Kuru Nedir

Kuru Nedir ? Kuru Ne demek ?

1-)KURÛ'



Hayız, hayızdan temizlik (tuhr).Kuru', el-kar'ü kelimesinin çoğulu. Hanefiler ve bir rivayete göre İbn Hanbel bundan hayız, Şafii ve Malikiler kadının hayızdan temizlenme "tuhr" manasını anlamışlar ve boşanmış kadınların iddetlerini bu esasa göre hesaplamışlardır.

Ayette şöyle buyurulur: "Boşanan kadınlar, kendi kendilerine üç kuru' beklerler. Eğer Allah'a ve ahiret gününe inanıyorlarsa, rahimlerinde Allah'ın yarattığını gizlemeleri helal olmaz" (el-Bakara, 2/228).

Ayetteki kuru' sözcüğü hayız anlamında alınınca boşanan kadının iddeti şöyle hesaplanır: Bu kadın her ay, 6 gün hayız, 24 gün temizlik (tuhr) hali devam eden bir kadınsa ve temizlik günlerinde iken boşanmışsa, üçüncü hayzının sona erdiği tarihte iddetini tamamlamış olur. Bundan sonra başkasıyla evlenebilir. Kadın hayızlı günlerinde boşanmışsa, içinde boşandığı ilk hayız dışındaki, üç hayız sonunda iddet bitmiş olur. Ancak hayızlı kadını boşama geçerli ise de bid'attir. Kuru'a temizlik (tuhr) anlamı veren Şafiilere göre, kadın temizlik günlerinde boşanmışsa, içinde boşandığı temizlik dışında, iki temizlik daha bekler. Hayızlı iken boşanmışsa; üç temizlik süresi bekler. Kadın ortalama olarak ayda bir hayız görüyorsa, boşanma iddeti üç ay kadar bir süre içinde gerçekleşir (Hamdi Döndüren, Delilleriyle İslam Hukuku, İstanbul 1983, s.333).

Hanefiler kuru' sözcüğüne ay hali (hayız) anlamı verirken şu delillere dayanırlar:

1. İddet, boşanan kadının hamile olup olmadığının anlaşılması için emredilmiştir. Kadının hamile olmadığı, ay hali görmesiyle belli olur. Temizlik hali bunu belirlemez.

2. Hadiste "Cariyenin talakı (boşanma sayısı) ikidir; iddeti iki ay halidir" (İbn Mace, Talak, 30) buyurulur. Hz. Peygamber burada, kuru' yerine, hayız sözcüğünü kullanmıştır. Bu durum, iddet konusunda, iki terimin eş anlam ifade ettiğini gösterir.

3. Ebu Hubeyş Kızı Fatıma'nın ay hali iken namazın durumunu sorması üzerine Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur: "Kutu' günlerinde namazı bırak" (Tirmizi, Taharet, 94; Zemahşeri, el-Keşşaf, I, 205). Burada da kuru' günlerinden maksadın hayız günleri olduğu açıktır. Çünkü kadın hayızlı iken namaz kılmaz.

4. Boşanan kadınların iddetinden söz eden ayetin devamında; "Boşanan kadınların rahimlerinde Allah'ın yarattığı şeyi gizlemeleri helal olmaz" (el-Bakara, 2/228) buyurulur. Burada "Allah'ın yarattığı şey" den maksat hayız kanıdır. Çünkü kadın, dışarıdan öğrenilmesi güç olan bu halini gizleyerek bir an önce yeniden evlenmek, kocasının ric'i boşamada geri dönme hakkını sona erdirmek, veya uzun süre iddet nafakası almak isteyebilir (İbnü'l-Arabi, Ahkamü'l Kur'an, I, 185; el-Cassas, Ahkamü'l Kur'an, I, 434; er-Razi, et-Tefsiru'l Kebir, VI, 96; Zemahşeri, a.g.e., I, 206).

