Muvahhid Nedir

Muvahhid Nedir ? Muvahhid Ne demek ?

1-)MUVAHHİD



Birleyen, birleştirici olan, bir tek kabul eden; Tevhid inancına sahip olan Allah'ın vahdaniyetine şeksiz şüphesiz iman eden ve bu inancı şirkin her türlü pisliğinden uzak tutan kimse. Bu tanımıyla "muvahhid", "müşrik" teriminin tam karşıtıdır. Va.Ha.De. kök fiilin tef'il babına nakledilen "vahhade" (birledi, birleştirdi) fiilinin ism-i failidir. Çoğulu muvahhidun olur.

Allah'ın bir tek olduğuna şüphe yoktur. Binaenaleyh, zatında, sıfatlarında ve fiillerinde bir tek olanı birleme söz konusu değildir. O halde "muvahhid" sözü ile kasdedilen; bir olanı birleyen değil, her bakımdan eşsiz olan bir tek ilahı kabul eden ve yalnızca ona ibadet eden kimse kasdedilir.

Kur'an-ı Kerim ve hadis-i şeriflerde "muvahhid" tabirine rastlanmaz. Hatta bu terimin masdarı olan "tevhid" tabirine de Kur'an'da rastlamak mümkün değildir. Ancak bazı hadislerde "vahhadellahe" (Allah'ı tevhid etti-birledi) tabirinin geçtiğini müşahede etmek mümkündür. Nitekim Peygamber (s.a.s)'in, Muaz b. Cebel'i Yemen tarafına gönderdiği zaman ona şöyle dediği rivayet olunur:

"Sen ehl-i kitab olan bir kavme gidiyorsun. Onları davet edeceğin ilk şey Allahü Teala'yı tevhid etmek olsun"(Buhari, Tevhid, 1). Başka bir hadiste ise Rasulüllah'ın şöyle buyurduğunu görüyoruz:

"Her kim Allah'ı tevhid ederse (malını ve kanını korumuş olur. Hesabı da Allah'a kalmıştır)" (Müslim, İman, 8).

Tirmizi'nin Sünen'inde, mü'minlerden söz edilirken "Ehl-i tevhid" tabirinin kullanıldığını görüyoruz (Tirmizi İman, 17).

Öyle görülüyor ki, Kur'an; meseleyi; Allah'ı tevhid tarzında değil, bir tek Allah'a iman ve yalnızca O'na ibadet şeklinde sunmuştur. Kur'an'da "tevhid" tabirinin yer almaması bunu gösterir. "Tevhid" ve "muvahhid" terimleri, bir tek Allah'a iman ve O'nu tanıma meselesi, Mu'tezile mezhebi ve filozoflar tarafından gündeme getirildikten sonra vücuda gelmiş ve yayılmıştır. Sahih hadislerde ise "Allah'ı tevhid", sadece "bir tek ilah kabul etme ve ancak O'na ibadet ve ubudiyette bulunma" manasına geliyordu. Bunun dışında "tevhid" kelimesinin hiçbir kelami ve felsefi manası yoktu.

Buna göre, hadislerde geçen "vahhadellah" tabiri, "Allah'ın vahdaniyetine iman" anlamındadır. Bu da ayet ve hadislerde Allah'a nisbet edilen isim, fiil ve sıfatları aynen kabul etmek, O'na yakışmayan noksan sıfatlardan O'nu tenzih etmek, yalnızca O'na ibadet etmek, bir sıkıntıya düştüğünde ya da Allah'tan başkasının; cevap vermeye muktedir olamadığı bir darlığa duçar olunduğunda sadece O'ndan yardım dilemek demektir. İşte gerçek "muvahhid" böylesi bir inanca sahip olan ve inancının gereğini yaşayan kimsedir. İnancın kalbe hasredilmesi, eserinti yaşanan hayatta görülmemesi bir anlam ifade etmez.

Kur'an-ı Kerim'de her ne kadar "muvahhid" terimi geçmiyorsa da buna yakın hatta biraz daha kapsamlı bir mana ifade eden "hanif" çoğulu olan "hunefa" tabirleri sık sık geçmekte ve bazı müfessirlerce, bu tabirler "muvahhid" şeklinde tefsir edilmektedir.

"İbrahim ne Yahudi ne de Hristiyandı. Fakat o, Allah'ı bir tanıyan gerçek bir müslümandı. Asla müşriklerden değildi"( Âlu İmran, 3/67) ayetinde geçen "hanif" kelimesi "Allah'ı bir tanıyan" şeklinde tercüme edilmiştir. Aynı kelime "muvahhid" olarak tefsir edilmiştir (Elmalılı, Hak Dini, Kur'an Dili, II, 1134).

