Van Nedir

Van Nedir ? Van Ne demek ?

1-)İlin Kimliği

Yüzölçümü : : 19.069 km2

Nüfusu : : 637.433

İlçeleri : : Merkez, Bahçesaray, Başkale, Çaldıran, Çatak, Edremit, Erciş, Gevaş, Gürpınar, Muradiye, Özalp, Saray.

Doğu Anadolu bölgesinin Yukarı Murad-Van bölümünde yer alan bir ilimiz. İl toprakları 42° 30’ doğu boylamlarıyla 37° 43’ ve 39° 26’ kuzey enlemleri arasında kalır. Kuzeyden Ağrı, batıdan Van Gölü ve Bitlis, güneyden Hakkari ve Şırnak, güneybatıdan Siirt illeriyle, doğudan ise İran sınırıyla çevrilidir. “Doğunun incisi” ismiyle anılan Van ilinde Türkiye’nin en büyük gölü bulunmaktadır. Trafik numarası 65’tir.

İsminin Menşei

Van Gölü kenarında bir sayfiye şehri olan (Tuşba) Turuşba’yı Urartulu kumandan Van, imar etmiştir. Zamanla Turuşba ismi yerine Van ismi kullanılmaya başlanmıştır. Van şehrini ilk kuran Asur kraliçesi Semiramis’tir ve annesinin ismini vermiştir.

Tarihi

Van bölgesinin zengin tarihi 4000 sene önce Orta Asya’dan göç ederek bu bölgeye yerleşen Hurrilerle başlar. Hurrilerin bir kolu da Mitannilerdir. Hurriler Hititlerle, aynı çağda yaşadılar. Anadolu’da ilk siyasi birliği kuran Hititler Van bölgesini Hurrilerin elinden alamadılar. Esasen Hititler de Orta Asya menşeylidir. Asur ve Babiller hakimiyetlerini Van Gölü güneyine kadar götürmüşlerse de, bu bölgeyi ele geçiremediler.

Orta Asya’dan gelen Urartular bu bölgeyi Hurrilerin elinden alarak Urartu Krallığını M.Ö. 9. asırda kurdular. M.Ö. 859 ile M.Ö. 612’ye kadar 247 yıl devam eden Urartu Kralığında 12 kral gelip geçti. M.Ö. 713 ile M.Ö. 612 arasında Asur İmparatorluğunun hakimiyetini kabul ederek krallığı devam ettirdiler. Urartu Krallığının başşehri Van (Tuşba) Asur Dilinde ise (Turuşba) idi. Fakat M.Ö. 830’dan önce Urartu’nun başşehri Van Gölü kuzeynideki “Arzaşkun” idi. M.Ö. 585 senesinde Medler Urartu Krallığına son verdiler. Medlerden sonra onların yerine geçen Persler bu bölgeye hakim oldular. M.Ö. 331 senesine kadar, Bu bölge Medler ve Perslerin kontrolünde kaldı. M.Ö. 4. asırda (331 senesinde) MakedonyaKralı İskender Pers İmparatorluğunu yenerek sona erdirdi. İskender’in ölümünden sonra Selevkoslar (Asya) İmparatorluğuna dahil olan bu bölge, sonra Roma İmparatorluğu topraklarına katıldı. Roma İmparatorluğu ile Partlar arasında bu bölge için sık sık savaşlar oldu. Bu bölgedeki Ermeni Derebeyleri bazan Roma’ya bazan da Partlara tabi oldu. Fakat tarihin hiçbir devrinde bağımsız bir Ermeni Krallığı kurulamadı. M.Ö. 225’te Partların eline geçen Van, M.S. 226’da Sasanilere devredildi.

Roma İmparatorluğunun M.S. 395’de ikiye bölünmesi üzerine bu bölge Doğu Roma (Bizans)ın payına düştü. Bizans’la Sasaniler bu bölge için zaman zaman savaştı ve bölge devamlı el değiştirdi. Bu bölgedeki Ermeni Derebeyleri bazan Sasani bazan da Bizans’a tabi oldular.

M.S. 7. asırda hazret-iÖmer, İran’ı fethederek Pers İmparatorluğuna son verdi. M.S. 675’te hazret-i Ömer zamanında Van fethedildi. Bu fetihten sonra İslam orduları Doğu ve Güneydoğu Anadolu’yu tamamen, Anadolu’nun bazı şehirlerini de kısmen fethederek bu toprakları İslam devleti topraklarına kattılar. Van civarındaki bazı Ermeni derebeyleri İslamiyetle şereflendiler. Müslüman olmayanlarsa o tarihte İslam Devletinin başşehri olanBağdat’a ve halifeye bağlı kaldılar. Van civarında gerek Müslüman olan Ermeniler, gerekse bu bölgeye gelerek yerleşen Müslümanlarla Müslüman beylikler kuruldu. 975’te Mervanoğulları bölgeye hakim oldu. İslam devletlerinde iç savaş, iktidar kavgaları başlayıp devlet zayıflayınca Bizans fırsattan istifade ederek bu bölgeyi yeniden işgal etti. Bizanslılar bu bölgedeki Müslümanlara ve kendi mezheplerine girmeyen Hıristiyan Ermenilere çok zulüm yapıyorlardı. Van bölgesindeki Müslüman ve Ermeniler, Selçuklu Hakanı Tuğrul Beyle onun yerine geçen yeğeni Sultan Alparslan’dan yardım (imdat) istediler.

Selçuklu hükümdarı Alparsan 1065 senesinde Van bölgesini fethetti. Bizans İmparatoru Romanus Diogenes büyük bir ordu ile bu bölgeye geldi. 26 Ağustos 1071’de Van Gölünün kuzeyinde Malazgirt’te Bizans ordusu yenildi ve Bizans İmparatoru esir düştü. 1071 Malazgirt Zaferinden sonra bu bölge Türklerin eline geçti ve Anadolu’nun kapısı açılarak, bütün Anadolu, Türklerin anayurdu oldu.

Selçuklu Devletiyle Türkleşen Van ve civarı Osmanlı hakimiyetine kadar çoğunluğu Türk olan çeşitli devlet ve beyliklerin eline geçti. Selçuklu ve bunlara bağlı beyliklerden sonra, Musul Atabegleri (Zengiler) Eyyubiler 1098’de Artukluların, Ermen Şahların, İlhanlılar (Türkleşmiş İran Moğolları) Celayirliler, 1284’de Karakoyunlular, 1467’de Akkoyunlular, Akkoyunluların yerine geçen İranlı Türk Safevilerin hakimiyeti altında (1507) yaşadı.

