Tanrı Nedir

Tanrı Nedir ? Tanrı Ne demek ?

1-)Tarihin her devrinde, insanlara kendi başlarına ve önlerinde Allahü tealanın gönderdiği bir rehber, bir peygamber olmadan gittiklerinde, hep yanlış yollara saptıkları görülmektedir. İnsan, kendisini yaratan büyük kudret sahibini, aklı sayesinde düşündü. Fakat O’na giden yolu bulamadı. Bunu evvela etrafında aradı. Kendisine en büyük faydası olan güneşi, yaratıcı sandı ve ona tapmaya başladı. Sonra büyük tabiat güçlerini, fırtınayı, ateşi, kabaran denizi, yanardağları ve benzerlerini gördükçe, bunları yaratıcının yardımcıları sandı. Herbiri için bir suret, sembol yapmaya kalktı. Bundan da putlar doğdu (Bkz. Put). İlah, tanrı diyerek tapındıkları bu putların gazabından korktu ve onlara kurbanlar kesti. Hatta insanları bile bu putlara kurban etti. Her yeni olayla, o olayı temsil eden putların miktarı da arttı. İslamiyet başladığı zaman Kabe’de 360 put vardı. İnsanların tanrı diyerek tapındıkları putlar, her devirde ve her millette başka başka olmuştur.

İslamiyetten evvel Türkler, tapındıkları şeylere tanrı ismini vermişlerdir. Nuh aleyhisselamın oğlu Yafes’in evladından olan Türk, babasının vefatından sonra onun yerine geçti. Bunun evladı çoğalarak, bunlara Türk denildi. Bu Türkler, ecdadı gibi dinlerine bağlı, imanlı, sabırlı, çalışkan insanlardı. Bunlar zamanla çoğalarak Asya’ya yayıldı. Başlarına geçen bazı zalim hükümdarlar, semavi (ilahi) dini bozarak, onları puta taptırmaya başladılar. İslamiyetle şereflenmeden önce, Asuriler Türkistan’a girerek asil bir millet olan Türkleri, güneşe, yıldızlara tapınmaya alıştırmışlardı. Tan yeri ağarınca, güneşe tapınırlardı. Bu sebepten güneşin ismi, “tanyeri” ve nihayet “tanrı” oldu.

Allahü teala Kur’an-ı kerimde çeşitli yerlerde mealen buyuruyor ki: “Benim ismim Allah’tır. Beni Allah diye çağırınız. Allah diye ibadet ediniz. Allah diye yalvarınız.” O’nun, bundan başka isimleri de vardır. Bunlardan doksan dokuzunu (99) Kur’an-ı kerimde insanlara bildirmiştir. Tanrı ismi bunların içinde yoktur. Allahü tealanın doksan dokuz ismine Esma-i Hüsna denir (Bkz. Esma-i Hüsna). Allahü tealanın isimleri, dinin bildirmesine bağlıdır. Dinin bildirdiği isimlerle çağrılır ve onlarla anılır. Bunlardan başka isimlerle çağırmaya ve anmaya dinimizde izin verilmemiştir. En’am suresinin 102. ayet-i kerimesinde mealen; “Ondan başka ilah (tanrı) yoktur. Her şeyin halıkı, yaratıcısı, ancak O’dur.” buyruluyor.

Yalnız şu kadar var ki, tanrı ismi ibadetlerin dışında “mabut” manasına kullanılmaktadır. Mesela eski Mısırlıların, Romalıların tanrıları demek, tanrımıza hamd olsun demek, dinde yasak edilmemiştir. Çünkü burada, Rabbimize, yaratanımıza hamd olsun denilmektedir.


2-)TANRI



Türkçe'de Allah anlamında kullanılan Tanrı kelimesi, "gökyüzü" ve "şafak" manalarına gelen "tan" dan türemiştir. Orta asya Türk boylarında daha çok "gökyüzü" anlamında kullanılmıştır. Çağatayca'da Tengri, Yakutça'da Tangora, Tanara, Altaylarda Teneri, Sümerce'de Tingir, Dingir Akadca'da İlu, Oğuzca'da Çalap, Çelep, Kazanlar'da Tengri (Tanrı), Teri vb. şekillerinde yazılmıştır. Kaşgarlı Mahmud, Tanrı kelimesini şöyle açıklamıştır: "Tengri, yüce Tanrı manasına gelir. Kafirler göğe Tengri derler. Yine bu adamlar büyük bir dağ, ulu bir ağaç gibi gözlerine ulu görünen her şeye Tengri, hakim kişiye de Tengriken derler" (Divan-ı Lügati't-Türk, (çev. Besim Atalay) Ankara 1941, 111, 376).

