Sahih-İ Buhari Nedir

Sahih-İ Buhari Nedir ? Sahih-İ Buhari Ne demek ?

1-)SAHİH-İ BUHARÎ



İslam kültürünün, Kur'an-ı Kerim'den sonra en güvenilir ve en sahih kitabı; İslam alimlerine göre, sırf sahih hadisleri bir araya toplamak için yazılmış sahih hadis eseri. İmam Muhammed b. İsmail el-Buhari'nin Sahihine verdiği tam isim "El-Camiu's-Sahih Müsnedul-Muhtasar min Ümüri Rasulillah (s.a.s) ve Eyyamihi"dir.

İmam Buhari küçük yaştan itibaren hadisle meşgul olmaya başlamıştır. Henüz on altı yaşında iken Abdullah b. Mübarek ve Veki b. Cerrah'ın kitaplarını ezberlemiş; daha sonraları hadis toplamak için ülkeler dolaşmıştır. Suriye, Cezire, Basra, Kufe, Hicaz gibi o günün belli başlı ilim merkezlerini gezmiş ve oralardaki üstadlardan hadis tahsil etmiştir.

İmam Buhari bu eserini hocası İshak b. Nahüye'nin "Rasulüllah'ın sahih hadislerini muhtasar bir kitapta toplasanız" diye temennide bulunması üzerine tasnif etmiştir (İbn Hacer, Hedyü's-Sari, Mısır 1407, s. 9).

Buhari'nin bu kitabı, kendi zamanına kadar telif edilen ve zamanından sonra da telif edilecek olan bütün hadis kitapları arasında birinci dereceyi almış ve İslam alimleri arasında en sahih hadis kitabı olarak kabul edilmiştir. Hiç kimse bir başka hadis kitabının Buhari'nin kitabından daha sahih olduğunu ileri sürmemiştir. İmam Buhari sahih oluşuna hükmedilen bütün hadisleri bu kitabına almış değildir. O sadece sahih hadisler arasından kendi şartlarına uyanları seçmiş ve kitabına koymuştur. Zira Buhari'nin Sahihinin dışında bulunan pek çok hadisin sahih oluşunu kendisi ifade etmiştir (İbn Kesir, İhtisaru Ulumil-Hadis, thk Ahmed Muhammed Şakir, Beyrut 1951, s. 25).

Buhari, Sahihini altı yüz bin hadis arasından seçmiş ve kitabını Mescid-i Haram'da telif etmiştir. Hadis mu'cemi Concordance'a göre 97 kitab ve 3730 babtan oluşmaktadır. Tekrar olunan hadisler dahil 7275 hadis ihtiva etmektedir. Mükerrerler dışında dört bin hadis bulunmaktadır (İbn fşesir, a.g.e., s. 25).

Ebul-Heysem el-Küşmeyheni, Firabri'den o da Buhari'den şöyle dinlemiş: Kitabu's-Sahihin içine, önce yıkanıp iki rekat namaz kılmadıkça hiç bir hadis koymadım. el-Camiu's-Sahih'i altıyüz bin hadis içinden seçip onaltı senede tasnif ettim ve bunu kendim ile Allah arasında bir hüccet kıldım. El-Camiu's-Sahih kitabına sahih olduğunu gerçekten bildikten sonra iki rekat namaz kılıp, bir de Allah'a istihare etmedikçe hiç bir hadis koymadım. Bu kitabıma sırf sahih olan hadisleri koydum, sahih hadislerden bir kısmını da kitap uzamasın diye bıraktım (İbn Hacer, Hedyü's-Sari, Mısır 1407 s. 9).

Buhari, bab başlıklarını çoğu zaman ayet-i kerimelerden, bazan hadislerden iktibaslarla ve bazan da serbest şekilde fakat fıkhi bir anlam taşıyacak tarzda seçtiği ibarelerle tanzim etmiştir. Bu yüzden "Buhari'nin fıkhi görüşleri bab başlıklarındadır" sözü meşhur olmuştur.

Buhari gerek bab başlıklarının seçiminde, gerek o başlıklar altında zikrettiği hadislerde, konuların kesin hükme bağlanmış olup olmadığına, o konuda kendisine ulaşmış sahih bir hadisin bulunup bulunmadığına işaret etmiş olmaktadır.

Buhari, aynı hadisi, aynı hadisin çeşitli rivayetlerini bir yerde toplamak yerine, ilgili oldukları yerlerde tekrar etmek suretiyle bir hadisten birden fazla hüküm ve pratik sonuçlar çıkarılabileceğini göstermiştir (İsmail Lütfi Çakan, Ana Hatlarıyla Hadis, İstanbul 1983, s. 124).