Osmanlı Devletiyle Safevi Türk Devleti arasında bu bölge ihtilaf konusu oldu. Yavuz Sultan Selim Han bu bölgeyi fethettiyse de Çaldıran seferinden sonra Safeviler tekrar bu bölgeyi ele geçirdiler. Kanuni Sultan Süleyman Hanın “Irakeyn (iki Irak) Seferi diye anılan İran Seferinde bütün Doğu Anadolu ve Irak ile beraber fethedildi ve 1534’te Van ve Doğu Anadolu çevresi kesin bir şekilde Osmanlı Devletinin toprağı oldu.

23 Haziran 1534’te Vezir-i azam Damad Makbul İbrahim Paşa, Van’ı fethetti ve Suriye Beylerbeyi Hüsrev Paşayı Van Beylerbeyi yaptı. Van Beylerbeyliği Erzurum ve Diyar-ı Bekr eyaletleri yanında İran’a karşı yapılan seferlerde büyük önem kazandı ve mühim bir sınır eyaleti oldu. Van’da Osmanlılarla Safeviler arasında birçok çarpışmalar (savaşlar) meydana geldi. Bir ara 1535’te Safeviler Van’ı ele geçirince Kanuni Sultan Süleyman Han on birinci Seferi Hümayunu sırasında Tebriz dönüşünde Van’ı 1548’de tekrar fethedince İskender Paşa, Van Beylerbeyi oldu.

Tanzimattan sonra da, eyalet merkezi olan Van’da birçok değerli ve tanınmış devlet adamı beylerbeyliği (valilik) yapmıştır. Birinci Cihan Harbinde 20 Mayıs 1915’te Ruslar Van’ı işgal ettiler. Rusların yardımıyla Van şehrine hakim olan Ermeniler Ruslar çekildikten sonra burada yaşayan Müslüman ve Türklere çok zulüm yaptılar. Türkleri şehir dışına sürdüler. 2 yıl 10 ay 13 gün süren bir işgalden sonra Türk ordusu 2 Nisan 1918’de Van’ı işgalden kurtardı. Ruslarla işbirliği yaparak silahlı baskın yapan Ermeniler bu bölgeden çıkarıldılar. Ruslar ve Ermeniler işgal esnasındaVan’ı yakıp yıkmış ve harabe haline getirmişlerdir.

Cumhuriyet devrinde Van aynı ismi taşıyan ilin merkezi olmuştur. 1950’den sonra hızla gelişmeye başlamıştır.

Fiziki Yapı

Türkiye’nin en yüksek bölgeleri üzerinde bulunan Van ili volkanik dağlarla kaplıdır. İl topraklarının yaklaşık olarak % 53’ü dağlardan % 33’ü platolardan ve % 14’ü ovalardan ibarettir.

Dağları: Van ili toprakları yüksek bir yayla görünümünde olup, ortalama yükseklik 2200 m’dir. Dağların tepeleri düz, yamaç ve etekleri parçalanmış durumdadır. Başlıca yüksek dağları: Aladağ (3356) Tendürek Dağı (3660) Yumru Dağı (3354), Mengene Dağı (3412 m), Yiğittepe (3628 m), Başet Tepe (3684 m), Hasabeşir Tepe (3503 m), Cat Dağı (3146 m), İsabey Dağı (2837 m), Kuş Dağı (3529 m), Yedi Tepe (3162 m), İspiriz Dağları (3668 m), Kazan Dağı (2890 m), Çadır Dağı (3537 m), Calban Dağı (3250 m),Vaviran Dağları 3550 m), Erek Dağı (3200 m)’dir.

Plato ve Yaylaları: Dağların arasında yer alan yayla ve platolar hayvancılığa çok müsaittir. Başlıca yaylalar Hoşap Suyu ile Memedik Çayı arasında kalan yaylalar, Erçek Gölü kuzeyindeki yaylalar, Manda Dağı eteklerindeki yaylalarla Norduz Yaylasıdır.

Ovaları: Van ili çok verimli ve oldukça geniş ovalara sahiptir. Başlıcaları: Çaldıran Ovası(Abuğa Düzü), Yüzölçümü 315 km2dir. Deniz seviyesinden yüksekliği 2000 m’dir. Kışın kar altında kalan bu ova ilkbaharda bataklık halini alır. Muradiye Ovası: Bendimahi Suyunun, Van Gölüne döküldüğü yerde meydana gelmiştir. Yüzölçümü 115 km2dir. Karasu Vadisinin genişlemesiyle meydana gelen ovalar ise Tarhani Düzü 5 km2, Noşar Düzü 80 km2 ve Akbulak Düzüdür. Hoşap Vadisinin genişlemesiyle meydana gelen ovalar Hoşap Ovası 180 km2 ve Havasor Ovası 190 km2’dir. Memedik Vadisinde bulunan ovalarsa Saray Düzü, Karahalk Düzü, Erçek Düzü, Van şehrinin kurulduğu Van Ovası ve Erciş’in kurulduğu Erciş Ovasıdır.

Akarsuları: Van il topraklarında çok sayıda küçük akarsu vardır. Bunların çoğu Van Gölüne dökülür. Memedik ÇayıErçek Gölüne dökülür. Başlıcaları Zilan Suyu, Bendimahi Çayı, Hoşap Suyu, Karasu, Arpak Çayı ve Memedik Çayıdır.

Gölleri: Van ilinde irili ufaklı çok göl vardır. Bunların en önemlisi Van Gölü ve Erçek Gölüdür. Van Gölü: Türkiye’nin en büyük gölüdür. Yüzölçümü 3713 km2dir. Üçgen şeklindedir. Deniz seviyesinden yüksekliği 1647 m’dir. Kıyıları çok girintili çıkıntılı olup, manzarası fevkalade güzeldir. 250 m’den derin yerleri vardır. Gölde Akdamar, Adır, Çarpanak ve Kuş Adaları vardır. Göl tuzlu ve sodalı olduğu için sadece inci kefalı vardır. Van Gölüne mahsus olan bu balık yörenin en büyük besin kaynaklarındandır. Yılın büyük bölümü gölün derinliklerinde yaşar. İlkbahar aylarında yumurtlamak için göle dökülen dere ağızlarına akın ederler. Dere ağızlarında yakalanan balıklar İl merkezi ve ilçelerde satılır. Halk balığın bir kısmını kış aylarında tüketmek için kurutur. Van Gölünün kirlenmesi ve bilinçsiz avlanma balığın neslinin azalmasına sebep olmuştur.

