Ab Nedir

Ab Nedir ? Ab Ne demek ?

1-)İçene ölümsüz bir hayat verdiğine inanılan su. Âb, Farsça'da "su", hayat ise Arapça'da "yaşam" demektir. Buna, ab-ı hayat, ab-ı Hızır, aynü'l-hayat, nehru'l-hayat da denilir. Anlamları; hayat suyu, Hızır suyu, hayat pınarı ve hayat ırmağı demektir.

Kur'an-ı Kerim'de Hz. Musa ve Hızır kıssası anlatılırken ab-ı hayata dolaylı olarak temas edilir. (el-Kehf, 18/60-82). Ayetlerde anlatılanlar şöyle özetlenebilir: Hz. Musa bir gün genç arkadaşıyla birlikte, kendisine Allah tarafından "rahmet ve gizli ilim" verilen Hızır (a.s.)'la buluşmak üzere yola çıkar. Buluşma yeri "iki denizin birleştiği yer" (Mecmau'l-Bahreyn)'dir. Yanlarına azık olarak aldıkları tuzlu balığın canlanıp denize atlaması buluşma yerini belirleyen bir işaret olacaktır. Deniz sahilinde rastladıkları bir kayanın yanındaki pınarın suyu tuzlu balığa temas edince balık canlanır ve denize atlar. Genç arkadaşının elinde gerçekleşen bu olağanüstü olayı daha sonra öğrenen Musa Peygamber geri döner ve hayat pınarının başında Hızır (a.s.)'la buluşarak, ibretli olayların geçeceği yolculuğa çıkarlar (bkz. Kehf Suresi mad.). Buhari'deki bir rivayette, buluşma yeri olan Mecmau'l-Bahreyn'den maksadın hayat pınarı olduğu ifade edilir. Bu hadise göre; "Hızır'la buluşacakları kayanın dibinde bir kaynak 'ayn' vardı ki buna hayat kaynağı (aynü'l-hayat, ab-ı hayat) deniyordu. Bu suyun temas edip de diriltmediği hiçbir şey yoktu. İşte balığa bu sudan sıçramış" (Buhari Tefsir, Suretü'l-Kehf, 4).

Halk arasındaki mitolojik anlayış ve inanışa göre yeri bilinmeyen bu pınardan içen kimse, uzun ömre veya sonsuz yaşayışa kavuşmuş olur. Hızır (a.s.)'ın uzun yaşayışı da bununla açıklanmak istenir.

Wensinck, L. Massignon ve Friendlaender gibi müsteşrikler, İskender efsanesi ile Hz. Musa ve Hızır kıssası arasında ilgi kurmaya çalışmışlardır. Çünkü ab-ı hayat unsuru bu hikayelerde ağırlık noktasını teşkil eder. Müfessirlerin bu bilgilere yer vermesi, muhaddis ve tarihçilerin yaptıkları aktarmalar, Kehf Suresindeki (18/83-98) Zülkarneyn kıssası onların başlıca delilleri olmuştur. Müfessirler IX. yüzyıldan itibaren, İskender efsanesini Kur'an-ı Kerim'deki Zülkarneyn kıssasını açıklarken geniş ölçüde kullanmışlardır. Buna göre, İskender-i Zülkarneyn, içene sonsuz hayat veren ve insanüstü güçler kazandıran ab-ı hayattan söz edildiğini duyar ve bunu aramaya karar verir. Halasının oğlu olan ve Hızır diye anılan Elyesa ile ordusunun refakatinde yolculuğa çıkar. Âb-ı hayat, "karanlıklar ülkesi"ndedir. Yolda fırtına yüzünden ordudan ayrı düşerler. Karanlıklar ülkesine gelince Zülkarneyn sağa, Hızır sola giderek yollarını tayine çalışırlar. Günlerce yol aldıktan sonra, Hızır ilahi bir ses duyar ve bir nur görür. Orada ab-ı hayatı bulur. Bu sudan içer ve yıkanır. Böylece hem sonsuz bir hayata kavuşur ve hem de olağanüstü güçler kazanır. Sonra Zülkarneyn'le karşılaşır. O da, ab-ı hayatı ararsa da bulamaz ve bir süre sonra ölür (Buhari, Tefsir, 18/4; Zemahşeri, el-Keşşaf, Kahire 1307, I, 575; Taberi, Camiu'l-Beyan, Bulak 1323-29, Beyrut 1398/, XV, 163-167; Beyzavi, Envaru't-Tenzil, Kahire 1285, II, 19-20; A. Yaşar Ocak, İslam-Türk İnançlarında Hızır Yahut Hızır-İlyas Kültü, Ankara 1985, s. 43-58; İ. Hakkı İzmirli, "Âb-ı Hayat ", İTA, 1, 48-49; A. J. Wensinck, "Hızır", İA, V/I, s.457-462).

