405/1985, VI, 135, 136).

Yol kesmede öldürme ve soygun olmaksızın yalnız yoldan geçenleri korkutma söz konusu olduğu takdirde ise, sürgün cezası verilir. Ebu Hanife'ye göre sürgünden amaç, suçluyu toplumdan tecrid etmektir. Bu ise hapsetmekle gerçekleşir (ez-Zühayli, a.g.e., VI, 136).

Şafii ve Hanbelilere göre, yol kesen yalnız soygun yapmış olursa el ve ayakları çaprazlama kesilir. Soygun yapmaksızın öldürme olayı varsa, suçlu da suçlular öldürülür; fakat asılmazlar. Öldürme ve soygun birlikte işlenmişse, suçlu öldürülür ve asılır. Yalnız korkutmadan ibaret yol kesmede ise sürgün cezası uygulanır (eş-Şirazi, el-Mühezzeb, Mısır t.y., II, 284; eş-Şirbini, Muğnil-Muhtac, Mısır t.y., IV, 81 vd.; İbn Kudame, el-Muğni, 3. baskı, Kahire 1970, .VIII, 288). Bu iki mezhebin ceza sıralaması, İbn Abbas (r.anhüma)'nın Ebu Bürde el-Eslemi'den naklettiği bir rivayete dayanır (bk. eş-Şevkani, Neylül-Evtar, Mısır t.y., VII, 152).

İmam Malik'e göre, yol kesme cezası olarak İslam devlet başkanı toplum yararını sağlamada ve bozgunculuğu önlemede ayetteki cezalardan uygun bulduğunu tercih ederek uygulayabilir. Ancak yöneticiler burada kendi hevalarına göre değil, işi bilen ilim sahipleriyle istişare ederek karar verirler. Malikilere göre yol kesme ayetinde ceza türleri arasındaki "yahut (ev)" ifadesi, yemin keffareti cezası türlerini bildiren ayetteki gibi (bk. "Keffaret", "Yemin keffareti" maddesi) muhayyerlik bildirir. Çoğunluk İslam fakihlerine göre ise, yol kesme ayetindeki "ev" ifadesi suçun çeşidine göre, cezanın çeşidini bildirmek üzere (tenvi' için) kullanılmıştır.

2. Zinada sürgün cezası: Kur'an-ı Kerim'de bekarın zinası için şöyle buyurulur: "Zina eden erkek ve kadından her birine yüzer değnek vurun " (en-Nur, 24/2). Evli olan eşlerin zina etmesi halinde recm cezası uygulanması sünnetle sabittir (bk. "Recm" mad.). Bu yüzden celde (değnek vurma) cezası bekarla ilgilidir. Ancak bekara değnek vurma cezası yanında ayrıca sürgün cezası gerekip gerekmediği tartışılmıştır.

Hanefilere göre, celde cezasına sürgün ilave edilmez. Çünkü Allah Teala ayette zina cezasının tümünü celde olarak belirlemiştir. Biz buna sürgün cezasını eklersek, celde, zina cezasının bir bölümünü teşkil eder ki; bu durum nass'a ilave yapmak niteliğindedir. Nass'a ilave, onu neshetmek anlamına gelir. Nass'ı, ahad haberle neshetmek ise caiz değildir. Diğer yandan sürgün cezasında, sürgün edilenin, tanınmadığı yörede yeniden zinaya düşme ihtimali vardır. Hanefilere göre, sürgün bir had cezası değil, İslam devlet başkanının görüşüne bırakılmış bir ceza türüdür. O, sürgünde bir yarar görürse; tevbe edinceye kadar hapsettiği gibi, sürgün cezasını da uygulayabilir (es-Serahsi, el Mebsut, IX, 44; el-Kasani, a.g.e., VII, 39; İbnül-Hümam, a.g.e., IV,134, 136; ey-Şirbini, a.g.e., IV, 147; eş-Şirazi, a.g.e., II, 267, 271; İbn Rüşd Bidayetül-Müctehid Mısır t.y., II, 427; el Baci, el-Münteka ale Î-Muvatta; VII,137).

