Halvetıyye Nedir

Halvetıyye Nedir ? Halvetıyye Ne demek ?

1-)HALVETİYYE



Suhreverdiye'nin bir kolu, Kübreverdiyye'nin bir şubesi olan ve Şeyh Ebu: Abdullah Siracüddin tarafından kurulan tarikat. Siracüddin Ebu Abdullah'a Halvetiyye'nin birinci piri denilmektedir. Ebu Abdullah önceleri Tebriz yakınlarında "Hoy" şehrinde, sonra Mısır'da ve oradan da Hicaza giderek ilmi çalışmalarına başlamış; bir süre sonra Sultan Üveys'in daveti üzerine Herat'a gelmiş orada 750/1349, diğer bir rivayette 800/1397 yılında vefat etmitir.

Şeyh Siracüddin Ebu Abdullah'ın yedi defa hacca gittiği, sahralarda dolaşırken bir gün içi boş ve çok büyük bir çınar ağacı görüp, halvete niyetle kırk erba'in'i bir biri ardınca burada tamamladığı, tesis ettiği tarikatın adına Halvetiye denilmesinin sebebinin de bu olduğu bilinmektedir.

Ebu Abdullah, gündüzleri boş vakitlerini şeyhi Ali Muhammed b. Nuri el-Halveti'ye hizmette geçirirdi. Gece yarısından sonra dağa çıkarak teheccüd namazını orada kılar ve tekrar zaviyesine dönerdi. Halifeleri: Seyfeddin, Ebu Yezid, Zahirüddin ve yerine geçen Ali Emre'dir.

Ebu Abdullah'tan sonra Halvetiyye'de ismi geçen şeyh Seyyid Yahya eş-Şirvani el-Bakavi ise, Şemah'ta doğmuş ve Şirvan'da Bakü şehrinde vefat etmiştir (869/1464). O'na tarikatın ikinci piri de denilmektedir. Yahya Şirvani; ilmiyle, dine bağlılığıyla ve takvasıyla herkesin sevgi ve hürmetini kazanmıştır. Halvetiyye şubelerinde okunan "Virdü's-Seftar" onun te'lif ettiği bir eserdir. Halifeleri: Dede Ömer Ruşeni, Alaaddin pir Şükrullah el-Ensari, Habib el-Karamani, Mehmed Bahaüddin Erzincani'dir.

Halvetiyye Tarikatının Özellikleri:

Abdullah Bosnevi, "Semaratü'lfuad" adlı eserinde, halvet kelimesinin "hı" sının, siva'dan kalb kuvvetine; "lam"ının zikir lezzetine; "vav''ının zahir ve batını korumak ile ahde vefaya; "te"sinin temkine; "ye''sinin zorluklardan kolaylığa; "he"sinin ise müşahedeye delalet ettiğini zikreder.

Halvetiliğin temeli zikrullahtır. İnsan kendisini her türlü geçici heveslerden, dünya nimetlerinden kurtararak Hakk'a yönelmelidir. Zikrin amacı, Allah'tan başka bir varlığı düşünmemek, her varlık türünde Allah'ı görmek, çokluktan kurtularak birliğe ulaşmaktır. Buna vahdet-i vücud denir. Zikir, biri gönülle, biri dille olmak üzere iki türlüdür. İnsan, elinde olmayan birtakım sebebler yüzünden kötülükle kaynaşan ruhunu zikr ile arıtır; Allah'ın tecellisi için bir ayna niteliğindeki gönül her türlü heves pasından temizler.

Halveti tarikatına girecek olanlar önce şeyhin katına (huzur-ı pire) çıkarılır. Talipli, şeyhin katında diz çöker; bütün dünya varlığından sıyrılır, yalnız Allah'ı düşünmeye başlar. Şeyh, kendisine gerekli bilgileri verir. Talipli bu sırada başını sağ omuzuna doğru götürüp "Lailahe" der. Sonra, sol göğsü ortasından bir çizgi çeker gibi çevirip "İllallah" diye zikreder. Bunları söylerken, yüreğinin atışlarıyla ağızdan çıkan sözler arasında bir bağlantı kurar. Böylece bir yandan dil ile, bir yandan gönül ile zikir başlar.

