Saçmak Nedir

1-)MÜNASERE PERVAZ Yaymak Işık ve ısı yaymak:"Büyümüş gözler örste dövülen kızgın demir gibi kıvılcımlar saçtı." R. N. Güntekin Bir şeyi ortalığa dağıtmak, dökmek:"Oraya birikmiş sulara basarak çamurları etrafa saçtı." M. Ş. Esendal Belli bir görüşü, düşünceyi yaymak Bir şeyi ortalığa dağıtmak, dökmek Saçmak işi Balık ağı Yersiz, akla aykırı, tutarsız söz Avda kullanılan fişeklerin içine konulan, türlü boylardaki küçük ve yuvarlak kurşun tanesi Böyle söz söyleyen veya iş yapan Bir tür balık ağı, serpme ağ Yersiz, akla aykırı, tutarsız söz:"Bırak şu saçmaları! Bir daha bahsini etme." R. H. Karay Avda kullanılan fişeklerin içine konulan, türlü boylardaki küçük ve yuvarlak kurşun tanesi:"Ben fişeklerin barutunu, tapasını, saçmasını koyarım, beybaba!" A. Gündüz Akla uygun olmayan, yersiz bulunan, pestenkerani

2-)Bir şeyi ortalığa dağıtmak, dökmek
Örnek:Oraya birikmiş sulara basarak çamurları etrafa saçtı. M. Ş. Esendal

3-)Işık ve ısı yaymak
Örnek:Büyümüş gözler örste dövülen kızgın demir gibi kıvılcımlar saçtı. R. N. Güntekin

4-)Belli bir görüşü, düşünceyi yaymak.

Bu bilgi faydalı oldu mu ?