Dostluk Nedir

Dostluk Nedir ? Dostluk Ne demek ?

1-)DOSTLUK



İnsanlar arasındaki samimiyet ve sevgiye dayalı bağlılık hali. Kur'an-ı Kerim'de şöyle tanımlanmıştır: " Mümin erkekler ve mimin kadınlar birbirlerinin dostudurlar." (et-Tevbe, 9/71) Dostluk, ancak Allah içindir. İslam dışı bir gaye için dostluk kurulmaz.

Allah, Kur'an-ı Kerim'de şöyle açıklar: "Müminler, müminleri bırakıp da kafirleri dost edinmesinler. Kim böyle yaparsa Allah'tan ilişiği kesilmiş olur. Ancak onlardan sakınma haliniz müstesnadır. Allah size kendisinden korkmanızı emrediyor. Nihayet dönüş Allah'adır." (Âli İmran, 3/28) Allah düşmanlarını sevmek mümine yakışmaz; zaten kafirler de müminleri sevmezler: "Ey iman edenler! Sizden olmayanı dost edinmeyin. Onlar sizi şaşırtmaktan geri kalmazlar. Sıkıntıya düşmenizi isterler. Öfkeleri ağızlarından taşmaktadır; sinelerinin gizlediği ise daha büyüktür. Size ayetlerimizi açıkladık, eğer düşünürseniz." (Âli İmran, 3/118) buyruğunda ve "Kafirler de birbirlerinin dostudurlar." (el-Enfal, 8/73) buyruğunda müminlere bu gerçekler hatırlatılmıştır. Müminler, birbirlerine kızıp da kafirlere yönelemezler: "Ey iman edenler! Müminleri bırakıp da, kafirleri dost edinmeyin." (en-Nisa, 4/144) Hz. Muhammed şöyle buyurmuştur: "İnsan, dostunun dinindedir. Bundan dolayı dost edineceği kişiye dikkat etsin." (Riyazü's-Salihin, I, 398) "İnsan sevdiği ile beraberdir. " (Müslim, Birr, 161) Müminler birbiriyle dostluk yapmazlarsa ne olur?: "İnkar edenler birbirlerinin dostlarıdır. Eğer siz aranızda dost olmazsanız yeryüzünde kargaşalık, fitne ve büyük bozgun çıkar. " (el-Enfal, 8/73)

Dünya hayatında her insanın onunla samimi olacağı, duygularını paylaşacağı, seveceği ve sevileceği görüş birliğinde bulunacağı dostlara ihtivacı vardır. Dostluklar, Allah rızası için ve çıkarsız olursa sürekli olur: Bir müminin genel olarak bütün müminlere dostluk göstermesi sünnettir. Ayrıca, ferd olarak her müminin en çok sevdiği, bağlandığı dostları, arkadaşları da bulunur. Hz. Muhammed (s.a.s.) ile Hz. Ebu Bekir arasındaki dostluk gibi...

İslami dostluk kavramı, Batılı hayat tarzındaki dostluk kavramından apayrıdır. Çünkü bu dostluk, yüzeysel bir dostluk olmayıp, sorumluluk, ahde vefa, kendisi için istediğini kardeşi için de istemek gibi derin manalara sahiptir. Kur'an-ı Kerim velayet* kelimesi ile dostluğu, tek kelimede zikreder. Dostluk, velayetin izahıdır ve müslümanlar velayeti müslümanlara verirler. Bunun manası dostluğun getirdiği bütün maddi ve manevi sorumluluktur, birlikteliktir, yardımdır, sevgidir, kardeşliktir.

Dostluğun itikadi, ameli ve ahlaki yönleri vardır. Dostluğun itikadi yönlerini, yukardaki ayetlerde açıklandığı gibi, müslümanların tevhid* anlayışı belirler. Amer olarak, müslümanların birbirini sevmesi ve bir birliktelik oluşturmaları zorunludur. Cemaat, Allah'ın rahmetine rızasına, af ve mağfiretine, dünya ve ahiret mutluluğuna sebep olur. Ayrılık ise, yüzleri karartır, Allah'ın azabını, çağrıştırır. Rasulullah şöyle buyurur: "Üç konuda müslümanın kalbi kin tutmaz, hıyanet etmez: Amellerde ihlas*, devlet adamlarına nasihat, cemaatten ayrılmama. " (İbn Mace, Mukaddime, 18 Ebu Davud, İlim,10; Tirmizi, İlim, 7; Ahmed b. Hanbel 111/225) Müslümanın sorumlu olduğu haklar ikidir: Allah hakları, kul hakları. Bunlar birbiriyle içiçedir. Dostluğun temeli sevgiye dayanır. Hiç kimse Allah'tan başka bir şeyi sevemez ve ondan başkasını mevla ve dost edinemez. Dost olarak Allah yeter. Müminler birbirlerini Allah rızası için severler. Kul, Allah'tan başkasına güvenirse, sonunda zararlı çıkar. Kim bir insanı bir üstünlüğünden, mevkiinden, güzelliğinden, asaletinden veya zenginliğinden dolayı seviyorsa bu sevgi çıkar amaçlıdır. Yapılanlar Allah rızası için olmayınca mutlaka bir çıkar içindir ve bu, insanı kötülüklere sürükler. Hz. Peygamber (s.a.s.): "Zengine zenginliği için saygı duyan kimsenin dininin üçte biri gider" buyurmuştur. O halde müminler, en güzel ahlak üzere olan Rasulullah'ı her insandan daha çok sevmedikçe tam mümin olamazlar. Başkalarına bel bağlayan zarardadır. Allah'ın hoşuna gitmeyeceğini bildiği halde insanlara şirin gözükmeye çalışmak imanın zayıflığındandır.