Maniheizm'de Tengri veya Tengriken terimleri, Tanrı manasına gelmekte, yine bu dinle günahların itirafı için Tengrim sözü kullanılmaktadır. Bazı araştırmalara göre bu terim, özellikle Turfan metinlerinde hükümdar kızları ve zevcelerini ifade ederken, ayni kelimeden türediği kabul edilen Tengriçi terimi de rahip karşılığında kullanılmıştır. Kumanca Tengrilik "ilahi"; Uygurca Tengrilik, "dindar"; Moğolca Tengri ise "Tanrı" anlamının karşılığıdır.

Günümüz Ortaasya'sında yaşayan Türk dillerinde Tengri kelimesi "Tanrı" ve "gök" manalarını ifade etmektedir. Türkiye Türkçesinde Tanrı kelimesi yalnız Allah karşılığında kullanılmıştır. Orhun Âbideleri'nde Tengri kelimesi daima ilahi bir kudreti ifade eder. O'nun iradesiyle iktidara gelen hükümdar, Tengri gibi, Tengri doğumlu ve Tengri tarafından yaratılmıştır. Türk halkını koruyan, düşmana galip gelmesini sağlayan hep Tengri'dir. Bazı kaynaklarda O'nun Türk Tengrisi olarak zikredildiği görülmektedir. (Muharrem Ergin, Orhun bideleri, İstanbul 1970).

Şamanizm'e göre en kudretli Tanrı, Tengere Kayra Kan'dır. Göğü, insanı, iyi-kötü ruhları ve yeri o yaratmıştır. Tengere Kayra Kan'ın tam karşılığı "Gök Tanrı"dır. İslamiyet'i kabul etmezden önceki Orta Asya Türk boylarına göre gök 17 kattır. Gök-Tanrı'ların yardımını dilemek ancak ecdadın ruhlarıyla mümkündür. Tengri inancı hem gök, hem de gökte hüküm süren ruh manalarını içine almaktadır. Türklerin İslamiyet'ten önce kabul ettikleri dinlerdeki Tengri kelimesi, hemen daima bu dinlerin en yüksek varlıklarını ifade için kullanılmış, "gök" manası ikinci planda kalmıştır.

Şark Türkçe'sinin hakim olduğu İslami metinlerde, Allah, Mevla, İlah, Rab, Hüda, Yezdan gibi Arapça ve Farsça isimler Türkçe Tengri (Tanrı) karşılığında kullanılmıştır. Kutadgu Bilig'de Allah kelimesi geçmekle beraber, bazan Tengri kelimesi "Teala" olarak geçer (V.F. Büchner, İ.A XI, 707). Eski Türkçe'de Tengri, kainatta bulunan her şeyi yarattığına ve koruduğuna inanılan en yüce varlıktır. Oğuzlar Allah fikri ve inancına sahip olmuşlar ve bunu Tanrı adıyla ifade etmişlerdir. Türklerin Tanrı anlayışı İslam'ın Allah anlayışıyla hemen hemen aynı olmuştur.

İnsanüstü bir kudret ve kuvvet olan Tanrı mefhumunun umumi bir tarifini yapmak oldukça zordur. Bundan dolayı insanlar, hatta hayvan ve bitkiler de tanrı sayılmıştır. Eski Yunan ve Roma'da ölümlü kadınlarla birleşerek çocuk yapan tanrıların erkek veya dişi oluşu, o toplumların pederşahi veya maderşahi aile yapılarıyla ilgilidir. (Bertholet, Wörterbuch der Religionen, Stutgart 1963, s. 197). Eski dinlerde genellikle, göklerin tanrısı, suların tanrısı ve karaların tanrısı olmak üzere üç büyük tanrı tasavvuru daima mevcut olmuştur.

