Kaşgarlı Mahmüd Nedir

Kaşgarlı Mahmüd Nedir ? Kaşgarlı Mahmüd Ne demek ?

1-)ilk Türk dil bilgini. Hayatı hakkında bilinenler pek azdır. Ortaya koyduğu eserleri ile Türk diline büyük hizmet etmiştir. On birinci yüzyılda Karahanlılar Devletinde yetişmiştir. Keşf-üz-Zünun’da adı Mahmud bin Hüseyin bin Muhammed olarak geçmektedir. Meşhur eseri Divanü Lügati’t-Türk’tür. Kaşgarlı Mahmud, nesepçe yüksek bir aileye mensuptur. Kendi rivayetine göre babası Barsaganlı bir beydir. Divan’ını Halife Ebü’l-Kasım Abdullah bin Muhammedü’l-Muktedi bi-Emrillah’a 1072 yılında sunmuştur. 1071-1077 tarihleri arasında Bağdat’ta bulunmuş, Türk dil ve kültürünün Arap dünyasına tanıtılmasında büyük rol oynamıştır. Buradan hareketle Kaşgarlı Mahmud’un 1025 yıllarında doğup, 1090 yıllarında öldüğünü ve 11. yüzyılın ilk üç çeyreğini yaşadığı sanılmaktadır.

Çağının İbni Fadlan, Gerdizi, Tahir Mervezi, Muhammed Avfi, Beyhaki gibi önde gelen ve Türk hayat ve cemiyetleri üzerine eğilen İslam alim ve seyyahları yanında, Kaşgarlı Mahmud, mensubu bulunduğu milletin içtimai ve kültür hayatına eğilmiş, bu uğurda Türk illerini adım adım dolaşmıştır. Zaten devrinde Müslümanlığı kabul eden ve ilk Türk devleti olan Karahanlılar, Türkçeyi devletin resmi dili haline getirmişlerdir. Onun bu başarılarında devletin de yardımcı olması ve bu gibi kültür teşebbüslerini desteklemesi rol oynamıştır. Gerçekten hükümdarlara sunulan eserler bu devirde itibar görmüş ve müellifler taltif edilmiştir.

Türk dili, İslami sahaya bu devirde devlet dili olarak girmiştir. Türkçe bu devirde malzeme ve kültür sahasında gelişmiş bir edebiyata sahiptir. Fakat bu malzeme halkın içinde yaşadığından dağınık ve toplanmaya muhtaçtı. Bilhassa sözlü edebiyatın kaydedilip yazıya geçirilmesi, Türkçenin incelenmesi ve Türk kültür seviyesinin bilinip değerlendirilmesi kaçınılmaz bir mecburiyet olmuştu. Bu hususların gerçekleşmesi sayesinde Türkçe varlığını ve devamlılığını sürdürebilecek ve geniş bir sahaya yayılmış bulunan Türk dünyası bir dil ile konuşup yazabilecekti. Türkçenin ufkuna bu devirde doğan iki kişiden biri Kaşgarlı Mahmud, diğeri ise Balasagunlu (Kuzordulu) Yusuf’tur. Her ikisi de ortaya koydukları eserleri ile Türk dil birliğinin asırlarca devam etmesinde mühim rol oynamışlardır. Kaşgarlı Mahmud, Türk dil ve kültürünü Arap muhitine aşılamak ve tanıtmak gayesi gütmüştür.

Kaşgarlı Mahmud, filolog, etnograf, ilk Türk haritacısı ve toponimistidir. Divanü Lügati’t-Türk adlı eserinde yaşadığı devirdeki Türk illerinin ve boylarının ağızlarını canlı olarak tesbit etmiştir. Böylece Türk kültür ve geleneklerine ait malzemeyi toplamış ve anonim malzemenin kaybolmasına mani olmuştur. Bu şekilde Türk dilinin zenginliğini Arap ve Fars dilleri yanındaki değerini isbata çalışmıştır. Hatta Kitabu Cevahirü’n-Nahvi Lügati’t-Türk adlı gramerini, Türkçeyi Araplara öğretmek gayesi ile kaleme almıştır. Bu şekilde o, Türk dil ve kültürünün yükseliş ve gelişmesinde büyük rol oynamıştır. Yalnız Kaşgarlı Mahmud eserini meydana getirirken, Türk illerini, Müslüman obalarını, bozkırlarını birer birer dolaşmış, Türk diline ve kültürüne ait bulduğu malzemeyi büyük bir titizlikle incelemiş ve eserine almıştır. Zaten o, Türklerin hemen bütün illerini, obalarını, bozkırlarını gezip gördüğünü; Türk, Türkmen, Oğuz, Çiğil, Yağma, Kırgız boylarının dillerini zihnine nakşettiğini, her Türk bölüğünün ağız ve şivesini en ileri bir surette ortaya koyduğunu belirtmiştir. Bunları karşılaştırdıktan sonra ise; Türk ağız ve şivelerinin en kolayının Oğuz, en dürüst ve kullanışlısının Yağma ve Tuhsi şivesi, edebi şive olarak ise hanların konuştuğu devlet dili olan Kaşgar Türkçesi olduğu neticesine varmıştır.

