Sağlık Nedir

Sağlık Nedir ? Sağlık Ne demek ?

1-)Alm. Gesundheit (f), Wohlbefinden (n), Fr. Santé (f), İng. Health. Sadece hastalıklı ve malül olmama hali değil, aynı zamanda, bedenen, ruhen ve sosyal yönden tam bir huzur ve iyilik hali. Sağlıklı denilince genetik olarak iyi vasıflarla doğmuş, fizik, fizyolojik ve akli olarak iyi gelişmiş, vücut fonksiyonları ahenk içinde bulunan morelmen iyi karakterli bir varlığın durumu anlaşılır.

Sağlık, insanoğlunun önem verdiği en eski konulardan birisidir. Hayatın başlangıcından beri, hastalık ve ölüm olduğundan hastalıkları yenmek, acıları dindirmek bütün toplumlarda başlıca gayelerden birisi olmuştur. Tıp ilmi, büyük bir hızla ilerlemekte, dün çaresiz gibi görünen dertlere çare bulunmaktadır. Peygamber efendimiz bir hadis-i şeriflerinde:

“Allahü teala her hastalığın ilacını yaratmıştır, yalnız ölümün çaresi yoktur.” buyurmuşlardır. (Bkz. Hastalıklar)

Sağlık, dünya nimetlerinin başında gelir. Sıhhati yerinde olmayan kişi ne dünyası ne de ahireti için gerekli olan çalışmaları yapamaz. İslam dininin emretmiş olduğu bütün hususlar sağlığa uygun ve onu koruyucu olan hususlardır. Bunların ehemmiyeti teknik ve fennin ilerlemesiyle daha iyi anlaşılmıştır. Namaz, oruç gibi ibadetler, hergün abdest almak ve gerektiğinde gusl abdesti almak insan sağlığı açısından son derece faydalı işlerdir. İslam dini midenin tıkabasa doldurulmasını da men eder. Peygamber efendimiz; “Ümmetim sofraya acıkmadan oturmaz, doymadan kalkar.” buyurmuştur. Domuz etinin yenmesinin yasaklanmasıyla da, bu pis hayvandan insana geçen birçok hastalığın önü alınmıştır. Her türlü alkollü içkinin yasaklanması da sağlık ve ictimai hayatın sağlamlığı açısından bulunmaz bir hadisedir.

Toplumun sağlığı, kişinin sağlığı kadar önemlidir. Sağlığı korumak ve seviyesini yükseltmek devletin baş görevi olmalıdır. BCG aşısını bulanlardan Calmette; “Toplumun sağlığını korumak için harcanan para, toplumun kalkınması için yapılan en değerli yatırımdır.” der. Yıllık harcamaların içinde en önemli yeri sağlık hizmetlerinin alması bu bakımdan önemlidir.

Batıda ise halk sağlığı hizmetinin koruyucu ve tedavi edici alanlarında en büyük gelişmeler ancak 19. yüzyıl ortalarından sonra Pasteur’un mikrobiyoloji alanındaki buluşları ile başlamıştır. Bu asrın sonlarında ve 20. yüzyıl boyunca insan sağlığına ve özellikle iş sağlığına önem verilmiş, sosyal hizmetler, sağlık hizmetlerinin muhtevasına alınmıştır.

Fertle toplumun sağlığı ve sağlığın korunması konularında insanların eğitilmesi son yıllarda üzerinde çok durulan sağlık hizmetlerinden birisi olmuştur. Hasta olup da iyi olmaya çalışmaktansa, hasta olmamaya çalışmak çok daha iyidir. Dünya Sağlık Teşkilatı (WHO)nun da çalışmaları bu yöndedir. Sevgili Peygamberimiz bu konuda birçok emir ve tavsiyeler getirmiştir. Bu tavsiyeler bulaşıcı hastalıkların korkunç tahribatını engelleyen tesirli yolları anlatır. Peygamberimizin müminlerin beden ve ruh sağlıklarına dikkatleri çeken tenbih ve emirleri, daha sonra İslam alimleri tarafından Tıbb-ı Nebevi adı altındaki eserlerde toplanmıştır. Müslüman tabipler tıbbı, bir kahin ve büyücü mesleği olmaktan kurtarmışlar ve ilmi usullerin uygulayıcıları olmuşlardır. Açılan her imaret, darüşşifa, bimarhane halk sağlığıyla yakından ilgilenen müesseseler olmuşlardır.

Milletlerarası seviyede 1948’de kurulmuş olan Dünya Sağlık Teşkilatı, ülkelere sağlık problemlerini çözme konusunda yardım etmektedir. Sağlıkla ilgili diğer milletlerarası teşkilatlar arasında UNİCEF ve FAO sayılabilir. UNESCO ise diğer faaliyetlerinin yanısıra sağlık eğitimiyle de ilgilenmektedir.