Yine aynı eserde, Rum suresinin otuzuncu ayetinde geçen "hanif" sözü açıklanırken şu ifadelerin kullanıldığını görüyoruz:

Hanif, "hanef" masdarından bir sıfattır. Aslı lügatta "hanef" ise sapıklıktan doğruluğa meyildir. Nitekim doğruluktan eğriliğe, haktan haksızlığa meyletmeye "cim" ile "cenef" denilir. Şu halde, hanifin asıl mefhumu, eğriliği bırakıp doğrusuna giden demektir. Bu mefhum ile örfte İbrahim milletine isim olmuştur ki, başka dinlerden, batıl mabudlardan çekinip yalnız bir Allah'a eğilen "muvahhid" demektir (Elmalılı, a.g.e., VI, 3821).

İbn Kesir de, Bakara Suresinin 135. ayetini tefsir ederken Katade'nin; "Haniflik, lailahe illallah, diye şehadet etmektir" dediğini nakleder ki bu, "tevhid"in ta kendisidir (İbn Kesir, Tefsiru'l-Kurani'l-Azim, İstanbul 1984, I, 271).

"Tevhid" ve "muvahhid" terimlerine Akaid ve Kelam kitaplarında da sık sık rastlıyoruz. Hatta, kelam kitaplarından bazıları bu isimle adlandırılmıştır. Buna örnek olarak, Muhammed b. Ishak b. Huzeyme'nin (ö.311/923) "Kitabü't-Tevhid ve İsbatü Sıfati'r-Rab" adlı eserini zikredebiliriz. Söz konusu eserde (s 325) mü'minlerden "muvahhidun" ve "ehl-i tevhid" diye bahsedilmektedir.

Kütüb-ü Sitte içinde en güvenilir hadis mecmuası olarak kabul edilen Buhari'de de "tevhid" için müstakil bir bölüm açılmış ve buna "Kitabü't-Tevhid" adı verilmiştir.

"Muvahhid" terimi ortaya çıkarak yaygın halde kullanılmaya başlanınca, bazı fırkalar bunu kendilerine bir sıfat olarak seçmiş ve kendileriyle özdeşleştirmişlerdir. Örneğin sapık olarak bildiğimiz Dürziler; Hamza b. Ali'nin liderliğindeki ilahi davete bağlananların asıl adının "muvahhidun" olduğunu ileri sürerler. Hatta ilmihal kitaplarında; "Muvahhid bir Dürzi olduğunu nasıl bilirsin?" şeklinde sorulan bir soruya; "Helali yiyip haramı terketmekle" diye cevap verilişi çok enteresandır (Ethem Ruhi Fığlalı, "Çağımızda İtikadi İslam Mezhepleri ", İstanbul 1990, 194, 317).

Yine tarih kitaplarından, Kuzey Afrika'daki Murabıtlar Devletinin yıkılışından sonra, onun yerine kurulmuş ve 1121-1269 yılları arasında yaşamış, adına "Muvahhidler Devleti" denilen bir devletin varlığını biliyoruz.

Halid ERBOĞA


2-)Bir kimse, başkaları görmek için ibadet eder veya Allahü teala için eder amma başkasının görmesi de hoşuna giderse veya ibadetinde başkasından bir karşılık, mesela bir aferin sözü beklerse, o kimse şirkten kurtulmuş ve halis muvahhid olmaz. (İmam-ı Rabbani)

2.Tasavvufta, Allahü tealadan başka bir şey görmeyen, kendini ve başkalarını unutan. (Bkz. Tevhid)

Muvahhidlerin gönlüne Allah'tan başka bir şey gelmez. Kulakları, Allah'tan başka bir şey duymaz. Gözleri, Allah'tan başka bir şey görmez. Her ne duyar ne görürse, ondan ibret alır ve Allahü tealanın büyüklüğünü düşünerek, O'na olan bağlılıkları artar. (İmam-ı Gazali)


3-)allah'ın birliğine inanan. allah'tan başka hiçbir ilah ve kanun koyucu tanımayan, yalnız allah'tan gelen emirleri kabul eden


4-)Allah'ın birliğine inanan. Tevhid eden.


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 

Kelime Türü Nedir ?

Bu kelime Dini bir Terimidir.

Sizde içinde Muvahhid kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Muvahhid kelimesi anlamı 118 defa okunmuştur. [243262] Muvahhid kelime anlamı, Muvahhid nedir, Muvahhid ne demek, Muvahhid sözlük anlamı

Paylaş