Buhari, bazan bir hadisi ilgisi dolayısıyla ve ondan ahkam çıkarmak düşüncesiyle, muhtelif kitapların çeşitli bablarında hadisi bölerek ("takti") tekrarlar. Ancak çoğu kere böyle hadisi değişik yerlerde verirken ayrı ayrı senedle zikretmeye dikkat eder. Bununla da hadisin değişik senedlerle rivayet edilmiş olduğunu ispatlamış olur. Hadis kitaplarında görülen tekrarları müellifler boş yere tekrar edip durmamışlardır. Bunun bir çok ve büyük hizmetleri vardır. Söz gelimi; senedin teaddüdü, metne ait lafızların muhtelif oluşu bunlardan bazıları da bazan bir hadisin tek bir sahabiden, değişik senedlerle ve farklı lafızlarla rivayet edildiği olur. Müelliflerin bütün rivayetleri toplama arzu ve hırsları dolayısıyla kitaplarında tekrarlar görülür (Ahmed Abdurrahman El-Benna Es-Saati, El-Fethu'r-Rabbani li Tertibi Müsnedil-İmam Ahmed EşSeybani, Kahire 1358, I, s. 15).

Buhari'nin bir hadisi, Sahih'in 13 yerinde tekrarladığı olmuştur (Nureddin Itr, El-İmam et-Tirmizi vel-Müvazene beyne Camühi ve beyne's-Sahihayn, Halep 1970, s. 93-98). İmam Buhari yaptığı bu tekrarlarda her defasında da başka başka hocalarından rivayet ettiği farklı sened ve metinleri verir. Böylece hem hadisi kuvvetlendirir, hem de lafız farklılıkları dolayısıyla başka başka hükümlerin elde edilmesini sağlar (İsmail Lütfi Çakan, Hadis Edebiyatı, İstanbul 1985, s. 50).

İmam Buhari Sahih'inde ayrıca hadislerde geçen garib kelimeleri de yer yer açıklar. Aynı şekilde onun müşkilül-hadis konusunda da açıklama yaptığı görülür (Nureddin Itr, a.g.e., s. 225-226).

Buhari'nin Sahih'inde yirmi iki adet "sülasi" (üç ravi ile Rasulüllah (s.a.s)'a ulaşan) hadis bulunmaktadır (Nureddin Itr, a.g.e., s. 16; Mübarekfuri, Tuhfetul-Ahvezi (Mukaddime), Kahire 1359, I, 249).

İslam ümmeti Kur'an-ı Kerim'den sonra en sahih kitap olarak "Sahihayn" denilen Buhari ve Müslim'in kitaplarını kabul etmiştir. Bu iki sahih hadis kitabının birbirine kıyası yapıldığı zaman en sahih olanın Buhari'nin kitabı olduğu anlaşılmıştır. Çünkü İmam Müslim Buhari'den istifade etmiş, ona talebe olmuştur; hocasının eserlerinden istifade etmiş ve ona dayanmıştır. Bunun için Darekutni, "Eğer Buhari olmasaydı, Hadis ilminde Müslim ortaya çıkmaz ve bu mertebeye ulaşmazdı" demiştir (İbn Hacer, Hüzhelü'n-Nazar, Mısır (t.y), s. 31). Bu yüzden de, devrin siyasi olayları sebebiyle birçokları Buhari'nin çevresinden uzaklaşırken, İmam Müslim onu değil terk etmek; tam aksine onun yanında yer almıştı. Hatta kendi hocası Yahya ez-Zühli (257/870)'nin "Kim, mes'eletül-lafz (yani Kur'an'ın lafzını telaffuz etmenin mahlukiyeti meselesi)de Buhari, ile aynı görüşte ise meclisimizden ayrılsın" demesi üzerine Müslim, herkesin gözü önünde meclisi terketti. Zühli'den dinlediği hadisleri de bir çuvala koyarak Zühli'ye gönderdi. Sahihinde Zühli'den rivayette bulunmadı (Mehmed Sofuoğlu, Sahih-i Müslim ve Tercemesi, I, XXVIII).

