Muzaraa(Zıraat Ortaklıgı) Nedir

Muzaraa(Zıraat Ortaklıgı) Nedir ? Muzaraa(Zıraat Ortaklıgı) Ne demek ?

1-)

Ziraat Ortakçılığı.

Ziraat yapmak, toprağı ekip biçme ve çiftçiliğin gerektirdiği diğer işlemleri yapma anlamına gelir. Ziraat ortakçılığı ise, iki ve daha çok kişinin, tarım alanında ortaklaşa iş yapması demektir. Bir terim olarak şöyle tarif edilebilir: Bir taraftan arazi, diğer taraftan çalışma, emek konulmak suretiyle çıkacak ürünün belirli nisbet dahilinde paylaşılması şartı ile yapılan bir ortaklık anlaşmasıdır (Mecelle, madde,1431) bu ortaklığa "müzarea veya muhabere" denir. Meyve ağaçları üzerinde yapılan ortakçılığa ise "müsakat" adı verilir.

İslam hukukçularının çoğunluğu ziraat ortakçılığını meşru sayarlar. Hz. Peygamber (s.a.s), Hayber fethedildiği zaman, o yörede oturan Yahudileri topraklarında bırakmış ve onlarla, çıkacak ürünün yarısı karşılığında müzaraa ve müsakat akdi yapmıştır. Abdullah b. Ömer (R.anhüma)dan şöyle dediği rivayet edilmiştir:

Hz. Peygamber (s.a.s), "Hayber topraklarından elde edilecek meyve veya ekin ürünlerinin yarısı Hayber halkına ait olmak üzere anlaşma yaptı. Rasulüllah (s.a.s) bu ürünlerden seksen ölçeği (1 ölçek 200 kg.) hurma, yirmi ölçeği arpa olmak üzere toplam yüz ölçeği hanımlarına veriyordu" (Buhari, Hars, Müzaraa).

Ebu Hanife, Hayber Yahudilerinden alınan bu ürünlerin, gayri müslimlerden alınan bir haraç vergisi niteliğinde olduğunu söyler.

Diğer yandan sahabenin en önde gelenleri topraklarını ziraat ortakçılığı yoluyla işletmiş ve onlara karşı çıkan bulunmadığı için bu konuda icma meydana gelmiştir.

Kays b. Müslim, Ebu Cafer'den şöyle dediğini nakletmiştir: "Ehl-i beytten Medine'ye hicret eden hiç bir kimse yoktur ki, ürünün üçte biri veya dörtte biri toprak sahibine ait olmak üzere ziraat ortakçılığı yapmış olmasın" (Buhari, müzaraa) Ashab-ı kiramdan Hz. Ömer, Osman, İbn Mes'ud ve Sa'd b. Ebi Vakkas gibi zatlar, topraklarının üçte bir veya dörtte bir nisbetinde ürün karşılığında ortaklığa vermişlerdir (Ali Şafak, İslam Arazi Hukuku ve Tatbikatı, İstanbul 1977, s. 301, 302).

İmam Ebu Yusuf ziraat ortakçılığını "müdarebe" ortaklığına kıyas eder. Müdarebe, bir kimsenin ticaret yapabilecek birisine sermaye olarak nakit para veya ticaret eşyası vererek kara ikide bir veya üçte bir nisbetinde ortak olmasıdır. Bu çeşit ortaklıklar Kitap ve Sünnetle caiz görülmüştür. Bu duruma göre bir arazi hakkında yapılacak ziraat ortakçılığı da müdarebe akdine benzemektedir. Bu konuda ekin arazisi ile ağaçlı ve bahçeli topraklar arasında bir fark yoktur.

Toprağın nakit para karşılığında kiralanması da caizdir. Ancak bu çeşit kiralama Hz. Peygamber devrinde nakit para darlığı nedeniyle yaygın değildi. Hatta Allah'ın Elçisi, ihtiyaç fazlası toprağı mü'min kardeşine, ekip biçmek üzere meccanen vermesini tavsiye etmiştir.

Ziraat ortakçılığının rüknü, icab ve kabul olup aşağıdaki hususları kapsaması gerekir.

1) Ortakçının işini bizzat yapması veya adamlarına yaptırması,

2) Üzerinde ortakçılık sözleşmesi yapılan toprak,

3) Ziraat işinde kullanılacak tarım aletleri,

4) Toprağa ekilecek tohum.


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 

Kelime Türü Nedir ?

Bu kelime Dini bir Terimidir.

Sizde içinde Muzaraa(Zıraat Ortaklıgı) kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Muzaraa(Zıraat Ortaklıgı) kelimesi anlamı 6 defa okunmuştur. [244317] Muzaraa(Zıraat Ortaklıgı) kelime anlamı, Muzaraa(Zıraat Ortaklıgı) nedir, Muzaraa(Zıraat Ortaklıgı) ne demek, Muzaraa(Zıraat Ortaklıgı) sözlük anlamı

Paylaş