Erçek Gölü: Van Gölünün doğusundadır. Yüzölçümü 100 km2dir. Deniz seviyesinden yüksekliği 1803, derin yeri 15 m’dir. Erçek Gölünün tuz ve soda oranı Van Gölüne oranla daha fazladır. Burada balık yaşamaz. Ancak son zamanlarda Van Gölündeki İnci kefalinin bu gölde de çoğaltılması için çalışmalar sürmektedir. Göl çok az sayıda tatlı su kaynağıyla beslenir. Diğer göller: Van Gölü ile İran sınırı arasında 11 küçük göl vardır. Bu göllerin deniz seviyesinden yüksekliği 2000 m’den fazladır.

İklim ve Bitki Örtüsü

İklimi: Van ilinde kara iklimi hüküm sürer. Kışlar sert ve uzun geçer. Çok yüksek bölgelerinde, kışın daha az sert geçmesini Van Gölü temin eder. Kışın 150 güne yakını 0°C altında geçer. Yazın ise 20 gün +30°C’nin üstündedir. Toprak 80 gün karla örtülü kalır. Senelik yağış miktarı ilçelere göre 370 mm ile 570 mm arasında değişir. Yazlar az yağışlı ve çok sıcak geçer. Sıcaklık -26,9°C ile +36°C arasında seyreder.

Bitki Örtüsü: Van Gölü civarı ve vadiler zengin bitki örtüsüyle kaplıysa da, dağlar genel olarak ağaçsızdır. İl toprakları bir bozkır manzarası arz eder. İl topraklarının % 70’i çayır ve mer’alarla, % 23’ü ekili ve dikili alanlarla ve % 2’si orman ve fundalıklarla kaplıdır.

Ekonomi

Van ekonomisi tarıma, küçükbaş hayvancılığa ve hayvan ürünlerini işleyen sanayiye dayanır. Faal nüfusun % 77’si tarım sektöründe çalışır.

Tarım: Van il topraklarının engebeli olması, kışın uzun ve sert geçmesi sebebiyle bitki üretimi sınırlıdır. Van Gölü çevresinin iklimi daha az soğuk geçtiği için tahıl ve sebze ekimi burada yapılır. Ekime müsait alanların ancak % 20’sinde sulama yapılmaktadır. Başlıca tarım ürünleri buğday, arpa, çavdar, fasulye, şekerpancarı ve patatestir. Van Gölü civarında domates, taze fasulye, karpuzve kavun yetişir. Van Gölü civarında meyvecilik de yapılır. En çok ceviz yetişir. Elma, armut, kayısı da yetiştirilir.

Sovyet bilgini Shutavsky’ye göre kavunun ana vatanı Van’dır. Van ve Diyarbakır’da yetişen cep kavunu, külahlı kavun, seyhan kavunu 16. asırda Anadolu’dan İtalya’ya gönderilmiş ve Papa Cantaluppı’nin çiftliğinde yetiştirilmiş bu sebeple “Cantalupp” ismini alan yuvarlak, basık dilimli, kabuğu hafif pürtüklü, turuncu renkte ve ananasa benzeyen kokusu olan bu kavun türü dünyaya Van’dan yayılmıştır.

Hayvancılık: Van ili en çok hayvan besleyen illerden biridir. Koyun sayısı Konya’dan sonra ikinci sırada yer alır. Mer’a hayvancılığı yapılır. Geniş mer’a ve çayırlara sahiptir. Türkiye’deki koyun varlığının % 5,5’i Van’dadır. En çok koyun beslenir. Arıcılık gelişmiştir.

Balıkçılık: Van ilinde büyük göller olmasına rağmen bu göllerin sodalı oluşu sebebiyle balık türleri ve miktarı azdır. Akarsularda sazan, karabalık, kayabalığı ve Van Gölünde inci kefali bulunur.

Ormancılık: Van ili orman bakımından oldukça fakir sayılır. İl topraklarının ancak % 2’si orman ve fundalıklarla kaplıdır. Sanayi ve yakacak odunu üretilmez.

Madencilik: Van ilinde çıkarılan madenler demir, soda, tuz, perlit, jips, kömür ve kükürttür. Rus işgali sırasında Ruslar Muradiye ilçesi yakınlarında Korzot köyünde günde 1 ton petrol çıkarmışlardır.

Van’ın Özalp ve Erçek bölgelerinde halen petrol arama çalışmaları devam etmektedir.

Sanayi: Sanayi yeni yeni gelişmeye başlamıştır. Mevcut fabrikalar tarım ve hayvan ürünlerini işleyen tesislerdir. 10 veya daha fazla işçi çalıştıran iş yeri sayısı 40’a ve 2-9 arasında işçi çalıştıran işyeri sayısı 400’e yakındır. Başlıca fabrikaları: Van Çimento Fabrikası, yem fabrikası, et kombinası, Van Peynir Tereyağ Fabrikası, çivi fabrikası, plastik boru fabrikası, Özalp Mandıra İşletmesi, tuğla fabrikası, yün ipliği fabrikası, un fabrikaları ve tuz, linyit işletmeleridir.

Hayvancılık ve tarımdan sonra en faal sektör ticarettir. İran, Irak, Kuveyt ve BDT’ye et ve canlı hayan ihraç edilir. İran’la sınır ticareti son dönemlerde önemli gelişmeler göstermiştir.

Ulaşım: Kara, hava ve demiryolu ulaşımından istifade eder. Doğu Anadolu Bölgesindeki karayolu ağının kavşak noktasıdır. Türkiye-İran yolu üzerindedir. İran transit ticaretinin önemli bir merkezidir. Karayolu: Van Gölü güneyindeki bir yolla Bitlis-Muş-Bingöl, Elazığ yolu ile İç Anadolu ve Akdenize bağlanır. Van Gölünün doğu kıyısını takip eden bir yolla Erzurum-Kars yoluna bağlanır. Böylece Doğu Anadolu, Doğu Karadeniz ve BDT’ye ulaşır. Gürpınar-Başkale üzerinden Hakkari ve İran’a ulaşır.

Demiryolu: Malatya-Elazığ-Muş-Bitlis demiryolu Tatvan’dan sonra feribotla Van İskelesine buradan da İran’a ulaşır. İl içinde 10 istasyon vardır. Van İskelesi-İran sınırı arası 114 km’dir.

Havayolları: Van’a 8 km mesafedeki havaalanının pisti 2600 m’dir. Büyük uçaklar inebilir. Van-İstanbul arasında Ankara üzerinden her gün sefer yapılır.

Nüfus ve Sosyal Hayat

Nüfus: 1990 sayımına göre toplam nüfusu 637.433 olup, 258.967’si ilçe merkezlerinde 378.466’sı köylerde yaşamaktadır. Senelik nüfus artışı binde 40.49’dur. Yüzölçümü 19.069 km2 olup, nüfus yoğunluğu 33’tür.