Şafii ve Malikiler kuru' sözcüğüne temizlik hali "Tuhr" anlamı verirken şu delillere dayanmışlardır:

1) İddet ayetinde geçen "üç kuru"' ifadesinde "üç" sayısı kelimesi müennes (dişil) olarak gelmiştir. Arapça dil kaidesine göre sayı müennes olunca, sayıları kelime müzekker gelir. Biz kuru' kelimesine, tuhr anlamı verirsek, bu dil kaidesi gerçekleşir.

2) Hz. Aişe'den rivayete göre şöyle demiştir: "Siz kuru' (el-akra)dan maksadın ne olduğunu biliyor musunuz? el-Akra'dan maksat, el-Athar (tuhurlar) yani kadının temizlik halidir" (er-Razı, a.g.e., VI, 94; İbnü'l-Arabi, a.g.e., I, 185).

3) Âyette; "Onları iddetlerinde boşayın" (et-Talak, 65/1) buyurulur. Bunun anlamı, "iddet süresi içinde boşayın" demektir. Kadın hayızlı iken boşama yasak olduğuna göre, maksat; kadının temizlik günleridir (Ebu Zehra, Usulü'l-Fıkıh, s.129).

Boşanma halinde, iddetin sonuna kadar kocanın nafaka yükümlülüğü devam eder. Nafaka kapsamına geçim masrafları ve mesken ihtiyacı da girer. Hanefiler dışında, çoğunluk İslam hukukçularına göre, bain talak (kesin ayırıcı boşama) halinde yalnız mesken temin edilir, diğer giyecek, yiyecek vb. gerekmez (es-Sabuni, Tefsiru Âyati'l Ahkam, II, 616 vd.).

Boşanma iddetinin hesaplanması hayız esasına dayandırılınca, ay hali düzenli olmayan kadınlarla ilgili bazı uygulama zorlukları ortaya çıkabilmektedir. Nitekim boşanan bir kadın bir veya iki defa hayız gördükten sonra, ay halinde uzun süre gecikme olsa, iddeti elli beş yaşına kadar uzayabilir. Böyle bir kadına, İslam fıkhında "mümteddetü't-tuhr (temizlik hali uzayıp giden)" denir. Bu durumda kadın, iddet süresince evlenemez ve sıkıntıya düşer. Erkek ise uzun yıllar iddet nafakası ödemek zorunda kalacağı için onun açısından da başka bir sıkıntı doğar. Diğer yandan kadının mahrem sayılabilen özel halinin tespiti, tıb bakımından zorluklar getirir. Kadının kendi beyanına göre amel etmek, kocayı istismara çok elverişlidir. İşte bu sakıncalarından dolayı Hanefiler yirminci yüzyıl başlarında, düzensiz ay hali gören kadınlar hakkında Maliki mezhebinin görüşünü benimsediler.

Malikilere göre, temizlik hali uzayıp giden boşanmış kadın, son hayızdan temizlendiği tarihten itibaren, hamileliğin üst sınırı olan dokuz ay bekler. Buna, şüphe yüzünden üç ay daha eklenir (bk. et-Talak, 65/4). Bir yıl sonunda kadın serbest olur (bk. İbn Rüşd, Bidayetü'l-Müctehid, II, 77-78). Osmanlı Devleti'nin son devir uygulamalarında Maliki mezhebine göre düzenleme yapılmıştır. (1917 tarihli Osmanlı Hukuk-ı Aile Kararnamesi, Madde, 140).

Hamdi DÖNDÜREN


2-)Suyu, nemi olmayan, yaş ve nemli karşıtı
Örnek:Yanakları kuruydu, fakat gözleri tamamıyla siyah yaştı. H. E. Adıvar


3-)Yağış almayan veya üzerinde bitki olmayan.


4-)Daha sonra kullanılmak için kurutulmuş, taze ve yeşil karşıtı


5-)Canlılığını yitirmiş (bitki)


6-)Zayıf, çelimsiz, arık, sıska, kaknem


7-)Salgısı olmayan.


8-)Döşenmemiş, çıplak.


