Tevrat Nedir

Tevrat Nedir ? Tevrat Ne demek ?

1-)Alm. Thora (f), Pentateuch (m); Altes Testament (n), Fr. Thora (f), Pentateuque (m), l’Ancien Testament (m), İng. Torah, The Pantateuch; the old Testament. Allahü teala tarafından, Musa aleyhisselama gönderilen semavi (ilahi) kitap; Musevilik dinini açıklayan kitabın adı. Allahü tealanın, Peygamberler vasıtasıyle insanlara gönderdiği ve böylece emirlerini ve yasaklarını bildirdiği semavi kitapların hepsi yüz dörttür. İnsanlara bildirilen yüz dört semavi kitaptan yüzüne suhuf ve dördüne de büyük kitap denir. Bunlardan on suhuf Âdem aleyhisselama, elli suhuf Şis (Şit) aleyhisselama, otuz suhuf İdris aleyhisselama, on suhuf İbrahim aleyhisselama indirildiği meşhurdur.

Tevrat Musa aleyhisselama, Zebur kitabı Davud aleyhisselama, İncil kitabı Îsa aleyhisselama ve Kur’an-ı kerim de Muhammed aleyhisselama nazil olmuş, inmiştir.

Allahü tealanın gönderdiği kitapların hepsi haktır, doğrudur. Yalan, yanlış olmaz. Allahü teala bu kitapları, bazı peygamberlere, melekle okutarak, bazılarınıysa levha üzerinde yazılı olarak, bazılarına da meleksiz işittirerek indirdi. Bu kitapların hepsi Allahü tealanın kelamıdır, sözüdür. Bunlar, meleklerin icadettiği veya peygamberlerin kendi sözleri değildir. Tevrat’ın aslı da Allah kelamı olup, sonradan değiştirilmiştir. Asuriler ve Romalılar, Kudüs’ü alıp, Yahudileri kılıçtan geçirince Tevrat’ı da yaktılar. Tevrat unutuldu. Sonradan Talmut denilen uydurma bir din kitabı yazdılar. Yahudiler, Ahd-i Atik ismini verdikleri bu kitabı, Tevrat olarak okumaktadırlar.

Hazret-i Musa, İsrailoğullarına peygamber olarak gönderilmişti. Onlara, bugün bütün dinler tarafından esas ahlak kuralı olarak kabul edilen Evamir-i aşere (On emir)yi tebliğ etti, açıkladı. Onlara tek bir Allah olduğu imanını aşılamaya çalıştı. Allahü tealanın gönderdiği Tevrat adlı kitabı onlara getirdi. Yahudiler, kendi kutsal kitapları olan Tevrat’a İbranice olan “Talmut”, “Tanah” veya “Tora” diyorlar. Allahü tealanın son gönderdiği ilahi kitap olan Kur’an-ı kerimde ve Peygamberimizin hadis-i şeriflerinde “Tevrat” adı ile zikredilmekte ve Allahü tealanın kutsal kitaplarından biri olduğu açıklanmaktadır. Müslümanlar bütün ilahi iktaplara olduğu gibi Tevrat’a da, hazret-i Musa’ya indirildiği şekliyle iman ederler.

Kur’an-ı kerimde mealen buyruldu ki:

Şüphesiz ki, Tevrat’ı biz indirdik. Onda bir hidayet, bir nur vardır. (Maide suresi:44)

(Yahudilere) söyle ki: Musa’nın (aleyhisselam) insanlara bir nur ve hidayet olmak üzere getirdiği ve sizin de parça parça kağıtlar haline koyup, işinize geleni gösterip açıkladığınız, fakat çoğunu gizlediğiniz o kitabı (Tevrat’ı) kim indirdi?” (En’am suresi: 91)

Tevrat’ın da sonradan değiştirildiğini Kur’an-ı kerim haber vermektedir. Bakara suresi 79. ayetinde mealen; “Artık elleriyle kitabı (Tevrat’ı) yazıp da, sonra onu az bir ücretle satabilmek için; “Bu Allah katındandır” diyenlerin vay haline!” buyruldu.