Örf ve adetleri: Van ve çevresi çok eski bir yerleşim merkezidir. En az 4000 senelik bir tarihe sahiptir. Bölgeden birçok medeniyet ve milletler gelip geçmiş ve bunların sadece mimari eserleri ve eski şehir kalıntıları günümüze ulaşmıştır. Diğer kültürler unutulmuş olup; 11. asrın ortalarından itibaren Türk egemenliğine geçmiş olan bu bölgede Türk sanat ve kültürü bölgeye yerleşen Orta Asya’dan gelen Türkler sayesinde bütün kültürlerin üstüne çıkmış; Van ve civarıOrta Asya menşeyli Türkler sayesinde başta nüfus olmak üzere her bakımdan Türkleşmiş ve 11. asırdan bu yana Van’da Türk-İslam kültürü hakim olmuştur. Van ve civarında Oğuz Türklerinin gelenek ve görenekleri hayatın her safhasında görülür.

Mahalli halk oyunları: Van ve çevresi folklor bakımından en zengin illerden biridir. Doğu Anadolu’nun orta ve güney kısmına ait halk oyunlarıve halk musikisi bu bölgede etkilidir. Bar oyunları oynanır. Oyunlar hareketli ve kıvraktır. Âşıklık geleneği ve bağlama kültürü devam etmektedir.

Halk türküleri sayılamayacak kadar çoktur. Bar oyunları yanında zeybek, horon ve kaşık oyunu da oynanır. Başlıca oyunlar: Çayda Kumlar Kaynaşır, Dezvır, Hırhır, Kersi, Sunalar Halayı, Pencerede Şişesin, Baso, Yar Güzeli Papuri, Koçeri, Çokeri, Goşınık, Hıleyli, Kız Oyunu, Van Koçerisi, Lezgi Oyunu, Hoş Bilezik, Tuyenler, Şirvan, Havasor, Govend ve Temir Ağadır.

Mahalli kıyafet: Kadın kıyafeti çok teferruatlıdır. Başlarına “kofik” denilen püsküllü yazma, “leçek” denilen oyalı yazma, “Ağvan” denilen fes giyerler. Kofi üzerine “heft” denilen ve yedi renk manasına gelen çok renkli örtüler bağlarlar.

Gövdede kadife, canfes veya yün kumaştan yapılmış fistan giyilir. Bunun altına ayak bileklerinde düğmeli “tuman” denilen şalvar bulunur. Bele gümüş kemer takılır. Fistan üzerine boncuklarla işlenmiş renkli yelek giyilir. Ayaklara desenli yün çorap “galoş potin” denilen ayakkabı giyilir. Evden dışarı çıktıklarında üzerlerine çeşitli renkte çarşaflar örterler.

Erkek kıyafeti oldukça sadedir. Başa takke giyilir. Takkenin etrafına “Ahmediye” denilen sarık sarılır. Vücuda ise şalvar, çepken, uzun kollu, düğmeli ve yakasız gömlek, kışın “sako” denilen palto giyilir. Ayaklara yün çorap, çarık veya yemeni giyilir.

Van ilinin simgesi olan “Van kedisi” nesli tükenmek üzeredir. Özel bir ilgiye ihtiyaç vardır. Uzun beyaz tüylü, uslu, temiz, sevimli ve gayet uzun ömürlü, bir gözü mavi bir gözü sarı ve son derece avcı olan bu kedi türü hızla azalmaktadır. Van kedisinin en büyük özelliği insanlarla beraber yaşamasıdır. İnsan sevgisi ve şefkati olmadan yaşıyamazlar.

Mahalli yemekler: Cılbır, ayranaşı, keledoş, çınğırdak, kabak bastı, kaz lokması, kellebaş, helise, yumurta tatlısı, kavut, murtuğa, sengeser ve Van’a mahsus tandırıdır. Van’ın kokulu balı, kavunu ve otlu peyniri ve ince kabuklu “Aslik elması” meşhurdur.

El san’atları olarak köylerde el tezgahlarında kilim dokunur. Çok meşhur olan Van kuyumculuğu gerilemiştir. Van’ın gümüş işlemeciliği eskiden çok meşhur idi. Yeniden geliştirilmesi için valilik tarafından atölyeler kurulmaktadır.

Eğitim: Okur-Yazar nispeti son senelerde hızla artmış ve % 80’e ulaşmıştır. İl dahilinde 27 okul öncesi eğitim kurumu, 734 ilkokul, 48 ortaokul, 2 meslekii ve teknik ortaokul, 25 lise vardır. Van, Üniversite bulunan iller arasındadır. 20 Temmuz 1982’de “100. Yıl Üniversitesi” kurulmuş olup, bu üniversiteye Fen-Edebiyat, Veteriner, Eğitim, Tıp, İlahiyat, Ziraat Fakültesi, Sosyal Bilimler ve Fen İlimleri Enstitüleri bağlıdır. Yeni tesislerle üniversite gelişmektedir. Van Gölü çevresindeki il ve ilçelere meslek yüksek okulları açılmıştır.

İlçeleri

Van ili, Merkez (Van) Bahçesaray, Başkale, Çaldıran, Çatak, Edremit, Erciş, Gevaş, Gürpınar, Muradiye, Özalp ve Saray ilçelerinden meydana gelmiştir.

Merkez: 1990 sayımına göre toplam nüfusu 207.870 olup, 153.111’i ilçe merkezinde, 54.759’u köylerde yaşamaktadır. Merkez bucağa bağlı 23, Erçek bucağına bağlı 20, Timar bucağına bağlı 47 köyü vardır.

İlçe toprakları genelde dağlık ve engebelidir. İlçenin başlıca düzlükleri, Erçek düzlüğü ile buna açılan küçük ovalar ve Van Ovasıdır. Van Ovası aynı zamanda ilin en büyük ovasıdır. İlçede yerleşim merkezleri bu ova ve çevresinde toplanmıştır.

Ekonomisi hayvancılığa dayalıdır. Ovalarda ve göle dökülen akarsu ağızları çevresinde tarım yapılır. Buralarda tahıl, sebze ve meyve yetiştirilir. İlçede en çok küçükbaş hayvan beslenir.

İlçe merkezi Van Gölünün 7 km kadar doğusunda kale ve kalenin güney eteklerinde kurulmuştur.