Dinimiz, sağlığa çok önem verdiğinden tarihte kurulan bütün İslam devletleri, bunun üzerinde ehemmiyetle durmuşlardır. Abbasiler, Endülüs Emevileri, Selçuklular ve Osmanlılar pekçok sağlık teşkilatları kurmuşlardır. (Bkz. Hastane)

Türkiye’de sağlık hizmetleri: Milli mücadelenin başladığı dönemde, toplumu sağlıklı bir millet haline getirme şartı, üzerinde önemle durulan konulardan birisiydi. 23 Nisan 1920’de açılan Türkiye Büyük Millet Meclisinin 2 Mayıs 1920 günü 3 sayılı kanunla kurduğu ilk milli hükümetindeki 11 üyeden birisi de Sıhhiye ve Muavenet-i İctimaiye Vekili adını taşıyordu. Böylece o tarihlerde birçok Avrupa ülkesinde, sağlık konusuyla ilgili böyle bakanlık çapında bir kuruluş yokken, Türkiye’de önemli bir adım atılmış olmaktaydı. Kurtuluş Savaşı sırasında, zor ve imkansızlık içinde pek az sayıda personelle başlatılan sağlık çalışmalarının yanısıra sosyal yardım konusu da bu bakanlığın görev alanına konmuştu.

Bakanlık görevini, ilk olarak Dr. Adnan Adıvar, ondan sonra da Dr. Refik Saydam yürüttüler. Saydam, aynı zamanda, Cumhuriyetin ilanından sonra kurulan ilk hükümette de (30 Ekim 1923) Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanıydı. Bakanlığın çıkardığı ilk kanunlardan birisi 1593 sayılı Umumi Hıfzısıhha Kanunudur. Kanun, özellikle koruyucu sağlık hizmetlerini ve Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığının görevlerini belirlemektedir.

Sağlık alanında atılan adımlardan biri de 1961 yılında çıkarılan 224 sayılı Sağlık Hizmetlerinin Sosyalleştirilmesine dair kanun olmuştur. Bu kanunla en uç yerleşim ünitelerine kadar temel sağlık hizmetlerinin götürülmesi sistemleşmiştir.

Ülkemizde sağlık hizmetlerinin sürekli, eşit ve dengeli yapılabilmesi için 1981 yılında bazı sağlık personeline, Devlet Hizmeti Yükümlülüğü Kanunu çıkarıldı. Böylece; koruyucu, tedavi edici ve rehabilitasyon biçiminde ağırlık kazanan sağlık hizmetlerinin istenen seviyede olması için önemli bir adım daha atılmış oldu. 1982 Anayasası Türkiye’de herkesin sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkı olduğunu, çevrenin geliştirilmesi, çevre sağlığının korunması ve çevre kirlenmesinin önlenmesini devletin görevleri arasında saymış ve bu görevleri birinci derecede yerine getirme yükümlülüğünü Sağlık Bakanlığına vermiştir.

1. Koruyucu sağlık hizmetleri: Bulaşıcı ve salgın hastalıkların denetim altına alınabilmesi, çevre sağlığı, aile planlaması ve ana çocuk sağlığı, sağlıklı beslenme ve halkın sağlık konularında eğitilmesi bu hizmetin temel bölümlerini meydana getirmektedir.

Sağlık Bakanlığının kuruluşundan bu yana, öncelikle ele alınan konuların başında bulaşıcı ve salgın hastalıklarla mücadele gelmektedir. Salgınlarla birçok ölümlere ve sakatlıklara yol açan kolera, veba hastalıkları, sürdürülen etkili çalışmalarla ortadan kaldırılmış ve en önemli sağlık meselesi olan sıtma hastalığının ülke sathında yaygınlığı engellenerek belli bir bölgede denetim altına alınmıştır. Veremden ölümler büyük oranda düşürülmüş, frengi, cüzzam ve trahom da tehlikesiz duruma getirilmiştir.

Altyapı yetersizlikleri yüzünden, zaman zaman görülen su ve besin kaynaklı hastalıklar, çocukluk döneminde görülen ve aşı ile koruma sağlanabilen hastalıklar sürekli takip edilip, denetim altında tutulabilmektedir. Bu sebeple devlet çocuklara yapılması gereken bütün aşıları ücretsiz olarak yapmaktadır.

a. Verem savaşı: Yapılan çalışmalarla il ve ilçe merkezlerinde verem hastalığı sonucu meydana gelen ölüm oranı yüz binde 262’den, yüz binde 7,67’ye düşürülmüştür.

b. Sıtma savaşı: Uzun yıllardan beri, milli bir dava olarak ele alınan meselelerden biri de sıtma konusu olmuş, planlı ve kararlı çalışmalarla bu alanda başarılı sonuçlar elde edilmiştir. 1922 yılında ülke nüfusunun % 50’si sıtmalıydı. Yapılan yoğun çalışma ve aşılama sebebiyle sıtmalı hasta sayısı yüzbinde 3 oranına düşürülmüş fakat son yıllarda tekrar sıtma vakaları görülmeye başlamış, 40-50 bin civarında sıtmalı hasta vakası tespit edilmiştir (1994).