Aslında Musa aleyhisselam zamanında Tevrat’ın çok az yazılı nüshası bulunuyordu. Hazret-i Musa’dan sonra, Yahudilerin yaşadıkları yerler düşman işgaline uğradı. İsrailoğulları darmadığın oldu. Milattan evvel Asuri Devleti iki defa Kudüs’ü alarak ve miladın 135’inci senesinde Roma İmparatoru Adiriyan, Kudüs’te Yahudilerin çoğunu kılıçtan geçirdiler. Tevrat’ları yaktılar. Musa aleyhisselamdan birkaç asır sonra, Ezra adında bir rahip, elinde Tevrat’ın asıl nüshasının bulunduğunu iddia etti. Bu nüsha esas alınarak Talmut veya Tora adını verdikleri din kitabı yazdılar ve çoğalttılar. Bugün Hıristiyan ve Yahudilerin elinde bulunan ve (Ahd-i Atik= Eski Ahid) adını verdikleri kitap buraya dayanmaktadır. Bu ise, ilahi bir kitaptan daha çok bir tarih kitabını andırmaktadır.

Bugünkü Tevrat, Allahü teala tarafından Musa aleyhisselama indirilen ve Kur’an-ı kerimde özellikleri belirtilen ilahi kitaptan çok uzaktır. Şimdiki Tevrat’ın üç nüshası vardır: 1) Yahudiler ve Protestanların kabul ettikleri İbranice nüsha. 2) Katolik ve Ortodokslar tarafından kabul edilen Yunanca nüsha. 3) Samirilerce kabul edilen Samiri dilinde yazılmış nüsha.

Bunlar Tevrat’ın en geçerli nüshaları olarak bilinmelerine rağmen, gerek aynı nüshanın içinde ve gerekse kendi aralarında birçok konularda tezatlıklarla, çelişkilerle doludur. Hiçbir ilahi dinde bulunmayan insanlara zulüm telkinleri, peygamberlerden bazılarına karşı, pek çirkin ve peygamberlik makamına yakışmayan isnatlar, iftiralar vardır. Halbuki hakiki Tevrat’ta bu çelişkiler olmadığı gibi, Cenab-ı Hakkın Muhammed adında bir Peygamber göndereceği yazılıdır. Kur’an-ı kerimin A’raf suresi 155-157. ayetlerinde mealen hazret-i Musa’nın yoldan çıkmış kavminin günahlarının affını dilemek için, ikinci defa Tur Dağına gittiği zaman, Cenab-ı Hakk’ın ona ne buyurduğu mealen şöyle bildirilmektedir:

“Musa: “Ey Rabbim, dileseydin, daha önce beni ve onları yok ederdin. Aramızdaki akılsızların yaptığı (günahlar) yüzünden bizi yok eder misin? Bu senin imtihanından başka bir şey değildir. Bizim dostumuz sensin, bizi bağışla! Bize merhamet et! Sen bağışlayanların en iyisisin. Sen dilediğini saptırır, dilediğini doğru yola sokarsın. Bu dünyada ve ahirette, bizim için güzel olanları yaz! Biz sana yöneldik, dedi.” Allahü teala O’na; “Azabıma dilediğim kimseyi uğratırım. Merhametim, her şeyi kaplamıştır. Bunu, Allah’a karşı gelmekten sakınanlara, zekat verenlere, ayetlerimize inanıp yanlarındaki kutsi kitaplarda yazılı buldukları, Allah’ın Resulü (habercisi), okuyup yazması olmayan Muhammed’e uyanlara yazacağız. O Peygamber, onlara uygun olanları emreder ve fenalıktan men eder. Temiz şeyleri helal ve murdar şeyleri haram kılar. Onların yüklerini indirir ve ağır külfetleri hafifletir. Bu Peygambere inanan, onu sayan, ona yardım eden, onunla gönderilen nura uyanlar, işte onlar, sonsuz saadete varacaklardır.” dedi.

Yahudilerin son Peygambere inandıkları ve O’nun gelmesini bekledikleri muhakkaktır. Hatta, bazı tefsirlerde, Yahudilerin özellikle savaşlarda müşkül duruma girince; “Ya Rabbi! Geleceğini bize vad ettiğin son Peygamber hürmetine, bize yardım et!” diye dua ettikleri yazılıdır.

Hazret-i Musa’ya verilen mukaddes kitap Tevrat, kırk cüzdü. Her cüzde bin sure, her surede bin ayet vardı. Şimdi elde bulunan Tevratlarda bu kadar ayet yoktur. Çünkü Tevrat’ın ve İncil’in sonradan bozulduklarını Kur’an-ı kerim haber vermektedir.

Şimdiki Tevrat beş kitaptan meydana gelmiştir:

1. Doğuş (Tekvin= Genesis): İlk insanın ve alemin yaratılışından hazret-i Âdem’in Cennet’ten çıkarılmasından, yeryüzüne inişinden, Nuh Tufanından, hazret-i Yusuf’un Mısır’daki hayatından, İsrailoğullarının Mısır’a gelişlerinden bahseder. Hepsi elli babdır (bölümdür).