Bahçesaray: 1990 sayımına göre toplam nüfusu 17.246 olup, 3116’sı ilçe merkezinde, 14.130’u köylerde yaşamaktadır. Merkeze bağlı 16 köyü vardır. İlçe toprakları genelde dağlıktır. İlçenin en önemli düzlüğü Bahçesaray Deresinin meydana getirdiği vadidir. İlçe nüfusu daha çok buralarda toplanmıştır. İlçede yer alan dağlar ulaşımı büyük ölçüde etkiler. Bölgeye ilk karın yağmasından yaz başına kadar çevresiyle bağlantısı kesilir.

Ekonomisi hayvancılığa dayalıdır. En çok küçükbaş hayvan beslenir. Bahçesaray Deresi Vadisinde tarım yapılır. Başlıca tarım ürünleri, buğday, arpa ve cevizdir. Önemli ölçüde bal üretimi yapılmaktadır.

İlçe merkezi Bahçesaray Deresi Vadisinde kurulmuştur. Eski ismi Müküs’tür. Gevaş’a bağlı bir bucakken 19 Haziran 1987’de 3392 sayılı kanunla ilçe oldu.

Başkale: 1990 sayımına göre toplam nüfusu 55.597 olup, 16.418’i ilçe merkezinde 39.179’u köylerde yaşamaktadır. Merkez bucağa bağlı 40, Albayrak bucağına bağlı 21 köyü vardır. Yüzölçümü 2599 km2 olup, nüfus yoğunluğu 21’dir.

İlçe toprakları ilin en yüksek bölümü olan güneydoğu kesiminde İran sınırında yer alır. İlçe sınırları içinde kalan İspiriz Dağı (3668 m), ilin en yüksek dağıdır. Yiğit Dağı, İran sınırında, Gökdağ ve Mordağ güneyinde, Mengene Dağı ise kuzeybatısında yer alır. İlçe merkezinin kuzeyini Başkale Dağı, güneyiniyse Merkez Dağı çevreler. Bu dağların eteklerinde ve aralarında geniş platolar vardır. İlçenin düzlükleri Çığlı Suyu Vadisinde toplanmıştır.

Ekonomisi hayvancılığa dayanır. En çok koyun beslenir. İç ve dış pazarlara canlı hayvan satılır. Tarıma elverişli bölgelerde arpa buğday ve patates yetiştirilir.

İlçe merkezi İspiriz Dağı eteğinde Çığlı Suyu Vadisinde kurulmuştur. Van-Yüksekova yolu ilçe merkezinden geçer. İl merkezine 112 km mesafededir. İlçe belediyesi 1926’da kurulmuştur.

Çaldıran: 1990 sayımına göre toplam nüfusu 41.879 olup, 4780’i ilçe merkezinde, 37.099’u köylerde yaşamaktadır. Merkeze bağlı 65 köyü vardır. İlçe toprakları genelde dağlıktır. Bendimahi Çayı Vadisinde yer alan Çaldıran Ovası ilçenin en büyük düzlüğüdür. Denizden yüksekliği 2000 m civarındadır. Ova, ilçe merkezine doğru hafif bir eğimle alçalır. Ovayı Bendimahi Çayı sular. Kışın kalın bir kar tabakasıyla örtülü olan ova, karların erimesiyle yer yer bataklık görünümü alır.

Ekonomisi hayvancılığa dayalıdır. Çaldıran Ovasının büyük bölümü otlak ve mer’a olarak kullanılır. Ovanın sulanabilen kısımlarında arpa ve buğday yetiştirilir. İlçe merkezi, ovanın kuzey batı kesiminde, Bendimahi Çayının bir kolu kenarında kurulmuştur. Özalp ilçesine bağlı bucakken 19 Haziran 1987’de 3392 sayılı kanunla ilçe oldu.

Çatak: 1990 sayımına göre toplam nüfusu 21.755 olup, 4270’i ilçe merkezinde, 17.485’i köylerde yaşamaktadır. Merkez bucağa bağlı, 19, Narlı bucağına bağlı 8 köyü vardır. Yüzölçümü 1826 km2 olup, nüfus yoğunluğu 12’dir.

İlçe toprakları dağlıktır. Dağların yükseklikleri genelde 3000 metrenin üzerindedir. Bu dağlar arasında kuzey-güney istikametinde akan Çatak Deresi, birçok kollarla beslenir. İlçenin tek düzlüğü Çatak Deresi boyunca doğuya doğru genişleyen küçük bir bölgedir.

Ekonomisi hayvancılığa dayalıdır. En çok koyun beslenir. Hayvancılıkla uğraşanlar yazın gür çayırlarla kaplı yaylalara çıkarlar. Yaylalarda kurulan mandıralarda Van’ın ünlü otlu peyniri sadece bu ilçede imal edilir. Hayvancılığa bağlı olarak deri ve yapağı üretimiyle dokumacılık gelişmiştir. Tarım sadece Çatak Deresi Vadisinde yapılır. Başlıca tarım ürünleri tahıldır. Meyvecilik gelişmiş olup, armut ve ceviz üretimi önemlidir.

İlçe merkezi Çatak ve Norduz derelerinin birleştiği dar bir vadide kurulmuştur. Köy görünümünde küçük bir yerleşim merkezidir. İl merkezine 82 km mesafededir. İlçe belediyesi 1937’de kurulmuştur.

Edremit: 1990 sayımına göre toplam nüfusu 13.989 olup, 3853’ü ilçe merkezinde, 10.136’sı köylerde yaşamaktadır. Merkeze bağlı 10 köyü vardır. İlçe toprakları genelde dağlıktır. Gölün kıyısında ise düzlükler olup, doğu kesimlerde Erek Dağı yer alır. Yerleşim merkezleri gölün kıyısındaki düzlükte toplanmıştır.

Ekonomisi hayvancılığa dayalıdır. Ovalık kesimde tarım yapılır. Burada tahıl, sebze ve meyve yetiştirilir. İlçede en çok küçükbaş hayvan beslenir.

İlçe merkezi Van Gölü kıyısında Bitlis-Van karayolu üzerinde kurulmuştur. Merkez ilçeye bağlı bucak merkeziyken 1990’da ilçe oldu. Eski ismi Gümüşdere’dir. Tabii güzelliği çok meşhurdur.

Erciş: 1990 sayımına göre toplam nüfusu 99.754 olup, 40.481’i ilçe merkezinde, 59.273’ü köylerde yaşamaktadır. Merkez bucağa bağlı 35, Deliçay bucağına bağlı 14 ve Kocapınar bucağına bağlı 30 köyü vardır. Yüzölçümü 2115 km2 olup, nüfus yoğunluğu 47’dir.