Allah, salih kullarını dost edinir. Her kim, insanların kızması pahasına Allah'ı dost edinmekle onu razı ederse Allah o kimseyi insanların nazarında yüceltir. Kim de Allah'ın gazabına rağmen insanları razı ederse, artık onu Allah'ın azabından hiçbir şekilde kurtarmak mümkün olamaz. (Tirmizi, Zühd, 64) Demek ki, dostluğun itikadi temeli budur. Bazan insanlar birbirlerine karşı haksız ve zalim olurlar. "Ancak bu şeytan dostlarını korkulu gösteriyor. " (Âli İmran, 3/175) Şeytana uyanlar düşmanla dostluk kurar ve münafık olur. Oysa, dostluk için ölmek de vardır: "Nice peygamberler var ki, beraberlerinde birçok rabbaniler savaş yaptılar da başlarına gelenlerden dolayı gevşemediler, güçsüzlük göstermediler, boyun eğmediler. " (Âli İmran, 3/146)

Cemaat dostluğu konusunda önemli bir konu da isim sorunudur. Müslümanın İslam'dan başka bir adı yoktur. İsimlendirmeler sebebiyle dostluk göstermek veya düşmanlık yapmak müslümana yakışmaz. Öncelikle üstünlük takva ile olduğu gibi, Allah Kur'an'da müslüman, mümin Allah'ın kulları diye ad koymuştur. Bir başka deyişle, müslümanların cehaletleri yüzünden meydana getirdikleri ad sorunu; mezhebe, tabi olunan imama, ırka, öndere, ideolojilere göre insanları dost-düşman diye ayırma sorunudur. Adı müslüman olmayan hiçbir inanç ve düşünce akımıyla dostluk kurulmaz; dostluk ancak akide ve inanç birliğinde sözkonusudur.

Müminlerin içinde nefsine uyan öyle kimseler vardır ki, az bir menfaat karşılığında müşriklere meylederler. Müşrikler, Hz. Muhammed (s.a.s.) ile böyle cazip dünyevi tekliflerle dostluk kurmak istemişlerdi de Allah onu korumuştu: "Onlar seni sana vahyettiğimizden çevirip başkasını uydurmayı ve bize atfetmeyi istediler ki, o zaman seni öz dost edineceklerdi. Biz seni sağlamlaştırmamış olsaydık, sen belki onlara biraz meyledecektin. " (el-İsra, 17/73-74) Müşriklerin bu metodu her zaman İslam davetçilerine uygulanmaktadır. Her zaman İslam davetçilerine nüfuz edip yolundan saptırmaya, davanın kuvvetini bozmaya çalışırlar. Şeytan birçok mü'mini bu yolla avlar ve bazıları rahatça kendilerini aldatarak müşriklerin dostluğuna yanaşır. Ne yazık ki tevhidden çok uzaklarda bulunan çağdaş müslümanları kafirler tek tek avlayarak İslam ümmetini iyiden iyiye parçalamışlardır. Müslüman, kimle dostluk edecektir? Dostum diye hakikaten gösterebileceği kim veya kimler olabilir? Kur'an'ı Kerim'in hakiki dostun Allah olduğunu belirtmesi bu dostluğun çerçevesini kesin olarak belirlemiştir.

Sami ŞENER


2-)Dost olma durumu.


3-)Dostça davranış
Örnek:Kayınpederinden gördüğü dostluğa karşı kendisine bir yazlık takım ısmarladı. R. H. Karay


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 

Kelime Türü Nedir ?

Bu kelime Dini bir Terimidir.

Dil
Anlamı
İngilizcesi İngilizce
Friendship.
İngilizcesi İngilizce
Amity.
İngilizcesi İngilizce
Good fellowship.
İngilizcesi İngilizce
Camaraderie.
İngilizcesi İngilizce
Attachment.
İngilizcesi İngilizce
Friendliness.
İngilizcesi İngilizce
Neighborliness.
İngilizcesi İngilizce
Neighbourliness.
İngilizcesi İngilizce
Amicability.
İngilizcesi İngilizce
Companionship.
İngilizcesi İngilizce
Comradeship.
İngilizcesi İngilizce
Concord.
İngilizcesi İngilizce
İntimacy.
İngilizcesi İngilizce
Society.
İngilizcesi İngilizce
Company.

  • Davutoğlu, Yunan Parlamentosu Başkanı Evangelos Meymarakis ile görüşmesinde ise bütün Ege'nin Dostluk ve barış için her türlü işbirliğine açık bir deniz olmasını arzu ettiğini söyledi.
  • '2012 Dostluk Denizi'tatbikatı devam ediyor Türk Deniz Kuvvetleri ve Mısır Deniz Kuvvetleri tarafından Doğu Akdeniz'de yapılan"2012 Dostluk Denizi"tatbikatı devam ediyor.

Sizde içinde Dostluk kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Dostluk kelimesi anlamı 354 defa okunmuştur. [241710] Dostluk kelime anlamı, Dostluk nedir, Dostluk ne demek, Dostluk sözlük anlamı

Paylaş