2. Çıkış (Huruc= Exodus): İsrailoğullarının Mısır’dan çıkışları, Firavun’dan çektikleri anlatılır. Kırk bölümdür.

3. Levililer (Leviticus): Günahların keffareti, haram, yiyecekler, yasaklanmış evlilikler, dini ayinler, hayvanlar ve adaklar gibi dini hükümlerden bahseden bölümdür. Yirmi yedi babdır.

4. Rakkamlar (sayılar, a’dat= Numeri): Hazret-i Musa’nın vefatından sonra İsrail milletinin Tur Dağından ayrılıp, Ken’an ülkesine (arz-ı Mev’uda) girmesinden bahseder. Otuz altı bölümdür.

5. Tesniye (Övme= Deuoronomium).

Kudüs’teki Süleyman mabedinde bulunmuştur. Musa aleyhisselamın ölümünden, gömülmesinden ve onun için tutulan yastan bahseder.

Son asırlarda Ahd-i Atik üzerinde ilim adamlarının yaptığı tenkidi araştırmalar, Yahudi ve Hıristiyanlarca mukaddes kabul edilen ve Allahü teala tarafından gönderildiğine inanılan bu kitapların birçok hatalarla dolu olduğunu, tarihi ve ilmi gerçeklere uymadığını ortaya koymuştur. Dr. Jean Astruc; Conjectures il Parait que Mouse s’est Servi Pour Composer le livie de la Genese adlı eserinde, Tevratın yukarıda isimleri geçen beş kısmının çeşitli yerlerden derlenmiş birer kitap olduğunu yazmıştır. Jean, bir kısmındaki isimlerin değiştirilerek, iki-üç yerde tekrar edildiğine de dikkatleri çekmiştir. Fransız papazlarından, Richard Simon da, Histoira Critique du Vieux Testament kitabında Tevratın Musa aleyhisselama vahy edilen Tevrat olmadığını, sonradan farklı zamanlarda yazılarak bir araya getirildiğini belirtmiştir. Papazın bu kitabı toplattırılmış, kendisi de kiliseden kovulmuştur.

Bugünkü Tevrat, Allahü teala tarafından Musa aleyhisselama vahyedilen kitap olmadığı gibi, onun zamanında da çok az yazılmış nüshası vardı. Hazret-i Musa’dan asırlar sonra birçok Tevrat nüshası yazılmıştır. Bugünkü halini alması, yaklaşık olarak bin yıldan fazla sürmüştür. Bu sebeple Müslümanlar, Musa aleyhisselamın Hak peygamber olduğuna, Tevrat’ın ona Cebrail aleyhisselam vasıtasıyla vahyedildiğine inandıkları halde, bugünkü elde bulunan metnin tahrif edilerek bozulduğunu kabul ederler. Çünkü bizzat Musa aleyhisselama inen bir ilahi kitapta, hazret-i Musa’nın kendi vefatından bahsedilmesi, vefat ettikten sonraki hadiselerin anlatılması kabul edilemeyecek ilmi bir gerçektir.


2-)TEVRAT



Allah'tan gelen dört büyük kitaptan ilki. İbranice Tura kelimesinin Arapçalaşmış biçimi olan Tevrat kanun, ittifak, birlik, anlaşma, sözleşme, adlaşma gibi anlamları dile getirir. İslam geleneğinde Hz. Musa'ya nazil olan kitabı belirtir. Yahudi geleneğinde ise, bugün Ahd-i Atik (Eski Ahit) denilen kitaplar toplamının adıdır.

Dinler tarihçileri 39 kitaptan meydana gelen Tevrat'ı genellikle üç bölüme ayırırlar: 1- Tevrat (Kanun Kitabı), 2- Nebiim (Nebiler Kitabı), 3-Ketubim (Yazılar Kitabı). 1. Bölüm, Hz. Musa'nın ilk beş kitabını ihtiva eder. İslam alimlerine göre de Cenab-ı Hak tarafından Hz. Musa'ya verilen asıl Tevrat budur. Bu ilk beş kitap (Fr. Pentateuque) Tekvin, Çıkış, Levlililer, Sayılar ve Tesniye'den meydana gelmektedir. 2. Bölüm, Nebiim 6. Kitap (Yeşu)'dan başlar, 22. Kitap (Neşidelerin Neşidesi)'ne kadar devam eder. 3. Bölüm, Ketubim 23. Kitap İşaya'dan başlar, 39. Kitap olan Malaki ile sona eder.