İlçe topraklarının kuzeyi ve doğusunda yüksekliği 3000 metreyi aşan dağlar yer alır. Güneyindeyse gölle aynı yüksekliğe sahip geniş bir ova vardır. Dağlardan doğan akarsuların göle döküldüğü kesimde yer alan alüvyonlu ova üç taraftan dağlarla çevrili olduğundan tarıma elverişli bir iklime sahiptir.

Ekonomisi tarıma dayalıdır. Başlıca tarım ürünleri buğday, arpa, şekerpancarı ve patatestir. Meyvecilik gelişmiş olup, elma, armut, kayısı ve üzüm yetiştirilir. Sebzecilik gelişmiştir. Dağ köylerinde hayvancılık yapılır. En çok koyun beslenir. Sığır besiciliği ve deri üretimi ekonomide önemli yer tutar. İlçe topraklarında perlit, ponza taşı ve linyit yatakları vardır.

İlçe merkezi Van Gölünden 5 km içeride Sulu Ova denilen düzlükte kurulmuştur. İl merkezinden sonra en büyük yerleşim merkezidir. Ağrı-Van karayolu üzerinde yer alan Erciş, il merkezine 96 km mesafededir. Denizden yüksekliği 1750 metredir. Van’ın en yeşil ve büyük ilçesidir.

Gevaş: 1990 sayımına göre toplam nüfusu 32.119 olup, 9994’ü ilçe merkezinde, 22.125’i köylerde yaşamaktadır. Merkez bucağa bağlı 34 köyü vardır. İlçe topraklarının büyük bir kesimi dağlıktır. Kuzey bölgesinde Bitlis Dağlarının bir bölümü yer alır. Bu dağlar kışın ulaşıma imkan vermez. İlçenin en önemli akarsuyu Van Gölüne dökülen Hoşap Suyudur. Van Gölü kıyısında düzlükler vardır.

Ekonomisi hayvancılığa dayalıdır. En çok koyun beslenir. İlçede aşiret düzeni hakim olduğundan yazın bunlar sürülerini yaylalara çıkarırlar. Canlı hayvan tica reti yaygın olduğu için hayvani ürünler azdır. Süt, peynir, yapağı ve deri en önemli hayvani ürünlerdir. Bölgenin otlu peyniri meşhurdur. Göl kıyısındaki düzlüklerde tarım yapılır. En fazla elde edilen tarım ürünü şekerpancarıdır. Ayrıca az miktarda buğday, arpa, patates, ceviz, elma elde edilir. İlçede arıcılık gelişmiştir.

İlçe merkezi Çadır Dağının kuzey eteklerinde, göl kıyısının 3 km güneyinde kurulmuştur. Muş-Bitlis-Van karayolu ilçenin 2 km yakınından geçer. İl merkezine 39 km mesafededir. İlçe belediyesi 1923’te kurulmuştur. Bitlis’in Ahlat ilçesinden sonra bölgenin en önemli Selçuklu mezarlığı bu ilçededir.

Gürpınar: 1990 sayımına göre toplam nüfusu 42.947 olup, 3994’ü ilçe merkezinde, 38.953’ü köylerde yaşamaktadır. Merkez bucağa bağlı 9, Güzelsu bucağına bağlı 27, Kırkgeçit bucağına bağlı 17, Yalınca bucağına bağlı 11 köyü vardır. Yüzölçümü 4063 km2 olup, Nüfus yoğunluğu 11’dir. Yüzölçümü bakımından ilin en büyük ilçesidir.

İlçe topraklarının doğusunda Koçlular, güneyinde Hakkari batısında, Kavuşşahap Dağlarının uzantısında yüksek yaylalar yer alır. Hoşap Suyu boyunda Hoşap ve Havasar Ovaları vardır. Yarısı ilçe topraklarında kalan Keşiş Gölü, Erek Dağından kaynaklanan küçük bir akarsu vadisinin sulama için kapatılmasıyla meydana gelmiş suni bir göldür.

Ekonomisi hayvancılığa dayalıdır. Mer’a hayvancılığı yapılan ilçede en çok koyun ve kıl keçisi beslenir. Süt, peynir, tereyağı, et, yapağı ve deri önemli hayvani ürünlerdir. İlçenin kuzeyindeki düzlüklerde tarım yapılır. Başlıca tarım ürünleri buğday, arpa, yem bitkileri, patates, soğan, fasulye, ceviz ve elmadır.

İlçe merkezi Hoşap Suyu kenarında kurulmuştur. Denizden yüksekliği 1740 metredir. Van-Hakkari karayolu ilçenin 3 km kuzeyinden geçer. İl merkezine 21 km mesafededir. İlçe merkezi 1936’da bugün Kırkgeçit bucağının olduğu yerde kurulmuştu. 1954’te bugünkü yerine nakledilmiştir. İlçe belediyesi 1954’te kurulmuştur.

Muradiye: 1990 sayımına göre toplam nüfusu 40.040 olup, 11.167’si ilçe merkezinde, 28.873’ü köylerde yaşamaktadır. Merkez bucağa bağlı 36 köyü vardır.

İlçe toprakları genelde dağlıktır. Kuzey ve doğu bölgelere gidildikçe yükseklik artar. Dağlardan kaynaklanan suları Bendimahi Çayı toplar. Bu çayın göle döküldüğü bölgede Muradiye Ovası yer alır.

Ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Muradiye Ovasında tarım yapılır. Başlıca tarım ürünleri şekerpancarı, buğday ve arpadır. Dağlık bölgelerdeki yaylalarda çok sayıda koyun ve kıl keçisi beslenir. Yaylalarda yazın kurulan mandıralarda tereyağ ve bölgeye ait otlu peynir üretilir.

İlçe merkezi Bendimahi Çayının doğusunda bir vadinin yamacında kurulmuştur. Doğubeyazıt-Van karayolu ilçe merkezinden geçer. İl merkezine 78 km mesafededir. Denizden yüksekliği 1735 metredir. Eski ismi Bargiri’dir. İlçe belediyesi 1935’te kurulmuştur.

Özalp: 1990 sayımına göre toplam nüfusu 46.453 olup, 4920’si ilçede merkezinde, 41.533’ü köylerde yaşamaktadır. Merkez bucağa bağlı 28, Doruntay bucağına bağlı 24 köyü vardır.

İlçe toprakları genelde dağlıktır. Dağları Karasu’nun kolları olan Memedik Suyu ve Yeniçay Deresinin açtığı vadilerle parçalanmıştır. Bu vadilerde küçüklü büyüklü düzlükler meydana gelmiştir. Dağ eteklerinde hayvancılık bakımından önemli çayırlarla kaplı sulak yaylalar vardır.