9-)Katıksız, yanında başka şey olmayan (yiyecek).


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 

Kelime Türü Nedir ?

Bu kelime Dini bir Terimidir.

Dil
Anlamı
İngilizcesi İngilizce
100 kurus equal 1 lira a progressive disease of the central nervous system marked by increasing lack of coordination and advancing to paralysis and death within a year of the appearance of symptoms; thought to have been transmitted by cannibalistic consumption of diseased brain tissue since the disease virtually disappeared when cannibalism was abandoned.
İngilizcesi İngilizce
Disease found in the Fore tribe in New Guinea, and due to the eating of human infected tissue by members of a tribe In general the women ate brain tissue rather than the men and so it was the women and children that died relatively rapidly of the disease.
İngilizcesi İngilizce
Tse found only in the Fore tribe in New Guinea most likely related to ritualistic cannabalism carried out amoung members of the tribe Transmissibility of the disease has been established through the work of Gadjusek.
İngilizcesi İngilizce
Human transmissible spongiform encephalopathy, found in the Fore people in New Guinea New cases are now extremely rare, after being at a high frequency just a few decades ago.
İngilizcesi İngilizce
Noted legendary hero of India, the contests of whose descendants form the subject of two Indian epics.
İngilizcesi İngilizce
Spongiform encephalopathy found in the Fore people of Papua New Guinea and linked to ritualistic cannibalism prior to the 1950's.
İngilizcesi İngilizce
Drying.
İngilizcesi İngilizce
Dried.
İngilizcesi İngilizce
Arid.
İngilizcesi İngilizce
Sapless.
İngilizcesi İngilizce
Scarious.
İngilizcesi İngilizce
Dusty.
İngilizcesi İngilizce
Dead.
İngilizcesi İngilizce
Withered.
İngilizcesi İngilizce
Skinny.
İngilizcesi İngilizce
Thin.
İngilizcesi İngilizce
Bare.
İngilizcesi İngilizce
Unfurnished.
İngilizcesi İngilizce
Empty.
İngilizcesi İngilizce
Vain.
İngilizcesi İngilizce
Emaciated.
İngilizcesi İngilizce
Gaunt.
İngilizcesi İngilizce
Hungry.
İngilizcesi İngilizce
Jejune.
İngilizcesi İngilizce
Scholastic.
İngilizcesi İngilizce
Unwatered.
İngilizcesi İngilizce
Weedy.
İngilizcesi İngilizce
Human TSE once found in New Guinea, transmitted when people handled and ate the brains of dead relatives.
İngilizcesi İngilizce
İs a prion disease that is virtually extinct It was originally described in members of a tribe of the New Guinea known to practice endocannibalism The epidemics probably originated from the consumption of contaminated meat from a member of the tribe affected by sporadic CJD Clinical and pathologically, Kuru is fairly different from nvCJD , Churchill Livingstone, Edinburgh, 1998, Vol 4, pp 39-77.
İngilizcesi İngilizce
Kurukuru A straight type of greenstone pendant - - See 'F' in Figure 62, in the page under the heading Types - click on Types in the top panel.
İngilizcesi İngilizce
Progressive, fatal brain disease, spread by cannibalism, confined to the Papua New Guinea Eastern Highlands and there almost exclusively to the Fore people The word means 'trembling' and 'fear' in Fore.
İngilizcesi İngilizce
Progressive disease of the central nervous system marked by increasing lack of coordination and advancing to paralysis and death within a year of the appearance of symptoms; thought to have been transmitted by cannibalistic consumption of diseased brain tissue since the disease virtually disappeared when cannibalism was abandoned.
İngilizcesi İngilizce
100 kurus equal 1 lira.

  • Kurunun yanında yaşda yanar bir Kuru ekmek fakir için en büyük sevinç

Sizde içinde Kuru kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Kuru kelimesi anlamı 216 defa okunmuştur. [242090] Kuru kelime anlamı, Kuru nedir, Kuru ne demek, Kuru sözlük anlamı

Paylaş