Buhari ve Müslim tasnif olunmuş hadis kitapları arasında en güvenilir olmalarıyla birlikte; alimlerin çoğunluğuna (cumhür) göre, Buhari'nin kitabının Müslim'in kitabına tercih olunacağı açıklanmıştır. Sahih-i Buhari'nin Sahih-i Müslime takdim olunuşunun çeşitli sebepleri bulunmaktadır. Bunları şöylece özetlemek mümkündür:

1. Buhari'nin kendilerinden hadis nakletmekte tek kaldığı ravilerin sayısı 430 kadar olup, bunlardan yalnız 80'i za'f yönünden tenkid edilmiştir. Müslim'in kendilerinden hadis almakla tek kaldığı ravilerin sayısı ise 620'yi bulur ve bunlar arasında tenkide uğrayanlar 160 kişidir. Şüphesiz, tenkide uğramayan kimselerden hadis rivayet etmek tenkide uğrayan kimselerden rivayet etmekten daha iyidir. Hiç olmazsa, tenkide uğrayanlardan daha az hadis alınması tercih sebeplerinden biri olur (Talat Koçyiğit, Hadis Istılahları, Ankara 1980, s. 388).

2. Buhari'nin tenkit olunan kimselerden rivayetle tek kaldığı ravilerin çoğu, kendileriyle karşılaştığı, onlarla birarada bulunduğu hallerini yakından tanıdığı, hadislerine muttali olduğu ve sahih olanlarını bildiği kendi hocalarıdır. Halbuki Müslim'de tenkit edilen kimselerden hadis almakla tek kaldığı raviler, kendi asrından önceki tabakalardandır. Aslında muhaddis, kendi şeyhlerini, onlardan öncekilere nisbetle daha iyi tanır.

3. Buhari'nin sıhhat için ortaya koyduğu şartlar, daha kuvvetli ve daha şiddetlidir. Buhari hadislerini genellikle hıfz ve itkan yönünden birinci tabakada yer alan ravilerden muttasıl olarak, bunu takib eden tabakalardakinden ta'lik olarak naklettiği halde; Müslim, asıl olan hadisleri genellikle bu ikinci tabakadaki ravilerden almıştır (Talat Koçyiğit, a.g.e., s. 388).

4. Buhari, ravide, kendisinden hadis rivayet ettiği kişi ile bir defa da olsa karşılaşmış olma şartını arar. Müslim ise, görüşmüş olmayı değil görüşebilme imkanın olmasını yeterli görür (İsmail Lütfi şakan, Hadis Edebiyatı, İstanbul 1985, s. 60).

Sahih-i Buhari'nin pek çok nüshaları bulunmaktadır. Zira Buhari, Sahih'ini bizzat kendisi onbinlerce talebeye okutmuştur. Bu kadar talebe içinden bin kadarı Sahih'in ravisi olmuştur. Bunların içinden de ancak beş tanesinin isimleri bilinmektedir. Bunlar, sırasıyla, el-Firebri, en-Nesef, En-Nesevi, el-Bezdevi ve el-Mehamili'dir (İsmail Lütfi Çakan, a.g.e., s. 50). Sultan Abdülhamid'in emriyle ve Yünini nüshası esas alınarak Mısır'da 1313te yapılan dokuz cilttik Buhari baskısı en güvenilir olanıdır. Hacı Zihni Efendi tarafından harekelenerek Matbaa-i Âmire'de 1315 yılında sekiz cild halinde yapılan baskı da muteberdir ve memleketimizde yaygındır.

Sahih-i Buhari üzerinde ayrıca pek çok şerhlerde yazılmıştır. Bu şerhlerden bu gün elde mevcut ve mütedavil olanları Kirmani'nin şerhi, İbn Hacer'in F'ethul-Bari" si; Ayni'nin "Umdetül-Kari"si ve Kastallani'nin "İrşadu's-Sari" isimli şerhidir. Sahih-i Buhari'nin bir ihtisarı olan ez-Zebidi'nin Et-Tecridi's-Sarih li ehadisil-Camü's-Sahih" i Türkçeye Ahmed Naim ve Kamil Miras tarafından tercüme edilmiştir. Buhari'nin tam olarak tercümesi de ayrıca Mehmed Sofuoğlu tarafından "Sahih-i Buhari ve Tercemesi" adıyla gerçekleştirilmiş ve İstanbul'da basılmıştır.

Sabahaddin YILDIRIM


Bu bilgi faydalı oldu mu ?

 

Kelime Türü Nedir ?

Bu kelime Dini bir Terimidir.

Sizde içinde Sahih-İ Buhari kelimesi geçen bir şeyler paylaşın !

Sahih-İ Buhari kelimesi anlamı 155 defa okunmuştur. [242534] Sahih-İ Buhari kelime anlamı, Sahih-İ Buhari nedir, Sahih-İ Buhari ne demek, Sahih-İ Buhari sözlük anlamı

Paylaş