Lokman Hakim Nedir

Lokman Hakim Nedir ? Lokman Hakim Ne demek ?

1-)peygamber veya veli. Davud aleyhisselam zamanında, Arabistan’ın Umman tarafında yaşadı. Davud aleyhisselamla görüşüp ondan ilim öğrendi. Davud aleyhisselama peygamberlik bildirilmeden önce, müfti olan Lokman Hakim, Davud aleyhisselama peygamberlik bildirildikten sonra fetva vermeyi bıraktı. Davud aleyhisselama ümmet oldu. Kendisine hikmet verildi. Eyyub aleyhisselamın teyzesinin oğlu olduğu da rivayet edilmektedir. Fransız bilginlerinin, Calinos’un (Galen’in) bir adı da Lokman Hakim idi demeleri yanlıştır. Çünkü Lokman Hakim, Davud aleyhisselam zamanında; Calinos (Galen) ise, ondan bin yıl kadar sonra yaşamıştır. Lokman ismi Kur’an-ı kerim’de geçmekte olup, bir sureye (otuz birinci sure) Lokman ismi verilmiştir. Bu surenin on ikinci ayetinde mealen; “Biz Lokman’a hikmet verdik.” buyrulmaktadır. Buradaki hikmet tabirinin; akıl, anlayış, ilim, ilimle amel etmek ve doğru karar vermek demek olduğu tefsir kitaplarında yazılıdır.

Lokman Hakim tabiplerin piridir. Hikmetli sözleri ve oğluna verdiği nasihatlar meşhurdur. Kur’an-ı kerim’de Lokman suresi 3. ayet-i kerimede mealen; “Bir vakit Lokman oğluna öğüt vererek şöyle demişti: Yavrum! Allah’a ortak koşma, çünkü şirk çok büyük zulümdür.” buyrulmaktadır.

Lokman Hakim’e sen bu hale nasıl geldin dediklerinde; “Doğru sözlü olmak, emaneti yerine getirmek, lüzumsuz söz ve işi terk etmekle.” cevabını verdi. İnsanlar ondan nasihat istediler, o da şöyle nasihat etti: Öncekilerin ve sonrakilerin ilimleriyle amel edilebilmesi için sekiz şeye dikkat etmek herkese lazımdır. Dört zamanda dört şeyi korumak gerekir; Namazda gönlü, halk arasında dili, yiyip içmede boğazı, bir kimsenin evine girince de gözü korumaktır. İki şeyi hatırdan hiçbir zaman çıkarmamalıdır. Bunlar; Allahü tealanın büyüklüğü ve ölümdür. İki şeyi de tamamen unutmaya çalışmalıdır. Bunlar da; bir kimseye yapılan iyilik ile dost ve yakınlardan görülen kötülüktür.””

Lokman Hakim’in oğluna nasihatlarının bir kısmı şöyledir: “Ey oğlum! Dünya derin deniz gibidir. Çok insanlar onda boğulmuştur. Gemin takva, yükün iman, halin tevekkül olsun, umulur ki kurtulursun.”

“Ey oğlum! Âlimlere karşı öğünmek, akılsızlarla inatlaşmak ve meclislerde, toplantılarda gösteriş yapmak için ilim öğrenme! İhtiyacım yok diyerek de ilmi terk etme.”

“Ey oğlum! Allahü tealayı anan (hatırlayan) insanlar görürsen onlarla otur. Âlim olsan da, ilminin faydasını görürsün ve ilmin artar, sen ehil isen sana öğretirler. Allahü teala onlara olan rahmetinden seni de faydalandırır. Allahü tealayı zikretmeyenleri görürsen onlardan uzak dur.”

“Ey oğlum! Horoz senden daha akıllı olmasın!O, her sabah zikir ve tesbih ediyor, sen ise uyuyorsun.”

“Ey oğlum! Seçilmiş kullara teslim ol, kötülerle dost olma.”

“Ey oğlum! İnsanlara iyilikleri emir ve nasihat edip kendini unutma! Yoksa mum gibi olursun. Mum insanları aydınlatır, fakat kendini yakıp eritir.”

