Fasıt Akıt Nedir

Fasıt Akıt Nedir ? Fasıt Akıt Ne demek ?

1-)FÂSİT AKİT



Geçerliliği olmayan, batıl akit. İslam hukukunda akitler, rükün ve şartlarının tam olarak bulunup bulunmamasına göre ikiye ayrılır: Sahih ve gayri sahih akit. Sahih akit, kendisinde rükün ve şartlar tam olarak bulunan akittir. Gayr-i sahih ise, bu vasıfları taşımayan akde denir.

Hanefilere göre, gayri sahih akitler fasit ve batıl olmak üzere ikiye ayrılır. Ancak bu ayırım, mülkiyetin nakli sonucunu doğuran veya akdi yapanları karşılıklı borç yükü altına sokan akitlere mahsustur; Satım, kira, hibe, karz, havale, şirket, müzaraa, müsakat ve taksim akdi gibi. Vekalet, vesayet gibi malı olmayan, ariyet ve vedia verme gibi tarafları karşılıklı borç yükü altına sokmayan mali akitlerde; ibadetlerde ve boşama, vakıf, kefalet gibi tek yanlı iradeyle meydana gelen tasarruflarda ise fasitle batıl arasında hiçbir fark yoktur.

Hanefiler dışındaki diğer mezheplere göre ise, hem ibadetler ve hem de akitler konusunda fasitle batıl aynı anlama gelir.

Burada Hanefilerle diğer mezhep imamları arasındaki görüş ayrılığı, İslam'daki bir yasağın akit üzerinde hangi ölçüde bir sonuç doğuracağını farklı anlamaya dayanır. Akitlerle ilgili İslami bir yasağa uyulmadığı takdirde hem günaha girilir hem de akit ortadan kalkar. Diğer bir görüşe göre yalnız günah olur, akit ise geçerliliğini korur. Yine eksiklik rükün veya şartlarla ilgili ise, farklı sonuç meydana gelir mi?

Hanefilere göre, bazan İslam'ın akitlerle ilgili yasağı, işleyene günah kazandırır, fakat akit geçerliliğini korur. Ancak bu yasak veya eksiklik akdin rükünlerinde, yani icap, kabul ve üzerinde akit yapılan şeyde olursa veya bunları tamamlayan şartlarda bir kusur bulunursa akit batıl olur. Mesela, akdin konusu mübah değilse veya mal-para ortada yoksa ya da teslimi imkansızca akıt batıl olur. Eğer hükmü tamamlayan veya hükümle ilgili olan bir şart eksikse, akit fasit olur, batıl olmaz. Bir alım-satım akdinde ödenecek olan para miktarının veya ödeme vadesinin bilinmemesi gibi hükmün uygulaması sırasında anlaşmazlığa yol açacak eksiklikler sebebiyle akit fasit olur. Buna göre fasit akit; akdin vasfında, yani hüküm ve neticesini tamamlayan şartlarında eksiklik bulunan akittir.

Şafii Maliki ve Hanbelilere göre, akitle ilgili bir yasak, o akdin herhangi bir sonuç meydana getirmesine engel olur. Çünkü yasağa rağmen böyle bir akdi yapmak Allah'a isyandır. Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur: "Kim bizim emrimize uymayan bir iş yaparsa merdud'dur; kim dinimize, onda olmayan bir iş sokarsa merdud'dur" (Buhari, İ'tisam, 20, Büyu, 60, Sulh, 5).Ashabı kiram, hakkında yasak bulunan akitlerin batıl olduğunda birleşmişlerdir. Bu yüzden faizi ve müşriklerle yapılan evlenme akdini geçersiz saymışlardır. Çünkü Kur'an-ı Kerim'de; "Allah, alış-verişi helal, faizi ise haram kıldı" (el-Bakara, 2/275); ''İman etmedikçe müşrik (Allah'a eş koşan) kadınlarla evlenmeyin" (el-Bakara, 2/221) buyurulmuştur. (bkz. Hafid İbn Rüşd, Bidayetü'l-Müctehid, Mısır ts., II, 166; Gazzali, el-Mustasfa, Mısır 1322, II, 31; el-Âmidi, el-İhkam, I, 68; Pezdevi, Usul, İstanbul 1308, I, 66; Ebu Zehra, Usulü'l-Fıkh, Daru'l-Fikri'l-Arabi, (t.y.) 72-74).

Batıl ve fasit akit arasındaki farkları dört maddede toplamak mümkündür.

a) Sebep: Akdin batıl olmasının sebebi, öze inen esaslı unsurlarda İslami hükümlere uymamaktır. İcap, kabul ve akdin konusunun bulunmaması veya akdin çocuk ve akıl hastası olan ehliyetsiz kişi tarafından yapılması gibi. Fasit olmasının sebebi ise, akdin temel unsurlarını tamamlayan şartlarda İslami hükümlere uymamaktır. Akitte fesat sebepleri dörttür: 1) Çok bilinmezlik; sürüden herhangi bir koyunu satmak gibi; 2) Garar; ağı bir atışta çıkacak balıkları önceden satmak gibi; 3) Korkutma (ikrah); Hanefilerin büyük çoğunluğuna göre, korkutma, korkutulanın yapacağı akdi fasit kılar; 5) Bozucu şart; satım, kira ve şirket gibi ivazlı akitlerde İslam'a aykırı olan şart, akdi fasit kılar. Satım akdinde süre koyma, döviz satımında peşin kabza uymama gibi.

