Telbiye Nedir

Telbiye Nedir ? Telbiye Ne demek ?

1-)TELBİYE



İcabet etmek. Hac sırasında lebbeyk demek anlamında kullanılır.

Hac veya umreye niyetlenen kimse ihrama girdiği zaman ve daha sonra hac veya umrenin bir takım vecibelerini tamamlayıncaya kadar "lebbeyk zikri"ni okur.

Telbiye Şekli

Abdullah b. Ömer (r.a)'dan naklen gelen bir hadis telbiyenin şeklini şöyle belirler:

...Abdullah b. Ömer (r.a)'dan; şöyle demiştir:

Ben telbiyeyi Rasulüllah (s.a.v)'in (mübarek ağzından) aldım (öğrendim). O şöyle buyuruyordu:

"Lebbeyk, Allahümme lebbeyk, Lebbeyke la şerike leke lebbeyk. İnne'l-hamde ve'n-ni'mete leke ve'lmülke la şerike leke"

"Tekrar tekrar icabet sana Ya Rabbi, tekrar icabet sana, tekrar icabet sana. Senin ortağın yoktur. Her emrini ifaya hazırım. Hiç şüphe yok ki, hamd ve nimet sana mahsustur. Mülk (kainatın mutlak hükümranlığı) senindir. (Bunların hiç birinde) senin ortağın (ve benzerin) yoktur" (Müslim, Sahih, Kitabü'l-Hacc, 3; İbn Mace, Sünen, Menasik, 15; Ebu Davud, Menasik, 26).

Telbiyede Allah'ın davetine icabet edilmekten söz edilmektedir. Nitekim ihrama giren bir kimse Allah'ın davetine icabet etmiş olmaktadır.

Kadı İyaz'ın beyanına göre bu icabet Hz. İbrahim (a.s)'den kalmıştır. İbn Abbas'tan rivayet olunan bir hadis-i şerifte buyurulur:

İbrahim (a.s), Kabe'yi bina edip tamamladıktan sonra kendisine "Hac için insanları davet et" emri verildi. İbrahim (a.s):

-Benim sesim onlara ulaşmaz, dedi. Allah Teala;

-Sen davet et, sesini duyurmak bana aittir, buyurdu. Bunun üzerine İbrahim (a.s):

-Ey insanlar, Beyt-i Atik'i haccetmeniz size farz kılınmıştır, diye nida etti. Bu sözü yerle gök arasında bulunanların hepsi işitti. "Görmüyor musunuz? İnsanlar en uzak yerlerden icabet edip geliyorlar” (İbn Hacer, Fethü'l-Bari, 4/152).

Telbiyenin hikmeti

İnsanların Kabe'ye misafir olarak gelmelerinin Allah'ın kendilerine büyük bir lütuf ve ihsanı olduğuna; zira buraya ancak Allah'ın kendilerini davet etmesiyle gelebildiklerine dikkatlerini çekmektir (Ebu Davud, Sünen, terc. heyet, Kitabü'l-Menasik, 7/110).

Bu sebeple telbiye eden bu lütuf ve ihsana karşı sanki, "Hamd ancak sana mahsustur, çünkü nimet ancak senden gelir" demiş gibi olur.

Telbiyenin yapılışı

Telbiye dille ve erkeklerde yüksek sesle yapılır.

... Zeyd b. Halid'ten rivayet edildiğine göre; Resulullah (s.a.v) şöyle buyurdu, demiştir:

"Cebrail bana geldi ve "Ya Muhammed, ashabına telbiyeyi yüksek sesle yapmalarını emret, çünkü telbiye haccın alametlerindendir." dedi (İbn Mace, Sünen, Menasik, 16; Tirmizi, Sünen, Hac, 15; Malik, Muvatta, Hac, 34) (Abdurrahman el-Benna, el-Fethu'r-Rabbani, XI, 180).

Ulema, kadının ancak kendi duyacağı kadar kısık bir sesle telbiye getireceğinde ittifak etmişlerdir. Zira, İbn Ebi Seybe'nin rivayetine göre Hz. Abbas, "Kadın yüksek sesle telbiye getiremez"demiştir (Ayni, Umdetü'l Kari, IX, 171).

İbn Ömer hadisi de şöyledir: "Telbiye esnasında kadınların seslerini yükseltmeleri gerekmez" (Beyhaki, es-Sünenü'l-Kübra, V, 46).

Telbiyenin şartı

Telbiyenin şartı dille yapılmasıdır. Kalp ile telbiye getirmek telbiye sayılmaz.

Telbiyenin hükmü

Telbiyenin hükmü konusunda başlıca üç görüş vardır:

1) Hanefilere göre telbiye, ihrama girmenin şartlarındandır. Telbiyesiz ihram sahih olamaz.

Ümmü Seleme (r.a)'dan rivayet edilen bir hadiste şöyle deniyor:

"Ben Resulullah (s.a.v)'i; -Ey Muhammed ailesi, sizden kim hac yapacak olursa kesinlikle telbiye getirsin!" derken işittim (Abdurrahman el-Benna, el-Fethu'r-Rabbani, XI, 178).