“Ey oğlum! Yalandan çok sakın! Çünkü dinini bozar ve insanlar yanında mürüvvetini azaltır. Bununla hayanı, değerini ve makamını kaybedersin.”

“Ey oğlum! Kötü huydan, gönül dağınıklığından sakın. Sabırsız olma, yoksa arkadaş bulamazsın. İşini severek yap, sıkıntılara katlan. Bütün insanlara karşı iyi huylu ol.”

“Ey oğlum! Hep üzüntülü olma, kalbini dertli kılma. İnsanların elinde olana tama etmekten sakın. Kazaya razı ol ve Allahü tealanın sana verdiği rızka kanaat et.”

“Ey oğlum! Dünya geçici ve kısadır. Senin dünya hayatın ise azın azıdır. Bunun da azının azı kalmış, çoğu geçmiştir.”

“Ey oğlum! Tövbeyi yarına bırakma, çünkü ölüm ansızın gelip yakalar.”

“Ey oğlum! Sükut etmekle pişman olmazsın. Söz gümüş ise sükut altındır.”

“Ey oğlum! Helal lokma ye ve işlerinde alimlere danış, işlerini nasıl yapacağını onlara sor.”

“Ey oğlum! Âlimler meclisine devam et. Bahar yağmuru ile yeryüzünü yeşillendiren Allahü teala, alimlerin meclisindeki hikmet nuru ile de müminlerin kalbini aydınlatır.”

“Ey oğlum! Amel ancak yakin (Allahü tealaya olan ilim ve marifet) ile yapılır. Herkes yakini nisbetinde amel eder. Amel noksanlığı, yakin noksanlığından gelir.”

“Ey oğlum! Bir hata işlediğinde hemen tövbe et ve sadaka ver.”

“Ey oğlum! Ölümden şüphe ediyorsan uyku uyuma. Uyuduğun ve uyumak mecburiyetinde kaldığın gibi, ölüme de mahkumsun. Dirilmekten de şüphe ediyorsan, uykudan uyanma. Uykudan uyandığın gibi öldükten sonra da dirileceksin.”

“Ey oğlum! Helal kazanç ile yoksulluktan korun. Yoksul kimse şu üç musibetle karşılaşır: Din zayıflığı, akıl zayıflığı ve mürüvvetin kaybolması.”

“Ey oğlum! Merhamet eden merhamet bulur. Sükut eden selamete erer, hayır söyleyen kar eder, kötü konuşan günahkar olur, diline hakim olmayan pişman olur.”

“Ey oğlum! Dünya malından yetecek kadarını al, fazlasını ahiret için hayra sarfet, Sıkıntıya düşecek ve başkasının sırtına yük olacak şekilde de tembellik etme.”

“Ey oğlum! Sakın kimseyi küçük görüp hakaret etme. Çünkü onun da senin de rabbimiz birdir.”

Lokman Hakim’in oğlu: “Babacığım, insanda hangi haslet daha iyidir?” diye sorunca; “Temiz, halis din.” buyurdu. Eğer iki haslet olursa? “Din ve mal”, üç haslet olursa? “Din, mal ve haya.” buyurdu. Dört haslet olursa? dedi. “Din, mal, haya ve güzel ahlak.” buyurdu. Beş haslet saymak icabederse diye sorunca; “Din, mal, haya, güzel huy ve cömertlik.” buyurdu. Altı haslet sayarsak deyince; “Ey oğlum! Allahü teala her kime bu beş iyi hasleti verdiyse, o kimse mümin ve müttekidir. Allahü teala katında veli ve sevgilidir. Şeytanın şerrinden uzaktır.” buyurdu. Oğlu: “Babacığım, insanda en kötü haslet hangisidir?” dedi. “Allahü tealayı inkardır.” buyurdu. İki olursa dedi. “İnkar ve kibirdir.” buyurdu. Üç olursa dedi. “İnkar, kibir ve şükür azlığı.” buyurdu. Dört olursa dedi. “İnkar, kibir, şükür azlığı ve cimrilik.” buyurdu. Beş olursa diye sorunca; “İnkar, kibir, şükür azlığı, cimrilik ve kötü ahlak.” buyurdu. Altı olursa deyince; “Ey Oğlum! Bu beş kötü hasletin bulunudğu kimse münafıktır, şakidir ve Allahü tealadan uzaktır.” buyurdu.

