Farıza Nedir

Farıza Nedir ? Farıza Ne demek ?

1-)FARİZA



Yapılması zorunlu olan şey, mutlaka yerine getirilmesi gerekli olan emir. Çoğulu "Feraiz"dir. Kelimenin aslı; farz kıldı, meşru kıldı takdir etti, tahsis etti anlamındadır.

"Ey Muhammed, Kur'an'a uymayı sana farz kılan Allah, seni döneceğin yere döndürecektir..." (el-Kasas 28/85);

"Allah'ın Peygamber'e farz kıldığı şeylerde ona bir güçlük yoktur..." (el-Ahzab, 33/38, 50);

"Allah şüphesiz size, yeminlerinizi geri almanızı meşru kılmıştır." (et-Tahrim, 66/2);

''... Eğer onlara mehir takdir eder de el sürmeden onları boşarsanız, takdir ettiğinizin yarısını verin..."(el-Bakara, 2/237).

Ölünün malından varisleri için takdir edilen payları bildiren ilme de "Feraiz ilmi" adı verilir.

İslami Istılahta farz, yapılması Allah tarafından emrolunduğu kati delil ile sabit olan herhangi bir vazifedir. Farziyeti sabit ve müslümanlar tarafından yapılması mutlaka gerekli olan farz emirlerin yerine getirilmemesi ise haramdır. Farz'ın yerine getirilmesinde mükafat sözkonusu olduğu gibi, yerine getirilmemekle işlenen haram karşılığında da ceza sözkonusudur.

Farz olan hükümlerin, öncelikle farz olduğuna iman edilmesi mümin olmanın şartıdır. Şer'i nasslarla sabit olan farzların inkar edilmesi, hafife alınması, alay edilmesi, aksinin meşru ve helal kabul edilmesi mutlak küfürdür.

Genel tema olarak İslam'ın ortaya koyduğu ve yapılmasını farz, terkini haram kıldığı (ya da bunun aksi) hükümler; inanan ve inanmadığı halde İslam Devleti'nin zimmetinde bulunan kişilerin akıl, mal, can, nesil ve dinlerini ilahı koruma altına almaya yöneliktir. Tarih boyunca İslam'ın dışında hiçbir sistem, mensuplarının bu özelliklerini insan şahsiyetine uygun ölçüde koruma altına alamamıştır.

İslam, aklı korumak için sarhoşluk veren her türlü içkiyi, malı korumak için faiz, rüşvet, hırsızlık vb. haram yollardan elde edilen kazançları; canı korumak için adam öldürmeyi (kısas ve savaş hali müstesna); nesli korumak için zina ve zinaya götüren tüm yolları; dini korumak için de müslüman olmamış kişilere İslam'ı zorla kabul ettirmeyi yasak kılmıştır. Kitap, sünnet ve icma ile sabit olan bu yasaklara uymak farz, uymamak ise haramdır.

Bir kısım farzlar vardır ki bunları her akıllı ve ergenlik çağına girmiş mükellef müslümanın şahsen yapması gereklidir. Bu tür farza "farz-ı ayn" denir. İslam'ı, iman esaslarını kabul etmek, namaz kılmak, oruç tutmak, hayatı İslam'ın hükümlerine göre düzenlemek bu tür farzlardandır ki İslam olmanın gereği budur. Diğer bir kısım farzlar ise bir ya da birkaç kişinin yapmasıyla diğer müslümanların üzerinden gerekliliği kalkar; ancak hiç kimsenin yapmaması halinde, sorumluluğu bütün müslümanlara ait olur. Cenaze namazı kılmak, İslam devletinin mevcut olduğu ve düşmana saldırmadığı dönemlerde cihad etmek, insanları Allah'ın dinine davet etmek gibi. Bunlara da "farz-ı kifaye" denir.

Farz olan hükümlerin kaynağı kitap (Kur'an), sünnet, icma' ve kıyas olmak üzere dörttür.

Aşağıda belirtilen ayetler İslam'ın farz kıldığı hükümlerden bir kısmına örnek teşkil eder: İslam'ın emrettiği şeyleri yapmak farz olduğu gibi yasakladığı şeyleri yapmamak da farzdır.

"Ey inananlar, Allah'a, Peygamber'ine, Peygamber'ine indirdiği kitaba ve daha önce indirdiği kitaba inanmakta sebat gösterin. Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve ahiret gününü inkar ederse, şüphesiz derin bir sapıklığa düşmüştür" (en- Nisa 4/136).

"Namazı kılın, zekatı verin; kendiniz için önden gönderdiğiniz her hayrı Allah katında bulacaksınız'' (el-Bakara, 2/110).

"Ey inananlar, oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi, Allah'a karşı gelmekten sakınasınız diye, size (de) sayılı günlerde farz kılındı..." (el-Bakara, 2/183).

"Ey inananlar, cuma günü namaz için ezan okunduğu zaman Allah'ı anmaya koşun, alım-satımı bırakın..." (el-Cum'a, 62/9).

"Yoksa Allah içinizden cihad edenleri ve sabredenleri belirtmeden cennete gireceğinizi mi sanıyordunuz?" (Âlu İmran, 3/142).

"Allah uğrunda gereği gibi cihad edin..." (el-Hacc, 22/78).

"Çocuklarınızı yoksulluk korkusuyla öldürmeyin... Sakın zinaya yaklaşmayın... Allah'ın haram kıldığı cana haksız yere kıymayın.. Yetimin malına -ergin çağa ulaşana kadar- en güzel şekil dışında yaklaşmayın. Ahdi de yerine getirin... Birşeyi ölçtüğünüz zaman ölçüyü tam tutun, doğru terazi ile tartın.. Yeryüzünde böbürlenerek yürüme..." (el-İsra, 17/31, 32, 33, 34, 35, 36, 37).

"Faiz yiyenler mahşerde ancak şeytanın çarptığı kimsenin kalktığı gibi kalkarlar. Bu, onların, "zaten alış-veriş de faiz gibidir" demelerindendir..." (el-Bakara, 2/275).

"Aranızda mallarınızı haksızlıkla yemeyin..." (el-Bakara, 2/ 188).

"Fitne kalmayıp, yalnız Allah'ın dini ortada kalana kadar onlarla savaşın..." (el-Bakara, 2/193).

"... oraya yol bulabilen insana, Allah için Kabe yi haccetmesi gereklidir..." (Âl-i İmran, 3/97).

"Îffetli kadınlara zina isnat edip de, sonra dört şahit getiremeyenlere seksen değnek vurun..." (en-Nur,14/4).

"Leş, kan, domuz eti, Allah'tan başkası adına kesilenler, dikili taşlar üzerine boğazlananlar ile fal oklarıyla kısmet aramanız size haram kılındı..." (en-Nisa, 4/3).

"Ey inananlar, içki, kumar, putlar ve fal okları şüphesiz şeytan işi pisliklerdir..." (el-Maide, 5/90).

Yukarıda belirtilen ayetler, Allah'ın, yapılmasını ve yapılmamasını emrettiği hükümlerden ancak bir kısımlarıdır. Bu hükümlere uyulması farz, uyulmaması ise haramdır, inkarı küfürdür.

Cengiz YAĞCl


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 

Kelime Türü Nedir ?

Bu kelime Dini bir Terimidir.

Sizde içinde Farıza kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Farıza kelimesi anlamı 5 defa okunmuştur. [241843] Farıza kelime anlamı, Farıza nedir, Farıza ne demek, Farıza sözlük anlamı

Paylaş