Ekonomisi hayvancılık ve tarıma dayalıdır. Yaylacılık yöntemiyle çok sayıda koyun yetiştirilir. Küçük düzlüklerde tarım yapılır. Başlıca tarım ürünleri buğday, arpa ve patatestir.

İlçe merkezi Memedik Çayı Vadisinde kurulmuştur. Eski ismi Mahmudi’dir. Van’ı İran’a bağlayan kara ve demiryolu ilçe merkezinden geçer. İl merkezine 61 km mesafededir. Gelişmemiş ve küçük olan ilçenin belediyesi Cumhuriyetten önce kurulmuştur.

Saray: 1990 sayımına göre toplam nüfusu 17.784 olup, 2863’ü ilçe merkezinde, 14.921’i köylerde yaşamaktadır. Merkeze bağlı 23 köyü vardır. İlçe toprakları genelde dağlıktır. Memedik Vadisinde bulunan Saray Ovası ilçenin tek düzlüğüdür. Saray Ovası 45 km2lik alanı kaplar. Denizden 2100 m yüksekliktedir.

Ekonomisi hayvancılık ve tarıma dayalıdır. Yaylacılık sistemiyle çok sayıda koyun beslenir. Saray Ovasında tarım yapılır. Başlıca tarım ürünü tahıldır. Ayrıca az miktarda patates yetiştirilir.

İlçe merkezi Saray Ovasının en doğusunda yamaçlara doğru kurulmuştur. Van-İran karayolu ilçe yakınından geçmektedir. Özalp’a bağlı bucakken 1990’da ilçe oldu.

Tarihi Eserler ve Turistik Yerleri

Van ili tarihi ve tabii güzellikleri çok zengin bir ildir. Başlıca tarihi eserleri şunlardır:

Ulucami: 1389-1400 seneleri arasında Karakoyunlu Kara Yusuf zamanında yapıldığı mimari tarz ve bezemelerinden anlaşılmaktadır. Yıkık vaziyettedir. 1970-1973 arasında yapılan kazılarla caminin toprak altındaki bölümleri ortaya çıkarılmıştır.

Hüsrev Paşa Camii: Kanuni Sultan Süleyman Hanın vezirlerinden Koca Hüsrev Paşa tarafından 1567’de yaptırılmıştır. Mimar Sinan’ın eseri olup, beş kubbelidir. İki renkli kesme taşlarla değişik görünüşlü ve göz alıcıdır. Yapı günümüzde yıkıktır.

İzdipar Camii: Van beylerbeyi İzzeddin Şir Beyin yaptırdığı tahmin edilmektedir. Tamir edilen kesme taştan yapıyı, medrese odalarının sıralandığı avlu çevreler.

Van Kalesi: M.Ö. 9. asırda Birinci Sarduri tarafından yaptırılmıştır. Defalarca tamir edilmiştir. Van Gölüne 2 km uzaklıkta Van şehri yakınında yalçın kayaların üzerinde kurulmuştur. Çekici ve muhteşem bir görünüşü vardır. Uzunluğu 1800 m, genişliği 120 m, yüksekliği gölden 80 metredir. Kale içinde cami, depolar, kuyular, dükkanlar ve kışla bulunmaktadır. Kaleden aşağıya bin basamaklı bir merdivenden inilir.

Norguh Kalesi: Gürpınar ilçesinin 10 km kuzeydoğusunda Erek Dağlarının alçak uzantılarından biri üstündedir. Sitadel veAşağı kent olarak iki bölüme ayrılır.

Hoşap Kalesi: Gürpınar ilçesindeki kitabesinden 1643’te Sarı Süleyman Mahmudi Bey tarafından yaptırılmış Selçuklu eseri olduğu anlaşılmaktadır. Başkale yolu üzerindedir. Kalenin altından ve kayalar arasından Hoşap Suyu akar. Kalenin içinde 360 hücre, iki cami, üç hamam, zindan ve kuyular vardır. Üç surla çevrilidir.

Toprak Kale: Van şehrinin kuzeyinde olup, aynı yerde Urartu şehir kalıntıları vardır. M.Ö. 734’ten Urartuların yıkılışına kadar başşehirlik yapmıştır. Kalede mabet ve taş merdivenle inilen sarnıç vardır.

Çavuştepe Harabeleri: Hoşap yolu üzerindeki bu tepede Urartulardan kalma bir şehir kalıntısı vardır. 1963’te bulunan bir kitabede şehrin Kral İkinci Sarduri tarafından kurulduğu yazılıdır. Bu kalıntılar arasında kaleler, saraylar ve çeşitli kalıntılar vardır.

Şamran Kanalı: Urartular zamanında yapılmış olup, Gürpınar ilçesinden Van Gölüne kadar uzanır ve 56 km uzunluktadır.

Akdamar Adasındaki tarihi Manastır: M.S. 915-921 yılları arasında Gagik tarafından yaptırılmıştır. İçinde freskler ve dışında kabartmalar vardır. Kilisede Bizans sanatından çok doğu etkisi görülür.

Anzaf (Ansaf) Kalesi: Tarihi bir açık hava müzesidir. Urartulardan kalmadır. Van şehrini korumak için yapılmış bir kaledir. Van-Özalp karayolu üzerindedir.

Hoşap Köprüsü: Hoşap Suyu üzerinde 1671’de yapılmıştır. Üç gözlü olup, ortadaki büyük yandakiler küçüktür. Yapıda iki renk taş kullanılmıştır.

Türbeler: Van ilinde bulunan türbelerin başlıcaları şunlardır: Seyyid Fehim-i Arvasi hazretlerinin türbesi. Müküs’ün Arvas (Doğanyayla) köyündedir. İslam alimlerinin büyüklerindendir. Binlerce masumun şehit edildiği Zeve şehitleri Sultan-ı Yekpa Türbesi, Başeti Mehendan Türbesi, Van Kalesi yanında Şeyh Abdurrahman Baba Türbesi, Güzelsu’da Seyyid Abdurrahman-ı Kutp, Görentaş köyünde Şeyh Muhammed Tayyar Türbesi.

Mesire Yerleri: Van ili tabii güzellikler bakımından oldukça zengindir. Bölgede bulunan çok sayıdaki göl, ilin tabii, güzelliğini arttırmaktadır. Mesire yerleri bakımından Van ili Doğu Anadolu bölgesinin en zengin illerindendir. Başlıca mesire yerleri şunlardır:

Van Gölü: Türkiye’nin en büyük gölü olup, çevresinin tabii güzelliği çok fevkaladedir. Gür yeşilliklerle mavi sular adeta kucaklaşır.