İlim aleminde ve Türkiye’de yeteri kadar çalışma yapılmamış olan Divan’ı Arapça yazılmasına karşılık Orta Asya’da yaşayan Türk boy ve soylarının sağduyusuna bağlıdır.

Seyyah bir müellif ve dil alimi olmasıonun Kaşgar ile Bağdat arasında gidip gelmesine sebeb olmuştur. Fikirleri her asırda canlı kalmış ve diyalektoloji ilminin kurucusu olmasının yanında, mukayeseli ağız çalışmalarının da başlatıcısı olarak her zaman anılmıştır.

Kaşgarlı Mahmud, sonunda yine memleketine dönmüş ve eskiden beri bir Türk ülkesi olan Doğu Türkistan’ın Kaşgar şehrinde ölmüştür. 1983 yılının Temmuz ayında bulunan kabri, Kaşgar’a 35 km uzaktaki Azak köyündedir. Bugün Gobi Çölü kıyısında olan köy Upal kazasına bağlıdır.

Eserleri: Kaşgarlı Mahmud’un bilinen iki eseri vardır. Bunlardan birincisi Divanü Lügati’t-Türk adlı meşhur eseridir. Büyük bir kültür hazinesi olan ve Arapça yazılan eser, yazıldığı zamandan beri Türk dünyasının en kıymetli ve ana eseri durumunda olup, Türk dil ve kültürünün hazinesidir. Divan, bu yönü ile sadece bir kamus değildir. Onda oldukça büyük bir malzeme bolluğu görülmektedir. Bu bakımdan dünya edebiyatında emsali görülmemiş bir eserdir. Eserde Türk dilinin Arapça olarak açıklaması da yapılmıştır. Dilbilgisi terimleri de haliyle Arapça verilmiştir. Bulundurduğu malzeme bakımından ise eser, Türk şive ve ağızlarından metinlere yer vermiştir. Bu bakımdan Kaşgarlı Mahmud için karşılaştırmalı Türk Dili Araştırma Mektebinin kurucusu dense yeri vardır. Eserde Çu-Çi adlı halk arasında ünlü bir şairden de haber verilmiştir.

İmla sistemi bakımından Divanü Lügati’t-Türk, kendisine has bazı imla hususiyetlerine yer vermiştir. Daha çok fonetik yönden bazı düzenlemeler yapan Kaşgarlı Mahmud, başta iki elifle başlayan “a” sesine de yer vererek, sonraları Macar Türkoloğu Ligeti tarafından ortaya atılacak olan Türkçede uzun sesli (vokal) meselesini de eserinde ele almıştır. Mesela aaçlık, aat, aak, aaş, aaz, aay gibi kelimeleri başta iki elifle yazılmışlardır. Ayrıca tek elifle yazılan aç, at, ak, aş, az, ay gibi kelimeler de Divan’da yer almıştır. Buna ilaveten f ile be arasında bir ses olan f üstünde üç nokta ile gösterilen “w” sesi Kaşgarlı’nın kendi eklemesidir.

Bir haritayı da ihtiva eden Divan, Türk toponimi (yer adları) sine de gereken değeri vermiştir. Damgaları ile birlikte Türk uluslarının verilmesi, eserin dikkat çeken bir yönüdür. Yalnız burada Oğuz boyuna mensup yirmi iki ulusun damgaları yer almıştır. Ali Emiri Efendinin gayretleri ile bulunan eser üzerinde Kilisli Rıfat, Konyalı Abdullah Atıf Türüner ve Besim Atalay çalışmalar yapmıştır (Bkz. Divanü Lügati’t Türk). Eser Kültür Bakanlığı tarafından 1990 yılında en güzel şekilde ve aslına uygun olarak tıpkı basım halinde neşredilmiştir.

Kaşgarlı Mahmud’un ikinci eseri bir gramer kitabıdır. Cevahirü’n-Nahvi Lügati’t-Türk adındaki bu eser Türkçenin ilk gramer kitabıdır. Fakat birçok aramalara rağmen hala ele geçmemiştir.


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 

Sizde içinde Kaşgarlı Mahmüd kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Kaşgarlı Mahmüd kelimesi anlamı 55 defa okunmuştur. [238310] Kaşgarlı Mahmüd kelime anlamı, Kaşgarlı Mahmüd nedir, Kaşgarlı Mahmüd ne demek, Kaşgarlı Mahmüd sözlük anlamı

Paylaş