Oniki Eylül Harekatı Nedir

Oniki Eylül Harekatı Nedir ? Oniki Eylül Harekatı Ne demek ?

1-)Türk Silahlı Kuvvetlerinin idareye el koymak üzere 12 Eylül 1980’de emir komuta zinciri içinde giriştiği harekat.

Oniki Eylül Harekatı öncesinde Türkiye’de siyasi ve ekonomik bunalım hüküm sürüyordu. Ayrıca, 1974 senesinde çıkarılan genel afla daha önce devleti yıkmaya kast etmiş, devletin güvenlik kuvvetlerine kurşun sıkmış olan anarşistler de affedilmişti. Aftan faydalanan kimseler devletin temel nizamını yıkmaya yönelik şiddet hareketlerine başladılar. Şiddet olayları bilhassa fakülte ve yüksek okularda olmak üzere orta dereceli okullara kadar sıçradı. Devletin devamını isteyen ve okullarda okuyup milletine faydalı olmayı gaye edinen kimseleri rahatsız eden şiddet olayları karşılıklı çatışmalar haline döndü.

1978 senesinde iktidara gelen CHP Hükümeti gittikçe büyüyen şiddet olayları ve artan ekonomik problemler karşısında önemli derecede yıprandı. Kahramanmaraş’ta meydana gelen olaylar üzerine 13 ilde sıkıyönetim ilan edildi. Çorum ve başka yerlerde karşılıklı çatışmalara varan şiddet olayları yaygınlaştı.

1979 ara seçimlerinden sonra Adalet Partisi Genel Başkanı Süleyman Demirel, Milli Selamet Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisinin dışarıdan desteklediği bir azınlık hükumeti kurdu. Ancak yeni hükumet de siyasi ve ekonomik bunalımı gideremedi. Şiddet hareketleri gün geçtikçe arttı. Siyasilerin farklı teşhis ve yorumları olayları daha da şiddetlendirdi. 1979 senesinin sonlarında Türk Silahlı Kuvvetleri Cumhurbaşkanına bir “Uyarı Mektubu” sundu. Mektupta iktidar ve muhalefetteki partiler arasında uzlaşmaya gidilmesi, anayasal kuruluşların vazifelerini tam olarak yerine getirmeleri isteniyordu. Uyarı Mektubu gidişi değiştirmediği gibi, Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk’ün vazife süresinin dolmasıyla gündeme gelen Cumhurbaşkanı seçimi de meclisteki siyasi tansiyonu yükseltti. Anlaşmazlıklar sebebiyle altı ay müddetle Cumhurbaşkanı seçilemedi.

Adalet Partisi Azınlık Hükumetinin aldığı 24 Ocak Kararları ekonomik yapıda köklü değişikliklere gidilmesini gerekli kıldı. Siyasi ve ekonomik bunalımın son haddine vardığı bu günlerde Nihat Erim, Gün Sazak,Kemal Türkler gibi tanınmış kişilerin ard arda düzenlenen suikastlarla öldürülmesiyle şiddet hareketleri en üst seviyeye ulaştı. Sıkıyönetim ilan edilen il sayısı 22’ye yükselmesine rağmen gidişe dur denilemedi.

Bütün bu gelişmeler üzerine ülkenin durumunun daha kötüye gideceğini düşünen Türk Silahlı Kuvvetleri, 12 Eylül 1980 Cuma gecesi duruma el koydu. Genel Kurmay Başkanı Orgeneral Kenan Evren, Karakuvvetleri Komutanı Orgeneral Nurettin Ersin, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Tahsin Şahinkaya, Denizkuvvetleri Komutanı Oramiral Nejat Tümer ve Jandarma Genel Komutanı OrgeneralSedat Celasun’dan meydana gelen Milli Güvenlik Konseyi, parlamento ve hükumetin feshedildiğini, parlamento üyelerinin dokunulmazlıklarının kaldırıldığını, bütün siyasi faaliyetlerin yasaklandığını, ülkenin her tarafında sıkıyönetim ilan edildiğini ve sendikal faaliyetlerin durdurulduğunu açıkladı. AP lideri Süleyman Demirel, CHP lideri Bülent Ecevit, MSP lideri Necmettin Erbakan ve MHP lideri Alparslan Türkeş ve bazı milletvekilleri gözetim altına alındılar. Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Milliyetçi İşçi Sendikaları Konfederasyonu (MİSK) geçici olarak kapatıldı.