Bendimahi Çağlayanı: Van Gölüne dökülen Bendimahi Suyu üzerindedir. Çağlayanın çevresi eşsiz bir güzelliğe sahiptir. İl merkezine 100 km mesafededir. Muradiye-Çaldıran yolu üzerindedir.

Akdamar Adası: Gevaş ilçesine iki km uzaklıkta, Van Gölünde bulunan bir adadır. Ada, badem ağaçları ve fundalıklarla kaplıdır. Adada eski bir tarihi kilise vardır. Yaz aylarında düzenli gemi seferleri yapılır.

Çatak: Tabii güzelliği bakımından dünyanın en güzel yerlerinden biridir. Çatak Deresi kenarı meşe, ceviz, meyve ağaçları ve ormanlarla süslü bol av hayvanı bulunur.Çatak girişindeki Ganisipi Şelalesi haziran sonuna kadar akar.

Amik: Van-Erciş karayolunun 20. kilometresinde ayrılan yollarla ulaşımı sağlanan Amik Gölü kıyısında bir dinlenme yeridir Süphan Dağına bakan meyve bahçeleri ve tabii plajlarıyla meşhurdur.

Kaplıca ve İçmeler: Van yeraltı su kaynakları bakımından oldukça zengindir. Hemen hemen ilin her bölgesinde şifalı su kaynağı vardır. Fakat bunların bir çoğunda tesis yoktur ve ulaşım imkanı olmadığından sadece bölge halkı tarafından kullanılır. İldeki başlıca madensuları ve kaplıcalar şunlardır: Erciş Hasanabdal Zilan Kaplıcası, Başkale Hagi Madensuyu, Başkale Kanlıbudak Madensuyu, Başkale Kiloğlan Kaplıcası, BaşkaleZereni Kaplıcası, Erciş Akbaş Köyü Madensuyu, Gürpınar Yoldüştü Köyü Madensuyu, Muradiye Aşağı Şerefhane Madensuyu, Muradiye Deftriş Kaplıcası, Muradiye Dergezin Kaplıcası Özalp Bolbölük Madensuyu.


2-)İleri kollar, ordu veya donanmanın keşif kolu


3-)Öncüler.


4-)Üstü kapalı yük arabası


5-)İng


6-)Elebaşı, kamyonet, karavan, yük vagonu, minibüs, kanat, harman savurma makinesi, keşif kolu, öncü


7-)i. 1. minibüs. 2. karavan. 3. (arkası kapalı) kamyon. 4. İng. kamyonet. 5. İng., d.y. yük vagonu; furgon; marşandizin sonuna takılan cumbalı vagon.


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 


Dil
Anlamı
İngilizcesi İngilizce
Van city.
İngilizcesi İngilizce
The front of an army; the first line or leading column; also, the front line or foremost division of a fleet, either in sailing or in battle.
İngilizcesi İngilizce
Shovel used in cleansing ore.
İngilizcesi İngilizce
To wash or cleanse, as a small portion of ore, on a shovel.
İngilizcesi İngilizce
Light wagon, either covered or open, used by tradesmen and others fore the transportation of goods.
İngilizcesi İngilizce
Close railway car for baggage.
İngilizcesi İngilizce
See the Note under Car,.
İngilizcesi İngilizce
Fan or other contrivance, as a sieve, for winnowing grain.
İngilizcesi İngilizce
Wing with which the air is beaten.
İngilizcesi İngilizce
Value Added Network.
İngilizcesi İngilizce
Value Added Network A third party network that transmits data between trading partners.
İngilizcesi İngilizce
Value Added Network is a third-party communications network that can accept a message from virtually any computer hardware and software configuration and can deliver the message to a receiver that uses different hardware and software.
İngilizcesi İngilizce
Value-Added Network A VAN company is an organization that helps companies exchange private documents, usual via EDI systems.
İngilizcesi İngilizce
Networking providers that differentiate themselves on the basis of local-dial availability, upper-layer services , network management, and global connectivity.
İngilizcesi İngilizce
Value Added Network is an independently contracted company, which acts as a post office for sending and receiving electronic transactions to and from trading partners.
İngilizcesi İngilizce
Any of a number of forms of motorized transportation larger than a car but smaller than a bus.
İngilizcesi İngilizce
Value Added Network Third-party service organizations that deliver EDI messages from senders to receivers This is a highly secure and private alternative to the Internet VAN's typically charge by data character sent/received, so longer messages cost more See also: EDI over Internet, UIG Standards, PGP Standards, XML.
İngilizcesi İngilizce
Van refers to the enzymes found in bacteria that is resistant to the antibiotic Vancomycin.
İngilizcesi İngilizce
Value-Added Network A private data communications network used for EDI transactions.
İngilizcesi İngilizce
Value-Added Network A third party service provider that facilitates the transmission of electronic data among multiple trading partners Service may include EDI communications skill, expertise, and equipment necessary to receive, store, and transmit electronic commerce transactions between trading partners.
İngilizcesi İngilizce
Multi-Purpose vehicle.
İngilizcesi İngilizce
To fan, or to cleanse by fanning; to winnow.
İngilizcesi İngilizce
Truck with an enclosed cargo space a camper equipped with living quarters.
İngilizcesi İngilizce
Any creative group active in the innovation and application of new concepts and techniques in a given field.
İngilizcesi İngilizce
The leading units moving at the head of an army.
İngilizcesi İngilizce
Camper equipped with living quarters.
İngilizcesi İngilizce
Truck with an enclosed cargo space.
İngilizcesi İngilizce
Value added network VAN services provide shared, private messaging networks for supporting EDI applications.
İngilizcesi İngilizce
Movers call all types and kinds of trucks used for moving 'vans' A van can be as small as a small econoline pack van or as large as a long tractor-trailer.
İngilizcesi İngilizce
Land Rover fitted with windowless rear roofsides These are quite common in Britain since tax codes there charge much higher rates on vehicles with rear side windows see also Blindside.
İngilizcesi İngilizce
Specialized common carrier that 'adds value' over and above the standard services of common carriers.
İngilizcesi İngilizce
Railway goods vehicle which has a roof.
İngilizcesi İngilizce
Covered road vehicle for carrying goods.

  • Okuldaki bazı Türk kökenli öğrenciler yönetim tarafından konulan yasağın Hollandaca konuşmak ve öğrenmek açısından iyi bir karar olduğu değerlendirirken, okulun eğitimden sorumlu müdürü Piet Van Dijk, “Hollanda’nın resmi dili Hollandacadır.

Sizde içinde Van kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Van kelimesi anlamı 453 defa okunmuştur. [240737] Van kelime anlamı, Van nedir, Van ne demek, Van sözlük anlamı

Paylaş