Sıtmanın yanısıra, 1920’lerde trahom da önemli bir hastalık olarak kendini göstermekteydi ve yurtta 3 milyon trahomlu vardı (nüfusun % 25’i). Trahomlu sayısı da son yıllarda alınan önleyici tedbirler sayesinde azalmıştır.

Türkiye’de yaygın oluşu yüzünden gelecek kuşakları tehdit etmekte olan frengi ve cüzzamlı sayısı da sıkı tedbirlerin alınması, aşıların düzenli bir şekilde yapılması sayesinde hasta kişilerin sayısı yok denecek kadar azalmıştır.

c. Çevre sağlığı ve besin kontrolü çalışmaları: İl Sağlık ve Sosyal Yardım Müdürlüklerince yapılan çevre sağlığı çalışmalarında; besinlerin muayeneleri, besin imal ve satış yerlerinin denetimi, suların analizi ve klorlanması, iş yerlerinin sağlık denetimleri ele alınmaktadır.

d. Âile planlaması ve ana-çocuk sağlığı çalışmaları: Âilelerin bakabilecekleri sayıda, çocuğa sahip olmaları ve bu yolla aşırı nüfus artışının denetimini hedef alan aile planlaması hizmetlerine 1965 yılında başlanmıştır. Doğumdan önceki, doğum ve doğumu takip eden dönemlerdeki annelerle 0-6 yaş dönemindeki çocukların bakım, tıbbi muayene ve eğitimleriyle ilgili çalışmaları içine alan ana ve çocuk sağlığı hizmetleri, Bakanlığın önem verdiği konulardandır.

2. Tedavi edici sağlık hizmetleri: Hastane tedavi edici hizmetleri: Ülkemizde 1992 isitatistiklerine göre askeri hastaneler hariç 956 hastane, 3829 sağlık ocağı, 11.427 sağlık evi, 247 verem savaş, 255 kamu sağlığı dispanseri bulunmaktadır. Hastane ve sağlık merkezlerinde 144.280 yatak sayısı mevcuttur. Duruma göre yaklaşık olarak 415 kişiye bir hasta yatağı düşmektedir. Hasta yataklarının ülke sathındaki dağılımı dengesiz bir manzara vermektedir. Toplam yatak kapasitesinin yaklaşık % 45’i İstanbul, Ankara ve İzmir’de bulunmaktadır. Öte yandan kaynak yetersizliği ve mütehassıs hekim açığı yüzünden mevcut yatak kapasitesinden de tam olarak faydalanılamamaktadır.

3. Sosyal yardım hizmetleri: Sosyal yardım ve sosyal güvenlik hizmetlerini düzenlemek, korunmaya muhtaç çocuklarla, sakat ve yaşlıların bakımı, yetiştirilmesi ve rehabilitasyonu, çalışma gücünden mahrum kişilerin güvenliklerinin sağlanması da Bakanlığın görevleri arasında bulunmaktadır. Bakanlık bu hizmetleri Çocuk Bakım Yurtları, Kreş ve Gündüz Bakımevi, Yaşlı ve Huzur evleriyle yerine getirmektedir. Bu bakımevleri de ülke genelinde devamlı çoğaltılmaktadır.


2-)Vücudun hasta olmaması durumu, vücut esenliği, esenlik, sıhhat, afiyet.


3-)Vücudun iyi veya kötü olması durumu.


4-)Sağ, canlı, diri olma durumu
Örnek:Aradan dört beş yıl geçince bir yerden de haber gelmeyince sağlığından umutlarını kesmişler. M. Ş. Esendal


5-)Salık.


6-)Güvenilir, inanılır olma durumu.


7-)Hasta olmama durumu, esenlik.


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 


Dil
Anlamı
İngilizcesi İngilizce
Health.
İngilizcesi İngilizce
Sanitary.
İngilizcesi İngilizce
Sanitarian.
İngilizcesi İngilizce
Curative.
İngilizcesi İngilizce
Hygienic.
İngilizcesi İngilizce
Soundness.
İngilizcesi İngilizce
Well-Being.
İngilizcesi İngilizce
Sense of well-being.
İngilizcesi İngilizce
Welfare.
İngilizcesi İngilizce
Fitness.
İngilizcesi İngilizce
Good health.
İngilizcesi İngilizce
Condition.
İngilizcesi İngilizce
Physical health.
İngilizcesi İngilizce
Weal.

  • Bölge Sağlık çalışanı Dr.
  •          -Başındaki kurşun çıkarıldı-          Bu arada, askeri hastanede tedavi altına alınan Malala'nın Sağlık durumuna ilişkin açıklama yapıldı.

Sizde içinde Sağlık kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Sağlık kelimesi anlamı 535 defa okunmuştur. [239979] Sağlık kelime anlamı, Sağlık nedir, Sağlık ne demek, Sağlık sözlük anlamı

Paylaş