Harekattan hemen sonra MGK yasama yetkisini üstlendi. MGK Başkanı Kenan Evren devlet başkanı oldu. Emekli Deniz Kuvvetleri Komutanı Bülent Ulusu başkanlığında yeni bir hükumet kuruldu. Başbakanlık ve Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarı Turgut Özal başbakan yardımcılığına getirildi. Faaliyetleri durdurulan siyasi partiler kapatılarak mal varlıkları hazineye devredildi. 12 Eylül öncesinde anarşi ve terörün kaynakları olarak görülen kuruluşlar üzerinde merkezi denetim kurulmasını sağlayacak düzenlemeler yapıldı. Üniversitelerdeki özerkliğe son veren Yüksek Öğretim Kanunu (YÖK) kabul edildi. Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu kapatılarak, Atatürk Kültür Dil ve Tarih YüksekKurumu adıyla yeni bir kuruluş meydana getirildli. Kesinleşen idam cezaları MGK tarafından onaylanarak infaz edildi. Ekim 1980’den itibaren siyasi parti liderlerinden üçü serbest bırakıldı. MHP Genel Başkanı Alparslan Türkeş, partisi için açılan soruşturmaya bağlı olarak tutuklandı. MSP hakkında da soruşturma açılarak iki partinin idarecileri yargılanmaya başlandı. DİSK idarecileri hakkında dava açıldı. Türkiye İşçi Köylü Partisi (TİKP) Türkiye İşçi Partisi (TİP), Türkiye Sosyalist İşçi Partisi (TSİP), Barış Derneği ve Tüm Öğretmenler Birleşme ve Dayanışma Derneği (TÖB-DER) idarecileri hakkında davalar açıldı. Harekat sonrasında alınan tedbirlerle silahlı çatışma ve olaylar kısa sürede azaldı.

Milli Güvenlik Konseyi yeni Anayasayı hazırlamak ve yeni siyasi sistemi belirlemek üzere Haziran 1981’de Kurucu Meclis Teşkili Hakkındaki Kanun’u kabul etti.Kanuna göre MGK ve Danışma Meclisinden meydana gelen Kurucu Meclis teşkil edildi. Kurucu Meclisin hazırladığı kamuoyunda ve basında sınırlı biçimde tartışılan Anayasa taslağı 7 Kasım 1982’de halk oyuna sunularak kabul edildi. Kabul edilen Anayasanın geçici birinci maddesiyle Kenan Evren de Cumhurbaşkanlığına getirilmiş oldu.

Anayasa doğrultusunda hazırlanan Siyasi Partiler Kanunu 24 Nisan 1983’te yürürlüğe girdi. Aynı ayın sonunda siyasi parti çalışmaları serbest bırakıldı. İlk olarak Emekli Orgeneral Turgut Sunalp’ın başkanlığında Milliyetçi Demokrasi Partisi (MDP), eski Başbakan Yardımcısı Turgut Özal’ın başkanlığında Anavatan Partisi (ANAP), başbakanlık eski müsteşarlarından Necdet Calp’ın başkanlığında Halkçı Parti (HP) ve emekli Orgeneral Ali Fethi Esener başkanlığında Büyük Türkiye Partisi (BTP) kuruldu. BTP eski AP’nin devamı olduğu gerekçesiyle MGK tarafından kapatıldı. Aynı siyasi görüşteki kimseler Yıldırım Avcı başkanlığında birleşerek Doğru Yol Partisini (DYP) kurdular. Son olarak da Erdal İnönü başkanlığında Sosyal Demokrat Partisi (SODEP) kuruldu.

Yeni partilerin kurucu üyelerini inceleme yetkisi bulunan MGK bu üyelerden birçoğunu uygun bulmayarak veto etti. ANAP, MDP ve HP veto barajını aşarak kurucu üye sayılarını tamamlarken DYP ve SODEP gerekli müddet içinde veto barajını aşamadıklarından genel seçimlere katılamadılar. 6 Kasım 1983’te yapılan genel seçimde oyların yüzde 45,1’i ile 400 üyeli TBMM’de 211 milletvekilliği kazanan Turgut Özal başkanlığındaki ANAP iktidar partisi oldu. Oyların yüzde 30,46’sını alan HP, 117 milletvekilliği, MDP ise 71 milletvekilliği elde etti.

Cumhurbaşkanı Kenan Evren, 1 Temmuz 1983’te askerlik vazifesinden ayrıldı. MGK’nin varlığı da TBMM Başkanlık Divanının 7 Aralık 1983’te toplanmasıyla sona erdi. Emekliye ayrılan öteki MGK üyeleri Nurettin Ersin, TahsinŞahinkaya, Nejat Tümer ve Sedat Celasun altı yıl süreyle Cumhurbaşkanlığı Konseyi üyeliklerine getirildiler. Cumhurbaşkanı Kenan Evren’in ve Cumhurbaşkanlığı Konseyi üyelerinin görev sürelerinin bitmesiyle Oniki Eylül Dönemi fiilen sona ermiş oldu.


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 

Sizde içinde Oniki Eylül Harekatı kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Oniki Eylül Harekatı kelimesi anlamı 33 defa okunmuştur. [239554] Oniki Eylül Harekatı kelime anlamı, Oniki Eylül Harekatı nedir, Oniki Eylül Harekatı ne demek, Oniki Eylül Harekatı sözlük anlamı

Paylaş