Şafii ve Hanbelilere göre, bekarın zina cezası yüz değnek ve bir yıl sürgündür. Sürgün yeri namazların kısa kılınacağı sefer mesafesinden yakın olmamalıdır. Dayandıkları delil şu hadistir: "Bekarın bekarla zinasında yüz değnek ve bir yıl sürgün vardır. Dulun dulla zinasında yüz değnek ve recm vardır" (Müslim, Hudud, 12/14; Ebu Davud, 23; Tirmizi, Hudud, 8; İbn Mace, Hudud, 7; Darimi, Hüdud, 19; Ahmed b. Hanbel, III, 476, V, 313, 317, 318, 320; eş-Şevkani, Neylül-Evtar, VII, 87; Zeylai, Nasbu'r-Raye, II, 330). Ancak bu hadisin ikinci kısmındaki evlilerin zinasında yüz değnek ve recm cezası hükmü başka hadislerde yalnız recm cezası olarak belirlendiği için evliler için ayrıca yüz değnek cezası neshedilmiştir. Diğer yandan kadın, yanında kocası veya mahrem hısımı olmaksızın tek başına başka beldeye sürgüne gönderilemez. Çünkü hadiste şöyle buyurulmuştur:" Kadın, yanında kocası veya bir mahremi olmadıkça yolculuğa çıkmasın" (Darimi, İsti'zan, 46; Müslim, Hacc, 413-434; Buhari, Taksir, 4; Mescidü Mekke, 6; Sayd, 26; Savm, 67; Ebu Davud, Menasik, 2; Tirmizi, Rada', 15).

Hz. Peygamber'in, patronunun eşiyle zina eden bekar işçiye yüz değnek ve bir yıl sürgün cezası uyguladığına dair Ebu Hüreyre ve Zeyd b. Halid (r.a)'ten bir topluluğun rivayet ettiği haber de başka bir delildir (bk. "Zina" mad.).

Malikilere göre, erkek bir yıl sürgün edilir. Yani sürgün edildiği yerde hapsedilir. Fakat kadın, yeniden zina edebileceği korkusu yüzünden sürgüne gönderilmez (ez-Zühayli, a.g.e., VI, 39, 40).

Hamdi DÖNDÜREN


2-)Ceza olarak belli bir yerin dışında veya belli bir yerde oturtulan kimse, menfi
Örnek:Sürgünü yalnız memleket hasreti yıkmaz. R. H. Karay


3-)Bu biçimde sürülme işi ve bu işin sonucu, nefiy
Örnek:Sürgün benim için ölüm gibi bir şey olmuştu. R. N. Güntekin


4-)Bir kimsenin sürüldüğü yer
Örnek:Sürgünlerde çile dolduruyordu en güzel yaşında. Y. Z. Ortaç


5-)Bir bitkide yeni süren filiz.


6-)İshal.


7-)Bir kimsenin, sürekli olarak oturduğu yerden uzak bir kent ya da ilçede oturmasını zorunlu kılan ceza.


8-)Bitkilerin değişik uzunluk ve büyüklükteki, genellikle yapraksız, küçük filiz ve dalcıkları, hlk. ishal.


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 

Kelime Türü Nedir ?

Bu kelime Dini bir Terimidir.

Dil
Anlamı
İngilizcesi İngilizce
Banishment, transportation.
İngilizcesi İngilizce
Tiller.
İngilizcesi İngilizce
Diarrhea.
İngilizcesi İngilizce
Deportee.
İngilizcesi İngilizce
Banishment.
İngilizcesi İngilizce
Deportation.
İngilizcesi İngilizce
Exile.
İngilizcesi İngilizce
Shoot.
İngilizcesi İngilizce
Expatriation.
İngilizcesi İngilizce
Expellee.
İngilizcesi İngilizce
Growth.
İngilizcesi İngilizce
Ostracism.
İngilizcesi İngilizce
Outgrowth.
İngilizcesi İngilizce
Outlaw.
İngilizcesi İngilizce
Outlawry.
İngilizcesi İngilizce
Proscription.
İngilizcesi İngilizce
Relegation.
İngilizcesi İngilizce
Spine.
İngilizcesi İngilizce
Spray.
İngilizcesi İngilizce
Sprout.
İngilizcesi İngilizce
Transport.
İngilizcesi İngilizce
Transportation.
İngilizcesi İngilizce
Twig.
İngilizcesi İngilizce
Diarrhoea.
İngilizcesi İngilizce
Offshoot.
İngilizcesi İngilizce
Sucker.
İngilizcesi İngilizce
Diarhea.
İngilizcesi İngilizce
Leader.
İngilizcesi İngilizce
Scours.
İngilizcesi İngilizce
Spring.
İngilizcesi İngilizce
Offset.
İngilizcesi İngilizce
Switch.
İngilizcesi İngilizce
Button.
Fransızcası Fransızca
Déportation, bannissement

  • Suriyeli âlimler üzerinde çok baskı gördüklerinin de altını çizen Osman,"Bunların en yükseği de onları öldürüp, işkence yapıp, onları memleketlerinden ve yerlerinden Sürgün yapma.

Sizde içinde Sürgün kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Sürgün kelimesi anlamı 376 defa okunmuştur. [242687] Sürgün kelime anlamı, Sürgün nedir, Sürgün ne demek, Sürgün sözlük anlamı

Paylaş