Tanrı kelimesinin etrafında bazı kavramlar oluşmuştur. Tevrat'daki Evamir-i Aşere (On Emir), Yahudilik ve Hıristiyanlık için Tanrı buyrukları olarak kabul edilmiştir. Bilindiği kadarıyla Tevrat'ın getirdiği Tanrı kavramı, bu mefhumun ilk evrensel nitelikte olanıdır. Halen elde bulunan Yahudilik mukaddes kitaplarının Yahvist metinlerinde daha çok milli-insanı tarzda Tanrı anlayışı hakimdir.

Hz. Musa kanunları, Pagan sanatının tanrıları insan şeklinde tasvir etmesini yasaklamış, Hristiyanlığın ilk yıllarında bu yasağa titizlikle uyulmuştur. Teslis'in birinci unsuru Peder ile üçüncü unsuru Ruhu'l-Kudüs'ün temsili şekilde tasvirleri, Hz. İsa'nın da insan şeklinde tasvir edilmesine zemin hazırlamıştır. Zamanla daha da gelişen bu tasvir sanatı, başka yüce varlıkların da simgelenmesine yol açmıştır. Nitekim bu simge hadisesi Hz. İsa'nın Vaftizi ile Uruc (Göğe Yükseltilme)'unda da görülmektedir.

Geçen yüzyılın Batılı sanatçılarından çoğu Tanrıyı yaşlı bir adam, Haç'ını taşıyan bir papa veya imparator, şimşek çaktıran jüpiter şeklinde tasvir etmişlerdir.

Tek tanrılı dinlerde bir tek Tanrı (Allah) olmasına rağmen çok tanrılı dinlerde, hemen her kudret ve kuvvet için bir tanrı (İlah) vardır. Müslümanlıktan önce Araplar putlara taparlarken, bunlardan en yüce saydıklarına Allah adını vermişler, öteki tanrılara da "ilah" (Aramca, alaha) demişlerdir.

Tanrı kelimesi, Türk Atasözlerinde aynen Allah karşılığında kullanılmıştır. "Büyüklük Tanrıya yakışır", "Tanrı rızkını kuluyla birlikte yaratır" vb. atasözlerimizden sadece birkaç örnektir. Günümüz Türkiye'sinde yaşayan Türklerle, bugün hudutlarımız dışında kalan ülkelerde yaşayan Türkler de Allah ve Tanrı kelimelerini aynı kavramı ifade etmek için bir arada kullanmaktadırlar.

Hal böyle olmakla beraber Tanrı kelimesinin Allah karşılığında kullanılamayacağı, Allah mefhumunun tam karşılığının bulunmadığı vb. öteden beri ileri sürülmektedir. Bu görüşte olanlara göre, Tanrı Allah demek değildir. Tanrı eski putların adıdır. Allah kelimesi, İslam'ın tavsif ettiği özel bir isimdir ve hiç bir put için kullanılmamıştır. Bundan dolayıdır ki, Tanrı, Allah manasını ifade edemez. Bunun aksini savunanlar da olmuştur. Bu görüşte olanlar, Müslümanlığı kabulden itibaren Türklerin Tanrı kelimesini Allah manasında kullandıklarını, yüzlerce yıldan beri yazılan tefsir, hadis ve çeşitli dini eserlerde hep Tanrı kelimesinin Allah karşılığında kullanıldığını ileri sürmektedirler. Onlara göre Yunus Emre, Mevlit yazarı Süleyman Çelebi vb. Türk şairleri eserlerinde hep Allah kelimesi karşılığında Tanrı kelimesini kullanmışlardır.

Tanrı kelimesine karşı oluş, biraz da zorla Türkçe okutulduğu dönemde Ezan'daki Allah kelimesinin Tanrı olarak değiştirilmesinden kaynaklanmaktadır. Türkiyeli Müslümanların hem Allah, hem de Tanrı kelimelerini aynı manada ve bir arada kullandıkları bilinmektedir. Cumhuriyet dönemi Kur'an mütercimlerinden merhum H. Basri Çantay, "La ilahe illallah" cümlesini "Allah'dan başka Tanrı yoktur" şeklinde tercüme etmiştir. Görüldüğü gibi merhum mütercim burada Allah karşılığında Tanrı kelimesini kullanmıştır. Bu tür misalleri çoğaltmak mümkündür. İstiklal Marşı şairi M. Ãkif de "Demek almayacak Tanrı selamını bile" mısraında Allah yerine Tanrı kelimesini kullanmıştır. Allah karşılığında Tanrı kelimesi kullanılabilir, fakat her Tanrı, Allah değildir (Hikmet Tanyu, İslamlıktan Önce Türklerde Tek Tanrı İnancı, İstanbul 1986, s. 188).