Âb-ı hayat tasavvufta Cenab-ı Hakk'ın "el-Hayy" isminin gerçeğinden ibarettir. Bu ismin sırrına erenler ab-ı hayattan içmiş olurlar. Dini, tasavvufi edebiyat türlerinde bu anlamı bulmak mümkündür. Mevlana'nın şu mısraları örnek verilebilir: "Hızır, Tanrı keremiyle ab-ı hayata kavuştu", "Sen ya baştan başa cansın, yahut zamanın Hızır'ı, yahut ab-ı hayat; onun için halktan gizlenmektesin", "Sana nasıl Hızır demeyeyim ki ab-ı hayat içtin, sen ab-ı hayatsın; sula, kandır bizi" (Divan-ı Kebir, trc. Abdülbaki Gölpınarlı, İstanbul 1957, I, 92, 166, 352, II, 62, 355-434).

Hamdi DÖNDÜREN


2-)ÂB-I HAYÂT



İçene ölümsüz bir hayat verdiğine inanılan su. Âb, Farsça'da "su", hayat ise Arapça'da "yaşam" demektir. Buna, ab-ı hayat, ab-ı Hızır, aynü'l-hayat, nehru'l-hayat da denilir. Anlamları; hayat suyu, Hızır suyu, hayat pınarı ve hayat ırmağı demektir.

Kur'an-ı Kerim'de Hz. Musa ve Hızır kıssası anlatılırken ab-ı hayata dolaylı olarak temas edilir. (el-Kehf, 18/60-82). Ayetlerde anlatılanlar şöyle özetlenebilir: Hz. Musa bir gün genç arkadaşıyla birlikte, kendisine Allah tarafından "rahmet ve gizli ilim" verilen Hızır (a.s.)'la buluşmak üzere yola çıkar. Buluşma yeri "iki denizin birleştiği yer" (Mecmau'l-Bahreyn)'dir. Yanlarına azık olarak aldıkları tuzlu balığın canlanıp denize atlaması buluşma yerini belirleyen bir işaret olacaktır. Deniz sahilinde rastladıkları bir kayanın yanındaki pınarın suyu tuzlu balığa temas edince balık canlanır ve denize atlar. Genç arkadaşının elinde gerçekleşen bu olağanüstü olayı daha sonra öğrenen Musa Peygamber geri döner ve hayat pınarının başında Hızır (a.s.)'la buluşarak, ibretli olayların geçeceği yolculuğa çıkarlar (bkz. Kehf Suresi mad.). Buhari'deki bir rivayette, buluşma yeri olan Mecmau'l-Bahreyn'den maksadın hayat pınarı olduğu ifade edilir. Bu hadise göre; "Hızır'la buluşacakları kayanın dibinde bir kaynak 'ayn' vardı ki buna hayat kaynağı (aynü'l-hayat, ab-ı hayat) deniyordu. Bu suyun temas edip de diriltmediği hiçbir şey yoktu. İşte balığa bu sudan sıçramış" (Buhari Tefsir, Suretü'l-Kehf, 4).