Nakk'ı zikretmenin üç ayrı yolu vardır: İstiğfar, salavat ve esma-i seb'a. Bunları tamamlayan mürid, tarikat kurallarına göre halifelik makamına yükselir. Tarikat, Esma-i Seb'a; yedi isim kalbi tasfiye, her an Kelime-i Tevhidi dilden düşürmemek; masivadan uzaklaşıp, zikr-i Celal ile meşgul olmaktır. "Esma-i Seb'a"; "Lailaheillallah, Allah, Hu, Hakk, Hayy, Kayyum, Kahhar"dır. Bunlara "Vehhab, Fettah, Vahid, Ehad ve Samed" ismi şeriflerini ekleyenler de vardır.

Halvetiyyede Zikir:

a) Mürid diz çöküp, kıbleye karşı oturduktan ve masivayı hatırdan çıkardıktan sonra, Allahu Teala'yı düşünmeye başlar. Önce başı sağ omuz tarafına çevirir "Lailahe"; sonra sol tarafa çevirip "illallah" der. Bunu otuz üç veya yüz altmış beş defa tekrarlar. Hemen bütün tarikalarda bu zikir esas kabul edihniştir. Yedi isimden önce "Lailaheillallah"la devam edilir. Tevhid kelimesinin sırları keşfolunmaya başlayınca ism-i Celale geçilir.

b) Hakkı zikre, istiğfar ile başlanır

"Estağfirullah ellezi Lailahe illa hüve'l-Hayyu'l-Kayyum ve etubu ileyh" yüz kere tekrarlanır.

c) Daha sonra yüz kere "Salavat" getirilir.

Halvetiye tarikatına intisab etmiş bir mürid şeyhinin yakınında bulunmadığı takdirde "Esma-i Seba'nın" tamamına devam etme durumunda kalabilir. Bu hallerde mürid bu yedi ismi yüz bine vardırmak mecburiyetindedir. Bu vazifeleri noksansız yerine getirip hilafete hak kazanabilir.

Halvetiyye Tarikatında yedi makam geçerli olup bunlar tamamlanınca Kemale erme olayının gerçekleştiğine inanılır. Bu makamlar şunlardır: Nefs-i emmare, Nefs-i levvame, Nefs-i mülhime, Nefs-i mutmainne, Nefs-i radiyye, Nefs-i mardiyye, Nefs-i kamile.

Halvetiyyenin Şubeleri: Diğer birçok tarikatlarda olduğu gibi, Halvetiyyenin de bir hayfi kollan vardır: En önemlileri şunlardır:

a) Ruşeniyye Tarikatı: Dede Ömer Ruşeni'nin (ö. 892/1487) kurduğu koldur.

b) Cemaliyye Tarikatı: Muhammed Hamidüddin Cemali el-Bekri (ö. 899/1494)'nin oluşturduğu kol.

c) Ahmediyye Tarikatı: Ahmed Şemseddin (ö. 910/1504)'nin önderliğini yaptığı Halvetiyyenin koludur.

d) Şemsiyye Tarikatı: Şemseddin Ahmed b. Ebi'l-Berekat Muhammed b. Hasan ez-Zili (ö. 1006/1597)'nin kurduğu kol.

Muhiddin Ibnü'l-Arabinin fikir ve düşüncelerinden kaynaklanan çeşitli tasavvufi görüşleri ihtiva eden tarikat "Vahdet-i Vücud" görüşünü aksettirmektedir. Özellikle Halvetiyyenin Mısıiyye şubesinin kurucusu olan Niyazi el-Mısri el-Malatyavınin görüşleri ibnü'l-Arabi'nin Vahdet-i Vücud görüşünün tekrarlanmasından başka bir şey değildir. Vahdet-i vücüd'un en çok işlendiği ve inanıldığı tarikadlardan biri Halvetiyye'dir.

Şamil İA


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 

Kelime Türü Nedir ?

Bu kelime Dini bir Terimidir.

Sizde içinde Halvetıyye kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Halvetıyye kelimesi anlamı 6 defa okunmuştur. [241932] Halvetıyye kelime anlamı, Halvetıyye nedir, Halvetıyye ne demek, Halvetıyye sözlük anlamı

Paylaş