Lokman Hakim’e“Hikmete nasıl kavuştun?” diye sorulduğunda; “Benden gizlenen şeyi araştırmadım. Vazifem olmayan şeyin üzerinde durmadım.” buyurdu.

Hafs bin Ömer’den rivayet edildi ki: Lokman Hakim, yanına bir hardal torbası koydu ve oğluna nasihat etmeye başladı. Her bir nasihatte bir hardal tanesini çıkardı. Nihayet hardalları tükendi. Sonra da; “Ey oğlum! Sana o kadar nasihat ettim ki, şayet bu nasihatler bir dağa verilseydi, dağ yarılır, parça parça olurdu.” buyurdu. Oğlu da bu nasihatleri tuttu.


2-)Allahü teala Kur'an-ı kerimde mealen buyurdu ki:

Muhakkak biz Lokman'a hikmet verdik ve sana verilen hikmet nimetine şükret dedik. (Lokman suresi: 12)

Lokman, oğluna nasihat ederek dedi ki: "Ey oğulcuğum! Allahü tealaya şirk (ortak) koşma. Çünkü şirk elbette büyük bir zulümdür. (Lokman suresi: 13)

Lokman, peygamber olmayıp ibadet eden bir kuldu. Allahü teala onu günahlardan korudu. Çok tefekkür ederdi. Îmanı kuvvetli idi. Allahü tealayı sever, Allahü teala da onu severdi. Allahü teala ona hikmet (akıl, anlayış, idrak, ilim) ihsan eyledi. (Hadis-i şerif-Hilyet-ül-Evliya)

Lokman Hakim, Davud aleyhisselam zamanında Arabistan Yarımadasının Umman taraflarında yaşadı. Davud aleyhisselamın peygamberliğinden önce Lokman Hakim müfti idi. Davud aleyhisselam peygamber olduktan sonra, Lokman Hakim ondan ilim öğrendi. Davud aleyhisselama ümmet oldu. Lokman Hakim cenab-ı Hak tarafından peygamberlik ve hakimlikten birini seçmek için serbest bırakılınca, hikmeti seçti. Sebebi sorulunca; peygamberlik büyük bir iştir, hakkını yerine getiremem diye korktum dedi. Allahü teala tarafından kendisine ilim, hikmet, akıl, anlayış verildi. (Katade)

Ey oğlum! Dünya derin deniz gibidir. Çok insanlar onda boğulmuşdur. Takva (Allahü tealadan korkup haramlardan sakınmak) gemin, iman, yükün, tevekkül (Allahü tealaya güvenmek) halin, salih (iyi) amel, azığın olsun. Kurtulursan Allahü tealanın rahmetiyle, boğulursan, günahın sebebiyledir.

Ey oğlum! Borçlu olmaktan sakın. Çünkü gündüz zillet (aşağılık), gece gam ve keder içinde olursun.

Ey oğlum! Merhamet eden merhamet bulur. Sükut eden selamete erer. Hayır söyleyen kar eder. Kötü konuşan günahkar olur. Diline hakim olmayan pişman olur.

Çalış, kazan, çalışmayıp herkese muhtac kalanın dini ve aklı noksan olur ve iyilik etmekten mahrum kalır ve herkesten hakaret görür. (Ahmed Savi, İmam-ı Gazali)


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 

Sizde içinde Lokman Hakim kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Lokman Hakim kelimesi anlamı 13 defa okunmuştur. [238836] Lokman Hakim kelime anlamı, Lokman Hakim nedir, Lokman Hakim ne demek, Lokman Hakim sözlük anlamı

Paylaş