Allah ismi ile Allah'dan başka hiçbir mabud anılmamıştır ve O'nun benzeri de yoktur. Tanrı ve Hüda isimleri Allah gibi özel bir isim değil aksine ilah, rab, mabud gibi umumi bir isimdir. Arapça'da "ilah"ın çoğuluna "alihe", "rab"ın çoğuluna "erbab", Farsça "Hüda" çoğuluna da "Hüdayan" denilir. Ancak Allah'ın çoğuluna "Allahlar" denildiği ne işitilmiş, ne görülmüştür (Elmalılı, Hak Dini, Kuran Dili, 1, 24). Hiçbir dil başka dildeki kelime ve terimleri tam olarak karşılayamadığı gibi, kendine has anlamları olan Allah kavramının da tam karşılığını bir başka dilde bulmak mümkün değildir. Bu bakımdan zaruret olmadıkça Allah mefhumu karşılığında yine ve yalnız Allah kelimesini kullanmalıdır.

Osman CİLACI


3-)Allahü tealanın isimleri tevkifidir, yani İslamiyet'te bildirilen isimleri söylemek caiz olup, bunlardan başkasını söylemek caiz değildir.Mesela Allahü tealaya alim denir. Fakat, alim demek olan fakih denmez. Çünkü, İslamiyet, Allahü tealaya fakih denileceğini bildirmemiştir. Bunun gibi, Allah adı yerine, tanrı demek caiz değildir. Çünkü tanrı; ilah, ma'bud demektir. Mesela "Hinduların tanrıları öküzdür" denilmektedir. "Birdir Allah ondan artuk (başka) tanrı yok" denebilir. Başka dillerdeki Dieu, Gott ve God kelimeleri de, ilah, ma'bud manasına kullanılabilir. Allah adı yerine kullanılamaz. Kur'an-ı kerimde; "Benim ismim Allah'tır. Beni Allah diye çağırınız. Allah diye ibadet ediniz. Allah diye yalvarınız" mealinde birçok ayet-i kerime vardır. O'na, kendi istediği ismi söylemeyip de, kafirlerin, O'nun en sevmediği, mabudlarına koydukları tanrı ismi ile O'nu çağırmak, ne kadar yanlış ve ne büyük inad olduğu meydandadır. (M. Sıddik bin Said)


4-)Çok tanrıcılıkta var olduğuna inanılan insanüstü varlıklardan her biri, ilah.


5-)Allah.