Halk arasındaki mitolojik anlayış ve inanışa göre yeri bilinmeyen bu pınardan içen kimse, uzun ömre veya sonsuz yaşayışa kavuşmuş olur. Hızır (a.s.)'ın uzun yaşayışı da bununla açıklanmak istenir.

Wensinck, L. Massignon ve Friendlaender gibi müsteşrikler, İskender efsanesi ile Hz. Musa ve Hızır kıssası arasında ilgi kurmaya çalışmışlardır. Çünkü ab-ı hayat unsuru bu hikayelerde ağırlık noktasını teşkil eder. Müfessirlerin bu bilgilere yer vermesi, muhaddis ve tarihçilerin yaptıkları aktarmalar, Kehf Suresindeki (18/83-98) Zülkarneyn kıssası onların başlıca delilleri olmuştur. Müfessirler IX. yüzyıldan itibaren, İskender efsanesini Kur'an-ı Kerim'deki Zülkarneyn kıssasını açıklarken geniş ölçüde kullanmışlardır. Buna göre, İskender-i Zülkarneyn, içene sonsuz hayat veren ve insanüstü güçler kazandıran ab-ı hayattan söz edildiğini duyar ve bunu aramaya karar verir. Halasının oğlu olan ve Hızır diye anılan Elyesa ile ordusunun refakatinde yolculuğa çıkar. Âb-ı hayat, "karanlıklar ülkesi"ndedir. Yolda fırtına yüzünden ordudan ayrı düşerler. Karanlıklar ülkesine gelince Zülkarneyn sağa, Hızır sola giderek yollarını tayine çalışırlar. Günlerce yol aldıktan sonra, Hızır ilahi bir ses duyar ve bir nur görür. Orada ab-ı hayatı bulur. Bu sudan içer ve yıkanır. Böylece hem sonsuz bir hayata kavuşur ve hem de olağanüstü güçler kazanır. Sonra Zülkarneyn'le karşılaşır. O da, ab-ı hayatı ararsa da bulamaz ve bir süre sonra ölür (Buhari, Tefsir, 18/4; Zemahşeri, el-Keşşaf, Kahire 1307, I, 575; Taberi, Camiu'l-Beyan, Bulak 1323-29, Beyrut 1398/, XV, 163-167; Beyzavi, Envaru't-Tenzil, Kahire 1285, II, 19-20; A. Yaşar Ocak, İslam-Türk İnançlarında Hızır Yahut Hızır-İlyas Kültü, Ankara 1985, s. 43-58; İ. Hakkı İzmirli, "Âb-ı Hayat ", İTA, 1, 48-49; A. J. Wensinck, "Hızır", İA, V/I, s.457-462).

Âb-ı hayat tasavvufta Cenab-ı Hakk'ın "el-Hayy" isminin gerçeğinden ibarettir. Bu ismin sırrına erenler ab-ı hayattan içmiş olurlar. Dini, tasavvufi edebiyat türlerinde bu anlamı bulmak mümkündür. Mevlana'nın şu mısraları örnek verilebilir: "Hızır, Tanrı keremiyle ab-ı hayata kavuştu", "Sen ya baştan başa cansın, yahut zamanın Hızır'ı, yahut ab-ı hayat; onun için halktan gizlenmektesin", "Sana nasıl Hızır demeyeyim ki ab-ı hayat içtin, sen ab-ı hayatsın; sula, kandır bizi" (Divan-ı Kebir, trc. Abdülbaki Gölpınarlı, İstanbul 1957, I, 92, 166, 352, II, 62, 355-434).

Hamdi DÖNDÜREN


3-)Su.


4-)Bk. Avrupa Birliği


5-)Latince ...den, ...dan anlamına gelen önek.


6-)Bachelor of Arts üniversite diploması


7-)Temmuz ortasında başlayan Musevi takvimindeki ay.