Yahudiliğe göre Tevrat'ın ilk beş kitabı kelimesi kelimesine Yahveğ (Yehova) tarafından Hz. Musa (Moşe)'ya bildirilmiş Tanrı kelamıdır. Beşinci kitaptan sonra gelen Yeşu da aynı kitaptan sayılmış ve böylece altı kitaplık bir deste meydana getirilmiştir. XVIII. yy. Fransız bilginlerinden Jean Astruc'a göre ilk beş kitaptan meydana gelen Tevrat'ın 1. Bölümü, birbirine karıştırılmayan iki ayrı anlatım tarzı ihtiva etmektedir. Bu iki ayrı anlatımdan birinde Tanrı'nın adı Elohim (Ruhlar), diğerinde ise Yehova (Varolan) diye geçmektedir. Diğer bir ifade ile bu iki metne Elohist ve Yahvist metin denilmektedir. Bu iki ayrı metinde birçok çelişkiler tesbit edilmiştir.

Tevrat'ın bütünü Tevkin'le başlar ve Malaki ile son bulur. Tekvin, "Baslangıçta Allah gökleri ve yeri yarattı" cümlesi ile başlamakta, Malaki de, "O da babaların yüreğini oğullara ve oğulların yüreğini babalarına döndürecektir, ta ki, gelip dünyayı lanetle vurmayayım" cümlesiyle sona ermektedir (Kitab-ı Mukaddes, Eski ve Yeni Ahit, İst., 1965). Halen de mevcut Kitab-ı Mukaddes külliyatının baş kısmında yer alan Tevrat'ın 39 kitabı şu sırayı takibetmektedir: 1- Tekvin, 2-Çıkış, 3- Levililer, 4- Sayılar, 5- Tesniye, 6- Yeşu, 7- Hakimler, 8- Put, 9, Samuel, 10- II. Samuel, 11- I. Krallar, 12- II. Krallar, 13- I. Tarihler, 14- II. Tarihler, 15- Ezra, 16- Nehemya, 17- Ester, 18- Eyub, 19- Mezmurlar, 20- Süleyman'ın Meselleri, 21-Vaiz, 22- Neşidelerin Neşidesi, 23- İşaya, 24- Yeremya, 25- Yeremyanın Mersiyeleri, 26- Hezekiel, 27- Daniel, 28- Hoşea, 29- Yoel, 30- Amos, 31-Obadya, 32- Yunus, 33- Mika, 34-Nahum, 35- Habakkuk, 36- Tsefenya, 37- Hağgay, 38- Zekarya, 39-Malaki.

Klasik İslam literatüründe genellikle İbranice, Yunanca ve Samirice olan üç meşhur nüshası bulunduğu kabul edilir. Yahudiler ve Protestanlar İbranice, Roma ve Doğu kiliseleri Yunanca, Samiriler de Samirice nüshayı diğerlerine tercih ederler.

Kur'an-ı Kerim'in yedi ayrı suresinin 16 ayetinde (Âl-i İmran, 3/48, 50, 65, 93; el-Maide, 5/43, 44, 46, 66, 68, 110: el-Âraf, 7/157; et-Tevbe, 9/111; el-Feth, 48/29; es-Saf, 61/6; el-Cum'a, 62/5) Tevrat kelimesi geçmektedir (M. Fuad Abdulbaki, el-Mu'cem, Kahire, 1964). Cenab-ı Hak, Tevrat ve İncil'in Kur'an-ı Kerim'den önce indirildiğini (Âl-i İmran, 3/3), Hz. İsa'ya yazı, hikmet, Tevrat ve İncil'in öğretileceğini (Âl-i İmran, 3/48), O'nu, Tevrat'ı tasdik edici olarak gönderdiğini (Âl-i İmran, 3/50; el-Maide, 5/110; es-Saf, 61/6), Tevrat ve İncil'in Hz. İbrahim'den sonra indirildiğini (Âl-i İmran, 3/65), Tevrat'ta bir hidayet ve nur bulunduğunu (el-Maide, 5/44), Tevrat'ın bir tasdikçisi olarak İncil'in indirildiğini (el-Maide, 5/46), Tevrat, İncil, ve Kur'an'ın dosdoğru tutulması gerektiğini (el-Maide, 5/66, 68) beyan buyurmuştur (H. Basri Çantay, Kur'an-ı Hakim, Meal-i Kerim, İst. 1962, I-III)

Yukarıda anılan Tevrat'la ilgili ayetlerin açıklanmasında müfessirler, Ehl-i Kitabın, Tevrat sözü ile Hz. Musa'nın yazdığı söylenen Tevrat'ın ilk beş kitabını kastettiklerini, Hristiyanların ise Tevrat kelimesini Ahd-i Atik adı verilen kitapların hepsi için kullandıklarını, Hz. Musa kavminin Tevrat'ı muhafaza edemediklerini özellikle vurgulamışlardır (İbn Kesir, Tefsir, Beyrut, 1966, II, 3 vd.).