b) Sonuç: Batıl akit hiçbir medeni sonuç meydana getirmez. Mesela; satım akdinde iki ivaz (bedel)'in mülkiyeti taraflara geçmez. Batıl nikahta kadının cinsi yönlerinden yararlanma, nafaka ve miras sözkonusu olmaz. Ancak batıl akitte mal, alıcının elinde iken kusuru olsun veya olmasın herhangi bir sebeple telef olsa, misliyle veya kıymetiyle tazmin edilir.

Fasit akit ise, kabz veya teslim gerçekleşmişse, sahih akdin bazı sonuçlarını doğurur. Fasit akitte kabzla, iki ivazın (para ve mal) mülkiyetleri taraflara geçer. Fasit kira akdinde kiracı maldan yararlanma hakkına sahip olur, fiilen yararlanınca da kira bedelini ödemesi gerekir. Ancak fasit satım akdi, müşteriye belirlenen satış bedelini değil de, emsal bedeli veya malın pazar yerinde kabz günündeki kıymetini ödeme yükümlülüğü verir. Fasit kira akdinde de emsal kira bedeli ödenir. Ancak bunun miktarının akitte konuşulan bedeli asmaması gerekir.

c) Feshe hak kazanma: Batıl akit feshe muhtaç olmaksızın kendiliğinden yok hükmündedir. Şer'i hükümleri gözetmek için fasit akdin ya akdi yapanlardan birisince, ya da hakim tarafından feshedilmesi hakkı doğar. Bu hak, fesih engelleri ortaya çıkıncaya kadar kabzdan sonra da devam eder. Fesih engelleri şunlardır: 1) Malın helakı veya tüketilmesi yahut buğdayın un, unun ekmek olması gibi şekil ve adının değişmesi, 2) Asıldan meydana gelmeyen bitişik ilaveler. Unun yağ veya balla karışması, arsa üzerine bina yapılması, kumaşın boyanması gibi. Malın aslında doğan irileşme ve güzellik gibi bazı bitişik ilavelerle, yine asıldan doğan yavru, meyve gibi bitişik olmayan ilaveler fasit akdi feshe engel olmaz. 3) Kabzedilen malda yeni bir satış, hibe, rehin ve vakıf gibi bir yolla tasarrufta bulunma. Fesat sebebiyle olan fesih hakkı mirasçılara geçer.

d) Kapsam bakımından fark: Batıl oluş; satım, kira, hibe, ikrar, da'va, mübah malı elde etme, satılan veya hibe edilen malı kabz gibi sözle veya fiille yapılan, akde ait olan-olmayan bütün tasarruf çeşitlerinde sözkonusu olur. Fasit oluş ise, yalnız karşılıklı borç yükleyen veya mülkiyetin nakli sonucunu doğuran mali akitlerde cereyan eder. Bu sebeple Hanefilere göre, ibadetlerde, fiili tasarruflarda ve vesayet, tahkim gibi malı olmayan akitlerde, vedia ve ariyet gibi karşılıklı borç ve mülkiyetin nakli sonucunu doğurmayan malı akitlerde fasit ve batıl aynı anlamdadır. Başka bir deyimle bu tasarruflar ya sahih ya da batıl olur.

Bir akit batıl olunca icazet kabul etmez; Çünkü yok hükmündedir. Fasit akdin de fesadı icazette kalkmaz; Çünkü akdi yapan şer'i hükümlere muhalefete malik olamaz. Kendisinin muhalefet ikram da geçerli olmaz. Ancak fesat sebebinin ortadan kalkması gerekir; Vade belirlenmeden yapılan satışta, vade tarihini sonradan belirlemek gibi.

Batıl bir akitte zaman asımı işlemez. Çok uzun süre geçse de akdin batıl olduğu ileri sürülebilir. Çünkü batıl yok hükmündedir. Fasit akitte zaman aşımı ise, tarafların fesih hakkı devam ettiği sürece uzar. Fesih engeli meydana gelince akit kesinleşir (es-Serahsi, el-Mebsut, XIII, 23; el-Kasani, Bedayiu's-Sanayi', V, 299, 300, 304; İbnü'l-Hümam, Fethu'l-Kadir, V, 185, 231, 302, vd.; İbn Âbidin, Reddü'l-Muhtar, IV, 104, 136, 137; ez-Zühayli, el-Fıkhu'l-İslami ve Edilletuhu, Dımaşk, IV, 280 vd.).

Hamdi DÖNDÜREN


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 

Kelime Türü Nedir ?

Bu kelime Dini bir Terimidir.

Sizde içinde Fasıt Akıt kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Fasıt Akıt kelimesi anlamı 18 defa okunmuştur. [241848] Fasıt Akıt kelime anlamı, Fasıt Akıt nedir, Fasıt Akıt ne demek, Fasıt Akıt sözlük anlamı

Paylaş