8-)Önek -den, uzağa: abjure yeminle vazgeçmek


9-)Abdicate feragat etmek.


10-)kıs. Artium Baccalaureus. i. lisans.


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 

Kelime Türü Nedir ?

Bu kelime Dini bir Terimidir.

Dil
Anlamı
İngilizcesi İngilizce
Prefix in many words of Latin origin.
İngilizcesi İngilizce
It signifies from, away , separating, or departure, as in abduct, abstract, abscond.
İngilizcesi İngilizce
See A-.
İngilizcesi İngilizce
Two part compositional form with an A theme and a B theme; the binary form consists of two distinct, self-contained sections that share either a character or quality.
İngilizcesi İngilizce
Two-Part compositional form with an A theme and a B theme; the binary form consists of two distinct, self-contained sections that share either a character or quality.
İngilizcesi İngilizce
Choreographic form in which the A part represents a phrase of specified length and the B part a different phrase of specified length The two A and B phrases are made to complement and enhance each other, but may deal with either two parts of the same theme or two different themes.
İngilizcesi İngilizce
Ab ovo From the very beginning Stasinos, in the epic poem called the Little Iliad, does not rush in medias res, but begins with the eggs of Leda, from one of which Helen was born If Leda had not laid this egg, Helen would never have been born If Helen had not been born, Paris could not have eloped with her If Paris had not eloped with Helen, there would have been no Trojan War, etc.
İngilizcesi İngilizce
Afterburner.
İngilizcesi İngilizce
Aid to the Blind See Public Assistance.
İngilizcesi İngilizce
Allowed Benefit.
İngilizcesi İngilizce
Signal from a receiving device that indicates that it is ready to receive data.
İngilizcesi İngilizce
The highest socio-economic classification group.
İngilizcesi İngilizce
Ex , from , as from , as of , it.
İngilizcesi İngilizce
The fifth month of the Jewish year according to the ecclesiastical reckoning, the eleventh by the civil computation, coinciding nearly with August.
İngilizcesi İngilizce
The blood group whose red cells carry both the A and B antigens the eleventh month of the civil year; the fifth month of the ecclesiastical year in the Jewish calendar.
İngilizcesi İngilizce
The blood group whose red cells carry both the A and B antigens.
İngilizcesi İngilizce
Bachelor's degree in arts and sciences.
İngilizcesi İngilizce
The eleventh month of the civil year; the fifth month of the ecclesiastical year in the Jewish calendar.
İngilizcesi İngilizce
The muscles of the abdomen.
İngilizcesi İngilizce
At-Bats.
İngilizcesi İngilizce
Abdominal muscle FA - a tone of the scale OM - a mantra.
İngilizcesi İngilizce
At-Bat.
İngilizcesi İngilizce
Abbr Advisory Board.
İngilizcesi İngilizce
Abbr Answer Back.
İngilizcesi İngilizce
At Bats -- An official at-bat is the number of times a player went up to the plate to hit and did not walk, get hit by a pitch, sacrifice, or get interfered with by the catcher.
İngilizcesi İngilizce
Air base.
İngilizcesi İngilizce
Antibiotic.
İngilizcesi İngilizce
Research method by which investigators systematically observe people while joining in their routine activities.

  • Avrupa Parlamentosu ( AP ) Dış İlişkiler Komitesi'nde, Ab Komisyonu'nun Türkiye ve diğer aday ülkelerle ilgili yayımladığı ilerleme raporları ve genişleme stratejisi hakkında konuşan Füle, isim vermeden, tek yanlı olarak bazı fasılların açılmasını engelleyen ülkeleri eleştirdi.
  •          Füle,"Dinamik ekonomisi, stratejik konumu ve önemli bölgesel rolüyle Türkiye Ab için kilit ülkedir.

Sizde içinde Ab kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Ab kelimesi anlamı 147 defa okunmuştur. [241408] Ab kelime anlamı, Ab nedir, Ab ne demek, Ab sözlük anlamı

Paylaş