6-)Dinsel inançta: Doğüstü ve olağanüstü nitelikleri, güçleri olan yetkin bir öz olarak en yüksek varlık.Tanrı konusunda üç temel anlayış vardır: 1-Tanrılar ya daTanrısal güçler çokluğu kabul edilir: çoktanrıcılık = politeizm. 2- Bir tekTanrısal olan vardır, bu da evren ile aynı şeydir: tümtanrıcılık = panteizm (her şeyTanrı);Tanrısal olan evrenden daha fazla bir şeydir, evreni kuşatır: Pananteizm = herşeyTanrı'da. 3- Tektanrıcılık = Monoteizm. YaratıcıTanrı. Evrenin nedeni, başlatıcısı olarakTanrı.Tanrı yalnızca evrenin nedeni, başlatıcısı olarak anlaşılıp da, her zaman etkileyen birTanrı söz konusu değilse, buna yaratancılık (deizm) denir. Bütün bu anlayışların karşısında:Tanrıtanımazlık= ateizm vardır. Felsefedeki veTanrıbilimdekiTanrı anlayışları arasındaki temel ayrılıklarTanrı'ya giden yolun nerede olduğu ya da nerede aranması gerektiği sorusundan doğar. (Her zaman kesin ayrılıklar görülmeyebilir de.) a.Tanrı'ya giden yol spekülatif düşünme aracılığı ile dünya üzerinden geçebilir;Tanrı ilk neden, son erek, en yüksek, en yetkin varlık, öncesiz-sonrasız anlam temeli, koşulsuz ve saltık olan diye anlaşılır, b. Eleştirel düşüncenin yardımıyle bakılacak olursa:Tanrı sınır olandır, idealist açıdan ide'dir, gerçekçi açıdan ise bütünüyle başka olandır, bundan dolayı -> aşkın olandır, c.Tanrı, gizemsel yaşantıda, ruhun arınmış içtenliğinde bulunur. Bu yaşantıda ruh veTanrı karşıtlığı aşılarak ortadan kaldırılır, d.Tanrı'ya götüren bir yol da somut açınlamadır (vahiy). BuradaTanrı, evrensel ya da tarihsel ve kişisel bir biçimde (ya da aynı zamanda her iki biçimde) yaratıcı, temellendirilemez bir her şeye gücü yeten olarak, ama aynı zamanda insanın karşısında koşulsuz bir "Sen" olarak bulunmaktadır. Açınlama dinleri: Hıristiyanlık (buradaTanrı, İsa'nın kişiliğinde insan biçiminde görünür), Müslümanlık (Tanrı, elçisi olan Muhammet'e Kur'an'ı indirmiştir.) Tanrı kanıtları: Felsefede en önemlileri: 1- Varlıkbilimsel (ontolojik) kanıt: Bu kanıttaTanrı kavramındanTanrı'nın varlığı çıkarılır:Tanrı, kavramı gereği en yetkin varlıktır; var olmasaydı, en yetkin varlık olmaktan çıkacaktı, çünkü varlık yüklemi olmayacaktı; öyleyse,Tanrı'nın en yetkin varlık olarak, varlığının da olması gerekir. 2- Evrenbilimsel (kosmolojik) kanıt: Bunun çeşitli düzenlemelerine rastlanır. Bu kanıt, dünyanın deviniminden bir ilk kımıldatıcı, nedenler zincirinden bir ilk neden, dünyadaki şeylerin değişkenliği, koşulluluğu ve rastlantısallığından dünyanın ilk nedeni olan, değişmez, koşulsuz, zorunlu bir varlığın bulunduğu sonucunu çıkarır. 3- Ereksel (teleolojik) kanıt: Burada dünyadaki ereklilik ve düzenden, bu erek ve düzenleri koyan bir us varlığı olduğu sonucu çıkarılır. 4- Ahlaksal kanıt: İçimizdeki ahlak yasasının varlığı olgusundan ve dünyadaki ahlak düzeninden, bunların nedeni olan yüksek bir istencin varlığı çıkarılır.


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 


Dil
Anlamı
İngilizcesi İngilizce
God.
İngilizcesi İngilizce
Father.
İngilizcesi İngilizce
The almighty.
İngilizcesi İngilizce
The creator.
İngilizcesi İngilizce
Deity.
İngilizcesi İngilizce
The deity.
İngilizcesi İngilizce
Divinity.
İngilizcesi İngilizce
The divinity.
İngilizcesi İngilizce
The eternal.
İngilizcesi İngilizce
The godhead.
İngilizcesi İngilizce
Heaven.
İngilizcesi İngilizce
The i infinite.
İngilizcesi İngilizce
The providence.
İngilizcesi İngilizce
Lord.
İngilizcesi İngilizce
Creator.
İngilizcesi İngilizce
Godhead.
İngilizcesi İngilizce
Supreme being.
Fransızcası Fransızca
Dieu
Latincesi Latince
Deus

  • Devlet medyasına göre, son olarak"Yüce Tanrı"tarikatına bağlı 8 kişi doğudaki Jiangsu bölgesinde kıyamet söylentilerini yaydıkları gerekçesiyle gözaltına alındı.
  • Çin,"Yüce Tanrı"tarikatına karşı son günlerde operasyon düzenledi ve 100'den fazla üyeyi yakaladı.

Sizde içinde Tanrı kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Tanrı kelimesi anlamı 2157 defa okunmuştur. [240386] Tanrı kelime anlamı, Tanrı nedir, Tanrı ne demek, Tanrı sözlük anlamı

Paylaş