Tevrat, Türkiye'de bu orijinal adıyla bilindiği gibi, Ahd-i Atik adıyla da tanınır. Bütün dünyada yaygın olan Kitab-ı Mukaddes Şirketi'nce, Kitab-ı Mukaddes başlığı ile yayınlanan külliyat, Yahudilik ve Hristiyanlığın bütün kitaplarını bir arada sunmaktadır. Yahudiler Hz. Musa'ya Allah tarafından vahyedildiğini, ancak zamanla tahrife uğradığını açıklamıştır. Halen elde mevcut olan Tevrat'ta birçok tenakuzun tesbit edilmiş olması da bunun delilidir. Bu husus dinler tarihi açısından ayrıca önem arzetmektedir.

Her ne kadar Yahudilik talimlerinin bütününe Tevrat deniliyor ve bu terim Hz. Musa'ya atfedilen ilk beş kitabı ifade ediyorsa da; Tora, Yahudiliğin diğer kitap ve öğretilerini de içine almaktadır. Yahudiliğe göre Tevrat, 1. Yazılı, 2. Sözlü olmak üzere iki kısımda incelenebilir. 1- Yazılı olan kısım Tur-i Sina'da (Har Sinay) Tanrı Yahve tarafından Hz. Musa (Moşe)'ya indirilen beş kitap ve eklerini ihtiva eder. 2- Sözlü olan kısım ise, yine Hz. Musa'yı atfedilen ve O'ndan nakledilenlerle, Tevrat'ı tamamlayan açıklamaları ihtiva eder. Günümüz Yahudileri Tevrat karşılığında Tanah terimini kullanmayı tercih etmektedirler. Takriben M. Ö. 1200- 1100 yılları arasında da tamamlanan ve İbranice yazılmış olan Tanah'ın içerisinde birkaç Aramca parça da bulunmaktadır.

Tevrat'ın eski İbranca yazması M.S. VIl, ve X. yy'da kaleme alınmış bir kaynaktır. Bu kaynağın M.Ö. I. yy'daki İbranca metinlere dayandığı dinler tarihçilerince ileri sürülmektedir. 1947'de Kumran Vadi'sinde, Lut Gölü'nün kuzey-batısında ve Yehu'nun 12 km. güneyinde bedevinin birinin mağarada bulduğu eski İbranca yazmalar, gerek umumi tarih, gerekdinler tarihi açısından oldukça önem taşımaktadır. Aynı çalışmaların devamı olan 1951-1958 yılları kazıları da yeni keşiflere ufuk açmıştır.

Yahudiler nazarında Tevrat Allah kelamıdır ve ibadetlerde önemli bir yer tutar. Yahudilerin havra ve sinagoglarında, mihrap denilen bir yerde, dolap içinde, sırmalı ve ipekli örtülere sarılmış yazma nüshalar muhafaza edilir. Tahrife uğramadan önce Süleyman Mabedi (Beyt Ha-Mikdaş)'ndeki Mukaddes Sandık (Arona Kodeş)'da, Hz. Musa'nın getirdiği Tevrat levhalarının muhafaza edildiğine inanılmakta idi. İbadet için havra veya sinağoğa giden her yahudi, öncelikle Tevrat tomarının korunduğu sandık veya dolabı temmaşa eder, mümkünse ona elini sürer ve öper. Bu hareketler sembolik bir anlam taşır ve belli belirsiz bir şekilde yapılır. Havra veya sinağoğta Tevrat yere düşerse haham (rav) hemen onu alır. Bundan dolayı haham ve oradaki cemaat 30 gün oruç tutmak zorundadır; buna cumhur (cemaat) orucu denir.