İhrama girildiğinde telbiyeyi bir kez okumak farzdır. Bundan fazlası (hal ve hareketlerin değişikliğinde tekrarlamak) sünnettir. Her sabah ve her akşam, telbiyeyi sık sık okumak müstehabtır.

2) Malikilere göre telbiye vacibtir. Terk edilirse kurban kesmek icab eder. Malikiler telbiyeyi ihramın rüknü kabul ederler. Telbiyesiz ihram olmaz (İbn Mace, Sünen, terc. Haydar Hatiboğlu, Menasik, VIII, 107).

İmam Şafii ile İmam Ahmed'e göre telbiye sünnettir. Bu imamlara göre Resul-u Ekrem (s.a.v)'in bir işi sadece yapmış olması, o işi yapmanın farziyyetine delalet etmez.

Telbiyede ilave

1) İmam Ebu Hanife ve İmam Ahmed'e göre Resulullah (s.a.v)'in öğretmiş olduğu telbiyeye başka kelimeler ilave etmekte bir sakınca yoktur.

Nitekim Resulullah (s.a.v)'den şöyle rivayet edilir:

...Cabir b. Abdillah'dan; şöyle demiştir:

Resulullah telbiye getirerek sesini yükseltti. (Hz. Cabir, Resulullah (s.a.v)'in okuduğu) telbiyeyi İbn Ömer hadisinde anlatıldığı gibi anlattı. Dedi ki: Halk, "Yüksek dereceler sahibi (Allah'ım)" gibi kelimeler ilave ediyorlardı. Peygamber de (söylenenleri) işittiği halde ses çıkarmıyordu" (İbn Mace, Sünen, Kitabü'l-Menasik, 5; Ahmed b. Hanbel, III, 320; Ebu Davud, Sünen, Menasik 26).

2) Hanefi imamlarından Ebu Yusuf'a göre Resulullah (s.a.v)'in öğrettiği telbiyeye başka kelimeler ilave etmek mekruhtur. İmam Şafii de eklenmemesi görüşündedir (Mübarekfuri, Tuhfetü'l-Ahvezi, II, 74).

Hanefi ulemasından Tahavi de Amir bin Said bin Ebi Vakkas'ın rivayet ettiği şu hadise dayanarak bu görüşü tercih etmiştir:

"Sa'id b. Ebi Vakkas (r.a), "Ey yüksek dereceler sahibi (olan Allah'ım), emrine tekrar tekrar icabet ediyorum, emret" şeklinde telbiye getirmekte olan bir adamı görünce, "Biz Resul-u Ekrem zamanında telbiyeyi böyle getirmezdik" demiştir" (Tahavi, Şerhu Meani'l-Âsar, II, 125).

Ancak şu hadis-i şerifler telbiyeye ta'zim ifade eden başka kelimeler ilave etmekte bir sakınca bulunmadığını gösteriyorlar:

Peygamber (s.a.v) Arafat'ta iken telbiye getirdiği zaman, "Hayır, ancak ahiret hayrıdır." sözlerini de ekledi (Hakim, Müstedrek, I, 465).

Peygamber (s.a.v)'in telbiyesi; "Gerçekten hac yaparak ve kulluk ederek tekrar emrine icabet ediyorum." şeklinde idi (Mecmaü'z-Zevaid, III, 223).

Ebu Hureyre (r.a)'den rivayet olunmuştur. Dedi ki: Resulullah (s.a.v)'in telbiyesi: "Ey Ma 'bud-u Hakiki olan Allah'ım! Emrine tekrar tekrar icabet ediyorum. " şeklinde idi (Darekutni, Sünen, II, 225; Beyhaki, Sünenü'l Kübra, V, 145)

Telbiyeye son vermek

Hacı adayının Akabe Cemresini taşlayıncaya kadar telbiyeye devam etmesi gerekir.

"...Fadl b. Abbas'tan rivayet edildiğine göre Resulullah (s.a.v), Cemre-i Akabe'de taşları atıncaya kadar telbiyeye devam etmiştir (Buhari, Sahih, Hac, 101; Müslim, Sahih, Hac, 267).

Nesai'nin rivayetinde de, "(Taşları) atıncaya kadar telbiyeyi devam etti. Taşları atınca telbiyeyi de kesti" deniliyor (İbn Hacer, Telhisü'l-Habir, 218).

Abdulmelik ERDOĞAN


2-)Erkekler hac ve umre için ihramda bulunduğu müddetçe, arkadaşları ile karşılaştığı vakitte, toplantı yerlerinde, tepelere yükselip, vadilere indikte, vasıtaya biniş ve inişlerde yüksek sesle telbiye okur. Kadınlar telbiyeyi hafif sesle söyler. (Saidüddin Fergani)


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 

Kelime Türü Nedir ?

Bu kelime Dini bir Terimidir.

  • Kabe'de gün aydınlanana kadar tekbir ve Telbiye getiren hacı adayları Kur'an-ı Kerim okuyarak dua ediyor.

Sizde içinde Telbiye kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Telbiye kelimesi anlamı 446 defa okunmuştur. [242774] Telbiye kelime anlamı, Telbiye nedir, Telbiye ne demek, Telbiye sözlük anlamı

Paylaş