Yahudi inancına göre nerede olursa olsun Tevrat okunurken başın mutlaka örtülmesi şarttır. Açık başla mabede girilmez, Tevrat da okunmaz. Ayrıca usulüne göre abdest almak ve temiz bulunmak lazımdır. Tevrat askeri geçitlerde (Ha Tsaada) askerlerin koruması altında geçirilir. Tevrat'ın tamamı okunduktan sonra, tomar halindeki Tevrat bir tahta konularak sokağa çıkarılır, törenle dolaştırılır. Buna Tevrat Bayramı denir. Bu merasim bütün dünyada aynı şekilde yapılır. Omuzlarda ve kucakta Tevrat taşımak sevap sayılır. Gerek sivil, gerek askerlikte yemin Tevrat üzerine yapılır. Din bilgisi, tarih ve okuma kitaplarına Tevrat'tan seçilmiş metinler konulur. Tevrat hakkında tartışma ve eleştiriye kesinlikle izin verilmez. Okul çağındaki her öğrencinin bir Tevrat'ı vardır ve sınıflarda da ancak baş örtülü olmak şartıyla Tevrat okunabilir.

Osman CİLACI


3-)Allahü teala Kur'an-ı kerimde mealen buyurdu ki:

Biz, Musa için Tevrat'ın levhalarında, mev'izaya (nasihatlere) ve din hükümlerinin açıklamasına ait her şeyi yazdık. (A'raf suresi: 145)

Tevrat kırk cüz idi. Her cüzde bin sure, her surede bin ayet vardı. Şimdi elde bulunan Tevrat'larda bu kadar ayet yok. Çünkü Tevrat'ın ve İncil'in sonradan tahrif edildiklerini (değiştirildiklerini) Kur'an-ı kerim haber vermektedir. Cebrail aleyhisselamın Musa aleyhisselama getirdiği Tevrat'ı yalnız Musa, Harun, Yuşa ve Uzeyr ve Îsa aleyhimüsselam ezberlemiştir. (Nişancızade, Sa'lebi)

Âsuri hükümdarı Buhtunnasar, Kudüs'ü alıp Mescid-i Aksa'yı yıktığı zaman, Tevrat nüshalarını yaktı. Tevrat'ı ezberlemiş olan yahudiler de zamanla unuttular, azdılar. Nasihat için gönderilen peygamberlere inanmayıp, çoğunu şehid ettiler. (Şemseddin Sami)

Bugün elimizde bulunan Tevrat'ın içine birçok yabancı yazılar ilave edilmiştir. Bunların Musa aleyhisselama nazil olan, inen hakiki Tevrat ile bir alakası yoktur. Hakiki Tevrat'ta, Allahü tealanın Muhammed aleyhisselam isminde bir son peygamber göndereceği yazılıdır. (Nişancızade)

Bugünkü Tevrat, Musa aleyhisselamdan birkaç asır sonra yaşayan beş haham tarafından kaleme alınmış ve Azra adındaki haham bunları tek tek toplayarak Ahd-i atik'in asıl nüshası olduğu iddiası ile çoğalttırmıştır. Günümüzde Tevrat'ın üç nüshası mevcuttur. Yahudiler ve protestanların kabul ettikleri İbranice nüsha, katolik ve ortodokslarca kabul edilen Yunanca nüsha; Samirilerce kabul edilen Samiri dilinde yazılan nüsha. Bunlar Tevratın en eski ve en güvenilir nüshaları olarak bilinmelerine rağmen aralarında birçok tezatlar, tutarsızlıklar vardır. Hiçbir ilahi dinde bulunmayan insanlara zulüm telkinleri, peygamberlerden bazılarına karşı çok çirkin ve makamlarına yakışmayan isnadlar, yakıştırmalar vardır.Hakiki Tevrat'ta tezatların ve böyle şeylerin bulunacağından söz edilemez. (Prof. Elliot Friedman)


4-)Hz. Musa'ya indirilen ve Tanrı buyruklarını kapsayan, Musevilerin din kitabı.


5-)Dört kutsal kitaptan, Hz. Musa'ya indirilen, Allah'ın emirlerini kapsayan kitap.


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 


Dil
Anlamı
İngilizcesi İngilizce
The pentateuch.
İngilizcesi İngilizce
Old testament.
İngilizcesi İngilizce
Tora.
İngilizcesi İngilizce
Torah.
İngilizcesi İngilizce
The old testament.
İngilizcesi İngilizce
The Torah.

Sizde içinde Tevrat kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Tevrat kelimesi anlamı 529 defa okunmuştur. [240511] Tevrat kelime anlamı, Tevrat nedir, Tevrat ne demek, Tevrat sözlük anlamı

Paylaş